Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, SAHA İstanbul Savunma Sanayisi Buluşmaları’nda yaptığı konuşmada, "2019 yılında savunma ve havacılık sanayi ihracatı, bir önceki seneye göre yüzde 35 artarak 2 milyar 740 milyon dolara ulaştı. Sektörde 50 bine yakın emekçi çalışıyor. Son 5 senede 400’ün üzerinde yerli patent başvurusu yapıldı. Bu farkındalık açısından çok iyi bir işaret’’ dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından 2’ncisi düzenlenen SAHA İstanbul Savunma Sanayisi Buluşmaları etkinliğine katıldı. Bakan Varank, savunma sanayide gelinen noktayı değerlendirirken, yapmış olukları destekler hakkında açıklamalarda bulundu.
"2019 yılında savunma ve havacılık sanayi ihracatı, bir önceki seneye göre yüzde 35 artarak 2 milyar 740 milyon dolara ulaştı"
Savunma sanayinin geldiği noktaya değinen Bakan Mustafa Varank, "18 sene önce yüzde 80 oranında dışa bağımlı olan savunma sanayi, bugün ekosistemde yer alan tüm aktörlerin katkılarıyla milli bir yapıya dönüştü. 2019 yılında savunma ve havacılık sanayi ihracatı, bir önceki seneye göre yüzde 35 artarak 2 milyar 740 milyon dolara ulaştı. Sektörde 50 bine yakın emekçi çalışıyor. Son 5 senede 400’ün üzerinde yerli patent başvurusu yapıldı. Bu farkındalık açısından çok iyi bir işaret. Malzeme olsun, alt sistem olsun, teknoloji olsun artık her türlü çalışmayı kendimiz yürütebiliyor, daha da önemlisi; bu faaliyetleri yönlendirecek insan kaynağımızı yetiştirebiliyoruz. Ülkemizin en büyük kümelenmesi olan SAHA İstanbul, 5 yılda hızla büyüdü ve 430 üyesiyle savunma sanayinde öncü bir rol üstlendi. Kamu, özel sektör ve üniversite ekosistemini başarıyla hayat geçiren SAHA İstanbul, bugün savunma ve havacılık sanayinin önemli oyunculardan biri. Sektörün gelişimine, yerlileşmesine katkı sağlayan pek çok başarılı proje buradan çıkmaya devam edecek." dedi.
"Savunma sanayinin çok önemli bir çarpan etkisi var"
Yerli otomobilin yapımında çalışan savunma sanayi mühendislerine dikkat çeken Bakan Varank, "Türkiye’nin otomobiliyle hepimiz gurur duyduk değil mi? İşte ülkemizin güzide savunma sanayi şirketlerinden yetişmiş mühendisler, şu an otomobilin matematik modellemeleri ve dayanıklılık testleri üzerine çalışıyor.Savunma alanında biriktirdikleri tecrübelerle, otomotiv sektöründe geleceği tasarlıyorlar. Dolayısıyla varmaya çalıştığım nokta şu; savunma sanayinin çok önemli bir çarpan etkisi var. Bu etkiyi değerli kılansa, yüksek katma değerli alanlarda bizi küresel rekabette daha üst sıralara taşıması." şeklinde konuştu.
"Son 7 senede sektörün 4 milyar liralık sabit sermaye yatırımına teşvik belgesi verdik"
Savunma sanayi projelerini; bölgesel, stratejik ve proje bazlı yatırım teşvikleriyle desteklediklerini belirten Bakan Varank, "Son 7 senede sektörün 4 milyar liralık sabit sermaye yatırımına teşvik belgesi verdik ve 5 bin kişinin istihdam edilmesini sağladık. Bununla beraber, savunma projelerinin rekabetçi bir şekilde sürdürülebilmesi için işin AR-GE ayağını da unutmuyoruz. Teknoparklarda ve AR-GE merkezlerinde yer alan işletmeleri çok çeşitli desteklerden faydalandırıyoruz. Bakanlıkça bin 231 AR-GE Merkezini destekliyoruz. Bunların bir kısmı doğrudan savunma sanayi odaklı çalışıyor ve 7 bin 500 AR-GE personeline ev sahipliği yapıyor." diye konuştu.
Bakan Varan sözlerine devam etti: "Yine, KOSGEB ve TÜBİTAK’la sektörün yanında olmaya devam ediyoruz. Geçtiğimiz sene ilk defa uygulamaya başladığımız Sanayi-Doktora Programından faydalanan savunma sanayi şirketlerimiz var. Programın bu seneki başvurusuna da rekor sayıda talep aldık. Bakanlık olarak sektöre sunduğumuz hibe ve finansal desteklerin yanında, TÜBİTAK enstitüleriyle de AR-GE ve ürün geliştirme faaliyetleri yürütüyoruz. TÜBİTAK SAGE’nin çalışmaları sayesinde bugüne kadar Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine 9 ürün girdi. SAGE’de ayrıca mühimmat alt sistemlerine yönelik teknolojileri de geliştiriyoruz. Isıl Pil ve Piroteknik Bileşenler gibi milli sistemleri sektöre kazandırdık. Ataletsel Ölçüm Birimi ’ATLAS’, Küresel Konumlama Sistemi Alıcısı ’KAŞİF’, ve Küresel Konumlama Sistemi Anteni ’SG KONUM’ ürünlerinin milli mühimmatlarda kullanılmasıyla kaynaklarımızın yurtdışına çıkmasının önüne geçmiş oluyoruz. SAGE’nin yanı sıra, TÜBİTAK, BİLGEM ve MAM aracılığıyla da savunma sanayi projeleri yürütüyoruz."
Özel sektöre çağrı
Özel sektöre çağrı yapan Bakan Varank, "Özel sektörün, bu enstitülerle çok daha yakın işbirliği içinde olması gerekiyor. AR-GE’si yapılan projelere; sizler ölçek kazandırabilir, ticarileştirebilir ve ihracatını gerçekleştirebilirsiniz. Sektörün içindesiniz, gayet iyi biliyorsunuz. Savunma, uzay ve havacılık teknolojileri, katma değerli üretim ve AR-GE öncülüğünde büyüme adına muazzam fırsatlar sunuyor. Bu alanda fikir üreten, ürün geliştiren ve tam bağımsızlığımıza katkıda bulunmaya kendini adamış tüm girişimcilere kapımız ardına kadar açık." açıklamasından bulundu.
"İlaç, tıbbi cihaz, otomotiv, elektronik ve raylı sistem araçları gibi alanlarda yeni başvuruları ilan edeceğiz"
Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı’na dikkat çeken Bakan Varank, "Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programıyla yerlileşme alanında benzersiz bir işe giriştik. Dedik ki Türkiye ithal ettiği ve teknoloji seviyesi yüksek pek çok ürünü aslında kendisi üretebilir. Sanayideki mevcut kabiliyetlerimizi ölçtük ve nerelerde sıçrama yapabileceğimizi belirledik. Alıcı ve satıcıyı aynı anda destekleyen bir mekanizma kurduk. Programa başvuranlar, bakanlığımızın sunduğu tüm desteklere tek pencereden erişebilecekler. Makine sektöründe çıktığımız ilk çağrıya öyle yoğun bir talep aldık ki sadece tek bir sektör için 5,3 milyar liralık yatırım başvurusu geldi. Şimdi bu başvuruları değerlendiriyoruz. İnşallah sonuçları Nisan ayında açıklayacağız. Bundan sonra; kimya, ilaç, tıbbi cihaz, otomotiv, elektronik ve raylı sistem araçları gibi alanlarda yeni başvuruları ilan edeceğiz." ifadelerini kullandı.
"750 milyon liralık kaynağı teknolojiyi, sanayiyi ve yeniliği odağına alan işletmelere aktaracağız"
Özel sektöre sunulan sermaye desteği mekanizması hakkında bilgi veren Bakan Varank, "Bir diğer vizyoner politikamız da özel sektöre sunduğumuz sermaye desteği mekanizması. Biz bu amaçla biri bölgesel kalkınma diğeri de teknoloji ve inovasyon alanında olmak üzere iki yeni fon kurduk. Böylece 750 milyon liralık kaynağı teknolojiyi, sanayiyi ve yeniliği odağına alan işletmelere aktaracağız." dedi.