Basın İlan Kurumu (BİK) Genel Müdürü Cavit Erkılınç, "Yalan haber, dezenformasyon ve beşinci kol faaliyetlerinde basınımızı bir araç gibi kullanmaya çalışanların Basın İlan Kurumu'nu hedef alması bizler için sürpriz değil. Unutmayalım ki burada en büyük zararı basınımız görüyor. Medyanın güvenilirliğine ilişkin tartışmalar yaşanıyor. Basınımız dezenformasyonla mücadele etmeli ve güvenilir olduğu günlere tekrar kavuşmalıdır." dedi.
Erkılınç, BİK tarafından kentteki bir otelde düzenlenen "Gazete Sahipleri ve Temsilcileri Bölge Toplantıları"nın açılışında yaptığı konuşmada, BİK'in, vatandaşın yerel ve bölgesel haberlere ulaşması için kamuoyu görevi üstlenen yerel gazetelere aracılık hizmetleri görmek üzere kurulduğunu hatırlattı.
BİK'in son dönemlerde adının sıkça gündemde yer almaya başladığını belirten Erkılınç, ekim ayında bir kez daha Meclis'e gelecek Basın Kanunu teklifinin gündeme gelmesiyle BİK'in nasıl şekilleneceği konusunun konuşulduğunu aktardı.
Cavit Erkılınç, son yasa teklifi çerçevesinde BİK'in kamu kurumu olmasına rağmen farklı zemine çekilerek birçok tartışmanın öznesi haline getirilmeye çalışıldığını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Hatta Basın İlan Kurumu hakkında medyayı baskı altına almak için kurulmuş yeni bir kurum imajı çiziliyor. Basın İlan Kurumu, 1961 yılında kuruldu. Amacı resmi ilanların adaletli bir şekilde dağıtılmasıydı. Yaklaşık 60 yılı aşkın sürede, her dönemde fikir ve içerik farkı gözetmeksizin aracılık hizmetini başarıyla yürüttü ve inşallah yürütmeye de devam edecek. Bugün BİK'in belli odaklar tarafından yıpratılmaya çalışılması bizi hiç de şaşırtmıyor. Son 20 yılda Türkiye'nin içeriden ve dışarıdan kuşatılmaya çalışıldığı her dönemde medya kullanışlı bir aparat olarak göründü. İnanıyorum ki bu durum vatanını, ülkesini seven, halkıyla barışık olan sizleri de ziyadesiyle rahatsız ediyordur. Yalan haber, dezenformasyon ve beşinci kol faaliyetlerinde basınımızı bir araç gibi kullanmaya çalışanların, Basın İlan Kurumu'nu hedef alması bizler için sürpriz değil. Unutmayalım ki burada en büyük zararı basınımız görüyor. Medyanın güvenilirliğine ilişkin tartışmalar yaşanıyor. Basınımız dezenformasyonla mücadele etmeli ve güvenilir olduğu günlere tekrar kavuşmalıdır diye ümit ediyoruz."
- "BİK, Türk basınının en büyük destekçisidir"
BİK'in görev ve yetkilerinin belli olduğuna değinen Erkılınç, kurumun bunların dışına çıkarak siyasi karar alması, medya kuruluşlarının cezalandırılmasının teknik olarak da mevzuat olarak da mümkün olmadığını söyledi.
Erkılınç, "Basın İlan Kurumu, bir cezalandırma kurumu değildir. Türk basınının en büyük destekçisidir. Bizler kurum olarak basına olan desteğimizi arttırarak devam ettirmenin yollarını arıyoruz. Yerel gazetelerimizi geleceğe taşıyacak projeksiyonu ortaya koymaya çalışıyoruz. Basın İlan Kurumu'nun ceza verme yetkisi yoktur. Olmayan bir yetkinin eyleme dönüşmesi de mümkün değildir. Biz herhangi bir gazete veya dergiyi cezalandıramayacağımız gibi ödüllendiremeyiz. Basın İlan Kurumu hiçbir gazeteye ayrımcılık yapamaz." diye konuştu.
- "Tüm gayretlerimiz basın kuruluşlarımızı yeni çağa hazırlamaktır"
Yerel gazete sahiplerinin, işlerini geliştirmeleri, sadece basılı yayınlarla kalmayıp internet gazeteciliğine yönelmesi gerektiğine işaret eden Erkılınç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Dünyanın en önemli gazeteleri basılı yayınlarının yanı sıra yatırımlarını dijitale de yönlendiriyor. Çünkü büyük ve karşı konulamaz bir dijital dönüşüm yaşanıyor. Ayakta kalmak için değişim ve dönüşüm şart. Kadim kültürümüzün taşıyıcı unsurlarından hattatlar uzun süre matbaanın gelişini geciktirdi. Fakat değişim o dönemde de kaçınılmazdı. Bugün de bu değişim kaçınılmaz. Hattatlar karşı çıkıyor diye matbaanın gelişini engellemek mümkün olamadığı gibi bugün için de dijitalleşmenin gelişiminin engelleneceğini biz düşünmüyoruz. Son iki yıl içinde internet haberciliğinin geliştirilmesi, yeni medya reklamcılığının geliştirilmesi, basın işletmelerinde bilgi güvenliği ve siber güvenlik bilinçlendirme eğitimi, yerel basına reklamcılığın geliştirilmesi, dijitalleşme ve sosyal medya eğitimi başlıklı eğitimler düzenleyerek destekçisi olduğumuz tüm basın kuruluşlarının dijitale geçiş süreçlerinde rehberlik ettik. Tüm gayretlerimiz basın kuruluşlarımızı yeni çağa hazırlamaktır."
- Yeni yasayla internet siteleri de süreli yayın sayılacak
Erkılınç, ekim ayında TBMM Genel Kurulunda görüşülmesi planlanan Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin, medya ve siyasetin bir kesimi tarafından bilinçsiz bir şekilde çarpıtıldığını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Çağa ayak uyduran düzenlemeler sansasyonel tartışmaların gölgesinde kaldı. 'Sansür yasası' kılıfıyla yürütülen karalama operasyonlarına maalesef bazı yerel gazetelerimiz de katıldılar. Yasanın ertelenmesiyle ilk 8 ayda icra müdürlüklerimize ait menkul ve gayrimenkul ilanlardaki adetsel kaybımız 4 binden fazla. Sizleri sansürle korkutanlar bu kaybın yerine ne koydular? Değişiklik teklifinin basın camiası için getirdiği en önemli yenilik, internet haber sitelerinin süreli yayın kapsamına alınmasıdır. Artık internet siteleri de süreli yayın sayılacak, resmi ilan yayımlayacak ve çalışanları basın kartı alabilecekler. Yasa çıktığında resmi ilan yayınlama hakkı bulunan gazetelerimize ait internet sitelerinin elbette kazanılmış hak anlamında bir ayrıcalığı da olacak. Burası çok önemli. Yani yeni çıkan bir internet sitesiyle yazılı basından internete geçenlerin aralarında bir farkın olması gerektiğini düşünüyoruz. Yasa çıktıktan sonra bununla ilgili mevzuat çalışmalarımızı yapacağız."
Bursa İlan Kurumu Bursa Şube Müdürü Ebubekir Günel de zaman mefhumu gözetmeden, gazetecilerin taleplerini karşılayabilmek adına gerektiğinde ilgililerle iletişime geçerek çözüm üretmeye çalıştıklarını anlattı. Mevzuat kurallarının uygulanmasını sağlamaya yönelik tedbirler aldıklarını vurgulayan Günel, düzenlenen toplantının hem iş birliğin gelişmesine katkı sağlayacağını hem de gelecek değerli fikirleri dinlemeye vesile olacağını aktardı.
İlki Bursa'da gerçekleştirilen, Balıkesir, Kocaeli, Sakarya, Yalova, Çanakkale, Eskişehir ve Kütahya şube il müdürleriyle yerel gazete sahipleri ve temsilcilerinin katıldığı bölge toplantısı, soru cevap ve öneri bölümüyle devam etti.