Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, "Hiç kimse bu millete, ’biz bu coğrafyayı dizayn ederken, yeniden yapılandırırken bu alana karışma’ demesin. Bizim için tehdit neredeyse sınır oradan başlar. Musul’dan, Rakka’dan, aklınıza gelebilen diğer coğrafyalardan ’size ne’ demesinler. Biz tehdidi nerede görürsek savunmamızı oradan başlatırız. Oralarda olmak zorundayız" dedi. Bakan Zeybekci, BBC’nin Türkiye’de bazı tekstil fabrikalarında Suriyeli çocuk işçi çalıştırıldığı yönündeki haberlerini ise ’sabotaj’ olarak nitelendirdi.Türkiye İnovasyon Haftası etkinlikleri, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü’nün katılımıyla ikinci gününde devam ediyor. Etkinliklerin açılış konuşmasını yapan Adana Sanayi Odası ve Akdeniz İhracatçı Birlikleri Başkanı Zeki Kıvanç, gençlerin organizasyona yoğun ilgi göstermesinin sanayici ve iş adamları açısından önemli bir itici güç ve umut kaynağı olduğunu kaydetti.Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi ise ticaretin para kazanmak olarak algılandığı çağın sona erdiğine değinerek, dünyaya değer katmanın önemine işaret etti. Kyoto protokolü, Paris anlaşması gibi gündemlerden bahseden Büyükekşi, teknik olarak dünyaya zarar vermeyecek inovasyonların keşfedilmesi halinde, bu gündemlerin ortadan kalkacağını anlattı. Büyükekşi, “Üretim ve ihracatta katma değeri mutlaka artırmamız gerekiyor. Teknolojik dönüşümü hızlandırmamız gerekiyor. Bugün başarılı olan tüm ülkelere baktığımızda inovatif girişimlerin etkisini net bir şekilde görüyoruz. Güney Kore bilgisayar işlemcilerinin kilogram başına fiyatını 3 bin 800 dolardan ihraç ediyor. Güney Kore’nin toplam işlemci ihracatı, 20 milyar dolar düzeyinde. ABD’de ise telefonun kilogram ihracat fiyatı 750 dolar. Telefon daha büyük bir ihracat olarak gözüküyor ama biri 3 bin 800, diğeri 750 dolar” şeklinde konuştu.Adana’daki İnovasyon Haftası’na dün ve bugün toplamda 400 bin kişinin katıldığını anlatan Büyükekşi, Türkiye’nin inovasyonda başarılı bir grafik yakaladığını kaydetti.Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü de İnovasyon Haftası etkinliklerine ev sahipliği yapmaktan gurur duyduklarını vurgulayarak, etkinliğin organizatörlerine teşekkür etti.Adana Valisi Mahmut Demirtaş ise uzun soluklu gelişimin en büyük yolunun, bilgiyi katma değere dönüştürmek olduğunun altını çizerek, sektördeki tüm paydaşların AR-GE ve inovasyonu kurumsallaştırması gerektiğine işaret etti.Bakan Özlü: "Özel sektörün talep ettiği her konuya çözüm üretiyoruz"Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü ise Türkiye’nin 1980’li yıllarda ihracata dayalı bir ekonomi modeli belirlediğini, ancak patlamanın 2002 yılından sonra gerçekleştiğini söyledi. İhracatın o günden bugüne 36 milyar dolardan 150 milyar dolar seviyesine yükseldiğini anımsatan Özlü, buna rağmen ihracatın çok daha fazla artırılması gerektiğini kaydetti. 2002 yılından bu yana Afrika ve Güney Amerika ülkeleriyle ekonomik ilişkilerin ciddi ivme kazandığını dile getiren Özlü, serbest ticaret anlaşmaları ve vize muafiyeti gibi uygulamalarla ihracatçıların önünü açtıklarını anlattı. Son olarak iş adamlarına yeşil pasaport vermeye yönelik bir çalışma yaptıklarını kaydeden Özlü, AR-GE’ye ise daha fazla kaynak ayırmaya devam edeceklerini ifade etti.Bakan Özlü, bugün yüzde 1 olan AR-GE harcamalarının milli gelire oranını yüzde 3’e yükseltmeye çalıştıklarını söyledi. Ürünler arasındaki fiyat farkını inovasyon ve kalitenin yanı sıra marka ile tasarımın belirlediğini örneklendiren Özlü, özel sektörün kendilerinden talep ettiği hemen her konuya çözüm ürettiklerini anlattı.TÜBİTAK’ı da yeniden yapılandıracaklarını anlatan Bakan Özlü, “TÜBİTAK’ı özel sektöre öncülük ve rehberlik eden bir kurum haline getireceğiz. Artık AR-GE yapan kurumdan ziyade sizlerin AR-GE yapmanıza destek olacak, sizlere adeta bir partner olacak bir kurum haline gelecek” şeklinde konuştu.Bakan Özlü, Adana’da sadece 2 firmanın AR-GE merkezi bulunduğunu ve bunun yetersiz olduğunu da ifade ederek, bunun geliştirilmesi gerektiğinin altını çizdi.Bakan Zeybekci: "Bizim için tehdit neredeyse sınır oradan başlar"Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci de faydasız bilime Türkiye’nin ihtiyacı olmadığını bildirdi. Faydasız üretilmiş teorik teknolojilere Türk milletinin ihtiyacı olmadığını vurgulayan Bakan Zeybekci, “Biz gerektiğinde inanılmaz inovasyon yapan bir milletiz” diyerek Seyit Onbaşı’yı ve 15 Temmuz Darbe Girişimi’nde tankların camını sprey boyayla boyayan çocuğu örnek gösterdi. Göktürk Kitabeleri’nde bahsedildiği gibi Türk milletinin üstte mavi gök çökmedikçe, altta yağız yer yarılmadıkça ilelebet var olacağını söyleyen Zeybekçi, “Siyasette inovasyon, dış işlerinde inovasyon, savunmada, askeriyede aklınıza gelen her yerde inovasyon. Hiç kimse bu millete Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırlarını, ’sınırı boylarında savun, biz bu coğrafyayı dizayn ederken, bu coğrafyayı yeniden yapılandırırken sakın bu alana karışma’ demesin. Bizim için tehdit neredeyse sınır oradan başlar. Onun için kimse bize demesin ’Musul’dan size ne? Rakka’dan size ne? Aklınıza gelebilen diğer coğrafyalardan size ne’ demesinler. Biz tehdidi nerede görürsek savunmamızı oradan başlatırız. Birilerinin bu coğrafyalardaki, ellerindeki o menfaat kalemleriyle yeniden harita çizerkenki öncelikleri ile bizim önceliklerimiz farklı. Biz, kültür coğrafyası dediğimiz bu coğrafyada ecdadın bize bıraktığı bir emaneti, bir misyonu da asla üzerimizden atamayız. Görmedik, tanımadık, bilmeyiz diyemeyiz. Oralarda olmak zorundayız. Ama başkalarının orada bulunma tek sebepleri var; enerji, hammadde. Geleceklerini garanti altına almak için kendi kafalarında yarattıkları o inovasyonları, planları, orada uygulamakla meşguller. Biz başka sebeplerden oradayız” ifadelerini kullandı.Bakan Zeybekci, en önemli önceliklerinin eğitim olduğuna da vurgu yaparak şunları söyledi:"Yüksek eğitim, üniversite eğitimi, ilköğretim, anaokulundan başlamak üzere illaki eğitimde dünya standartlarını yakalamalıyız. Ama eğitimde şu hataya da düşmeyeceğiz; Ekonomi Bakanı olarak söylüyorum, bunu da şahsi fikrim olarak söylüyorum. Belki eleştirilebilecek bir alandır burası. Şuna asla müsaade etmeyeceğiz; üniversitelerimizde milyonlarca gencimizi okutup ondan sonra bu ülkenin gençlerini 4-5 milyon KPSS ile devlete gözünü dikmiş bir anlayış asla ve asla başarılı olmayacaktır. Ülke olarak kendi devlerimizi yaratmak zorundayız. Ülke olarak her ne yapacaksak özel sektör eliyle yapmak zorundayız. Ülke olarak her gün bir önceki günden yine özel sektör eliyle üretmek zorundayız ve ürettiğimizin de dizaynını tasarımını, teknolojisini, finansını, tüketim alışkanlığını, dağıtım-tüketim kanallarının dizaynı ve egemenliğini bizzat kendimiz yapmamız gerekiyor. Bu siyaset üstü bir şeydir."Akademisyenlere ve öğrencilere de seslenen Zeybekci, “Amfilerinden çıkmayan genç beyinlerimizi, ülkemizin geleceği çocuklarımızı reel hayatla buluşturmaya davet ediyorum. Hükümet olarak her türlü desteği veriyoruz” dedi.Bakan Zeybekci’den BBC’ye tepkiTürkiye’de doların yükselişini de değerlendiren Bakan Zeybekci, bu yükselişten endişe duyulmaması gerektiğini ifade etti.Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, BBC’nin Türkiye’de bazı tekstil fabrikalarında Suriyeli çocuk işçi çalıştırıldığı yönündeki haberlerini ise sabotaj olarak nitelendirerek, “Tüm dünyanın takdirle önünde düğmelerini ilikleyerek saygı duyması gereken Türkiye, 2 tane bulunmuş olan mülteci çocuk işçiyle eleştiri yağmuruna tutuluyor. Böyle bir şey yapmanın arkasında kasıt var, Türkiye’ye sabotaj var. Bu iyi niyetli bir yaklaşım değildir” şeklinde konuştu.Konuşmaların ardından protokole plaket ve hediyeler verildi.Etkinlik, paneller ve konferanslarla devam etti.