İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, görevlendirme yapılan belediyelere ilişkin, "Artık belediyelerden Kandil'e ne para gidiyor ne lojistik gidiyor ne gıda malzemesi dolu minibüsler veya arazi araçları gidiyor." dedi.
Soylu, Gölbaşı Vilayetler Evi'nde düzenlenen "Görevlendirme Yapılan Belediyeler Koordinasyon Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, 6-8 Ekim "Kobani olayları"nda, devlet otoritesinin ve millet birlikteliğinin yıkılmak istendiğini belirtti.
Bakan Soylu, "Erbil'de ihaleler yapılıyordu. Buna, sözde şu anda da görevde olan bazı kurumların yöneticileri ev sahipliği yapıyorlardı. Bazı sivil toplum kuruluşlarının, bazı kuruluşların yöneticileri oradan ihaleler dağıtıyorlardı. Talimatlar veriliyor, yazılı talimatlar geliyordu ve bu talimatlar çerçevesinde para, millete hizmet yerine terör örgütüne desteğe ve silaha gidiyordu. Her şey bu kadar açık ve nettir." diye konuştu.
Soylu, görevlendirmelerin ardından belediyelerin 3,2 milyar lira kamu, 4,4 milyar lira da piyasa borcunun ödendiğini bildirdi.
Bugüne kadar görevlendirme yapılan belediyelerin, 1839 proje için 5,4 milyar lira yatırım yaptığını söyleyen Soylu, bu belediyelerin 2019-2022 arasında gelir bütçelerinin yüzde 169, gider bütçelerinin yüzde 124, öz gelirlerinin yüzde 188 arttığını kaydetti.
- "Terör adına festival düzenliyorlardı"
Teröre para aktarılmayınca gelirin arttığını, giderin kontrol altına alındığını vurgulayan Soylu, şöyle devam etti:
"Artık belediyelerden Kandil'e ne para gidiyor ne lojistik gidiyor ne gıda malzemesi dolu minibüsler veya arazi araçları gidiyor. Ne de festivallerde, okul önlerinde kandırılan evlatlar gidiyor. Sadece bu bile yeter. Terör adına festival düzenliyorlardı, orada çocuklarımızı kandırıyorlardı. Anaların gözlerini yaşlı bırakıp, evlatlarının saçlarını okşaması lazım dönemde onu terör örgütüne götürüyor, pislik adamların tacizlerine maruz bırakıyorlardı. Bunlarla siyaset yapmak isteyenler, bunlarla dayanışıp da cumhurbaşkanı seçmek isteyenlerin, Türkiye'yi ne hale getirmeye çalışabilecekleri apaçık ortadadır. Allah, bunlara fırsat vermesin. Uyuşturucu, PKK'nın atardamarı, bu belediyelerde de şah damarıydı. 15 Temmuz'dan sonraki süreçte ikisine de darbe vurduk. PKK'nın eylem kabiliyetinin, gücünün azalmasında kayyumların, bu belediye görevlendirmelerinin, terörün yanına terörizmle mücadeleyi eklememizin, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde arkadaşlarımızın ortaya koyduğu gayretin çok büyük etkisi olmuştur."
Oluşturulan yeni iklimle doğu ve güney doğudaki illerde turist otobüslerinde yer bulunamadığını, otellerin dolu olduğunu anlatan Soylu, görevlendirme yapılan belediyelerde yol yapımı, içme suyu, gençlik ve kadın kültür merkezleri alanlarında çok sayıda yatırımın yapıldığını aktardı.
Görevlendirme yapılan belediyelerdeki öncelikli beklentinin mali yapıyı güçlendirmek olduğuna işaret eden Bakan Soylu, kamu ve piyasa borçlarının azaltılmaya devam edileceğini kaydetti.
Terör suçları nedeniyle 2019 sonrasında 48'i PKK, biri FETÖ ilişkisi olmak üzere 49 belediye başkanının görevden alındığı bilgisini veren Soylu, "Bu belediye başkanları hakkında yürütülen kovuşturmalar sonucunda, toplam 694 yıl 998 ay 338 gün ceza verildi. Bunların 152 yıl 258 ayı kesinleşti. Ne oldu? Ne yapılsaydı? Bu terörle iç içe bulunanlara buyurun siz terörle iç içe bulunmaya devam edin dense miydi?" dedi.
- "Bilecik'te hırsızlık yaptı, bize kabahat buldunuz"
Bakan Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ana muhalefet partisi genel başkanı konuşuyor, 'Sizin seçilmişi alma hakkınız yok' diyor. Sen seçilmişleri partiden ihraç ediyorsun. Bilecik'te hırsızlık yaptı, bize kabahat buldunuz. Dümen kurdu, düzen kurdu, bize kabahat buldunuz, 'Bunu niye alıyorsunuz?' diye. Genel başkan yardımcıları çıktı, hakkımızda hönkürdü de hönkürdü. Dünyanın lafını söyledi, hakaret etti. O zaman ihraç etmeseydin. Bolu Belediye Başkanı'nı ihraç istemiyle disipline vermeseydin, diğer aldığımız belediye başkanlarıyla ilgili iddiayı ortaya koymasaydın. Doğruları çarpıtarak, kanunları işlevsiz hale getirerek, sonuç alabilmek mümkün değildir. Burası bir hukuk devletidir. Dünyanın neresinde hukuk devleti nasıl işliyorsa Türkiye'de de öyle işleyecektir ve işlemeye devam edecektir. Siyasi birtakım münazaralarla, birtakım dedikodularla korku salmaya çalışarak, hukuk devletinin işlemesi engellenemeyecektir. Biz teröriste, 'terörist' deriz. Teröriste de belediyelerde ve kamuda görev verilmemesi için hukukun gereği ne ise onu yerine getirmeye çalışırız. Adam yolsuzluk yapacak, bunu en yakın akrabası ortaya koyacak, savcılığa suç duyurusunda bulunacak, mahkeme bunu tespit edecek, altına imza atacak, ondan sonra İçişleri Bakanı yolsuzluk yapan adamı görevden alınca kötü olacak. Almayalım, beraber istediğiniz gibi al gülüm, ver gülüm hayatınızı sürdürmeye devam edin. Biraz adam olsanız, 'Allah razı olsun bu karadan bizi kurtardınız, hukuk gereğini yerine getirdi' dersiniz. Siz de nerde o adamlık, nerede o vatanseverlik?"
Programa, bakan yardımcıları, bazı bakanlıkların ve kurumların temsilcileri, belediye başkanları, valiler ve kaymakamlar katıldı.
(Bitti)