Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, 16 Nisan referandumu sonrası memleketi Kahramanmaraş’ta AK Parti İl Teşkilatı tarafından düzenlenen değerlendirme toplantısına katıldı. Kaynak, "Yenilen pehlivan güreşe doymaz" dedi.Gaziantep yolu üzerinde özel bir restoranda düzenlenen değerlendirme toplantısı AK Parti İl Başkanı Ahmet Özdemir, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç ile Kahramanmaraş Milletvekili İmran Kılıç’ın selamlama konuşmasıyla başladı. Ardından Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, 16 Nisan tarihinde gerçekleşen referandum sonrası Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatının (AGİT) tutumunu eleştirdi.Türkiye’nin örnek bir referandum gerçekleştirdiğini vurgulayan Kaynak, "Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı, bütün dünyada seçimlerine ancak yetkili ülke izin verdiğinde izleyebilen bir teşkilattır. O Teşkilatın bir birimidir aslında. Türkiye bu referandumla ilgili davet etmiştir. Bu süreç içerisinde AGİT’in somut, müşahhas delile dayalı bir tane tespiti olmamıştır. Bütün seçim sathında biz evet lehine propaganda yaparken hayır lehine propaganda yapmak serbestçe mümkün olmadı mı? Bütün Cumhuriyet Halk Partili belediyeler açık ve net şekilde hayır propagandası için gayret etmediler mi? Bunlar gayret meşru yapılar, itiraz etmiyorum. Bunun için gayret edenler, hayır propagandasının serbest olduğu raporlarda tek taraflı raporlar var. AGİT dünyada yargı denetiminde seçimler yapan nadir ülkelerden bir tane olan Türkiye’de şimdiye kadar itiraz edilmeyen hemen hemen en önemli konulardan bir tanesi seçim güvenliğinin sağlanmış olmasıdır. İlk defa bu hususta soru işareti oluşturuyor. Neden? AGİD’den gelen heyetten kimi PKK bayrağıyla daha önce Avrupa’da eylemlere karışmış. Kimi PYD’yi bilmem neyi destekleyen görüntüleri ortada delilleri ortada. Yurt dışındaki propaganda dönemini hayırı alabildiğince, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kafasına, şakağına silah dayamış altına -Recep Tayyip Erdoğan’a ölüm- yazısı olan bir büyük afişin, panonun önünde propaganda yapılmasını raporuna yazmaz. Türkiye’nin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının ifade özgürlüğünü, siyaset özgürlüğünü, toplanma özgürlüğünü kendi konsolosluk binasına, kendi vatan toprağı sayılan yere gidişin önündeki engeli yazmaz da böyle raporlar yazar. Bunlar tek taraflı, yanlı raporlardır. Avrupa Birliği’nin terör örgütü olarak kabul ettiği PKK’ya açık sempatizanlık yapan, destek olan kişilerin görevlendirilmiş kişilerin Türkiye’ye göndermiş olması başlı başına bir hadisedir" dedi."Evet çıktı keyfine bak. CHP sen de keyfine bak. Avrupa sen de keyfine bak. Herkes keyfine baksın"CHP’nin referandum oylamasına itirazına ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Kaynak, "Mühürlü, mühürsüz zarf ve oy pusulası meselesi tamamı Yüksek Seçim Kurulunun taraf olduğu, karar verecek olduğu bir hadisedir. Biz anayasa değişikliğiyle vesayet organlarının, vesayetin ortadan kalkacağını iddia ettik. Cumhuriyet Halk Partisi eski alışkanlığıyla yeni vasiler bulmak için yola düşüyor. Anayasamızda açık hüküm var. Seçimlerle ilgili yetkili organ Yüksek Seçim Kuruludur. Kararları da kesindir. Şimdi Yüksek Seçim Kurulunun tek yetkili olduğu hususu Danıştay’a götürmek kendisine Yüksek Seçim Kuruluna yeni bir vasi arama çabasıdır. Sandıkta netice alamayanların başka yerlerde netice alma girişimleridir, gayretleridir. Avrupa Birliği gamalı haçlarla, bilmem nelerle eski ayıplı döneminin görüntüleri ortadayken Türkiye’de yapılan bu demokratik seçimin milletimizin yüzde 86’sından fazlasının sandığa gittiği seçimin, yargı denetiminde yapılan bu seçimin, sonuçlarına itibar etmek zorundadır. Saygı göstermek zorundadır. Milletin iradesine saygı göstermek zorundadır. 1 milyon 400 bin evet ile hayır arasında fark vardır. 1 milyon 400 bin sayısı bir kısmı Avrupa ülkelerinin, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin nüfusundan fazladır. Bu referandum ortaya bir şey daha çıkarmıştır. Türkiye’de aldığımız evet oylarının oranı Türkiye’de hep körüklenen, hep tahrik edilen, hep başka bir şey anlatılan etnik milliyetçiliğin bir şeyi olarak gösterilen Güneydoğu Anadolu bölgesinde verilen evet oranıyla çok benzerdir.Türkiye’de etnik milliyetçiliğin asla bir şey yapmadığı, Türkiye’de farklı kökenden olsa bile insanlar aynı ülke etrafında buluştuklarını Türküyle, Kürdü, Çerkezi, Lazı bütün herkesin aynı ülke etrafında toplandıklarının göstergesidir. O sebeple gerek AGİT’in gerek Cumhuriyet Halk Partisi’nin gerek başka faktörlerin neticeyi içselleştiremediği kendi sorunlarıdır. Başbakanımız gayet güzel ifade ettiler. ‘Bütün yollar açık, her yere gidebilirler.’ Ama millete yazık. Yenilen pehlivan güreşe doymaz. Evet çıktı keyfine bak. CHP sen de keyfine bak. Avrupa sen de keyfine bak. Herkes keyfine baksın" diye konuştu.