İYİ Parti delegelerine Atakum Belediyesi’nde iş vaadi verildiği iddialarına ilişkin konuşan Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, "Kongre süreçlerinde hiçbir parti belediye olanaklarını yararlandırmam konusunda beklentide olmasın. Ben burada olduğum sürece, böyle bir şey olmaz" dedi.
Atakum Belediye Meclisi Şubat ayı toplantısı Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci başkanlığında gerçekleşti. Toplantıda 6 gündem maddesi oy birliği ile görüşülmek üzere ilgili komisyonlara havale edildi. Mecliste ayrıca meclis üyelerinin sorularını cevaplayan Başkan Deveci gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.
Başkan Deveci, önceki gün Suriye’nin İdlib kentinde rejim güçleri tarafından düzenlenen saldırı sonucu şehit olan askerleri anarak söze başlayan Başkan Deveci, "Dün İdlib’te yine hareketlilik başladı. 8 askerimiz şehit oldu. Dilerim orada bir barış olur. Akıl ve sağduyu ortaya çıkar. Yine diliyorum ki, artık şehidimiz ve gazimiz gelmez. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Bu meclisimizin ortak dileği olsun. Gerçekten orada zor günler yaşanıyor. Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle yaklaşık 1 milyon civarında insan Türkiye’ye doğru göç etme hazırlığı içerisinde. Türkiye’ye de alınmıyor, orada hayat zor, burada hayat zor. Artık bir biçimiyle çözülmesi gerekiyor. Uluslararası güçler, ne insan hakları lafından vazgeçiyorlar ne de insan haklarına saygılılar. Bizim Anadolu coğrafyasında ortak bir sesle buna yeter artık dememiz gerekiyor. Etrafımızda dolaşıp duruyorlar. Yıllarca terörü beslediler, kan gövdeyi götürüyor. Petrol onların olsun, o coğrafyada yarın su ve tarım kavgası da başlayacak. Suyun paylaşılması üzerinden yeniden bir barış anlaşması yapmamız lazım. O suyun kaynakları bizde. Yine namlunun ucu bize çevrilecek. O coğrafya netameli. Bizim içerisinde bulunduğumuz coğrafya ise bu kadar güzelliğine rağmen neredeyse barut fıçısı üzerinde oturuyoruz. Bizim burada yaşayanlar üzerine birliğe, bütünlüğe, ortak akla ve kardeşliğe ihtiyacımız var" diye konuştu.
İYİ Parti grubu, gündem dışı olarak meclise yazılı soru önergesi verdi. Önergede son günlerde kamuoyunda tartışılan İYİ Parti delegelerine Atakum Belediyesi’nde iş vaadi verildiği iddiaları yer aldı. Önergede, "Son günlerde bazı basın ve yayın organlarında partimiz üzerinde ilçe başkanlığı seçimlerinde işe alım sözü vermek suretiyle kazanılmaya çalışıldığı içerir haberleri maksatlı biçimde yapılmaya başlanmıştır. Samsun kamuoyunda hem belediye hem de partimiz açısından ciddi problemlerle karşılaşmaktayız. Bu iftiraların açığa çıkarılması için belediyemiz şirketlerinde bulunan personelin tam listesini talep ederiz" ifadeleri kullanıldı.
İYİ Parti’nin önergesi üzerine iddialar hakkında açıklamalarda bulunan Başkan Deveci ise, "Bu işin iki boyutu var. Bu kongre hazırlığı içerisinde olan İYİ Parti’nin kendi iç mücadelesiyle alakalı sanıyorum. Biz de o süreci geçirdik. Ne yazık ki belediyelerde bu iş biraz böyle oluyor. Taraflardan birisi kendisini belediye başkanına yakın hissediyor. ’Benim adayıma oy versen, üç adamınızı işe alacağız’ diyor. Diğer rakip de arıyor, ’Senin adına aradı böyle yaptı’ diyor. Bu siyasetin en başından bu yana karşı olduğum öteki yüzü. Bu anlayışla siyaset yapılmamalı, oradan bir şey çıkmaz. Bugüne kadar da çıkmadı. Bu şekilde siyaset yapıp da başarılı olmuş kimseye rastlamadım. Bunu da siyasetçi kimliğimle söylüyorum. Bizim belediyemizi ilgilendiren bölümüyle ilgili de, kongre süreçlerinde hiçbir parti belediye olanaklarını yararlandırmam konusunda benden kimse bir şey beklemesin. Belediyenin sorunları var. Bundan sonra da belediyeye, belediyenin ihtiyaç duyduğu isimler alınabiliyorsa alınacak. Ekonomik sorunlarımızı aşamadık. Bürokraside çalışan ve iki elin parmaklarını geçmeyen aldığımız personel ise mesleklerine ihtiyaç duyulan kişiler. Onun haricinde temizlik, park ve bahçeler gibi emek ağırlıklı yerlerde çalışıyorlar. Bir diğeri de bize bağışlanmış olan şirkette çalışanlar. Çalışanların kaç tanesi hangi partiden bizi ilgilendiren durumlar değil. Bunu da merak etmedim. Biz o şirketin işlettiği tesislerde hijyene, hizmete ilişkin her türlü denetlemeyi yapıyoruz. Belediyemize yansıyacak bir durumda da müdahale ederiz. Sorduğunuz soruyla ilgili birkaç gün önce de söylemiştim. Belediye olanaklarını herhangi bir partiye kullandırma beklentisi olmasın. Ben burada olduğum sürece, böyle bir şey olmaz. Burada hepimiz siyaset yapıyoruz. Gayet tabii birbirimizi dinleyeceğiz ve konuşacağız. Bir ihtiyaç varsa buna duyarlı olacağız. ’Hayır, ben bildiğimi yaparım’ demiyorum. Zaten bu söylediklerimin gereğini de yerine getiriyoruz. Bu konuda bir sorun yok. 11 ay oldu, bu süreçte işten çıkarılan 16 kişi var. En azı 45 gün işe gelmemiş. İşten çıkaran da ben değilim, son dönemde atadığım müdürler de değil. Daha önceki müdürler. Zaten de işten çıkarmak görevi. Çünkü çalışmıyor, işe gelmiyor. Çalışmadan maaş alıyor. Buna benim vicdanım razı gelmez. Başkasının da gelmez mutlaka. İçişleri Bakanlığı’na şikayet etmişler, müfettişlere de mobbing uygulandığını söylemişler. İşten çıkartılanı bilmem, belediye başkanı bununla uğraşacaksa 26 müdür neden var? O şirketin müdürü neden var? Konuyla ilgili bilgilendirildim, tutanakları inceledim ve usulünün yapılmasını söyledim. Şunu söylemeye çalışıyorum. Biz ne kimsenin ekmeğiyle oynuyoruz, ne de Atakum’un kaynaklarını eşimize dostumuza yedirmek gibi bir görevimiz var. Bu konuda Samsun kamuoyu rahat olsun, zaten de rahat" şeklinde konuştu.
"Meclis üyelerimizle ’Diyarbakır Anneleri’ni ziyaret etmeyi öneriyorum"
Mecliste gündem dışı söz alan AK Parti Meclis Üyesi Osman Kulaberoğlu da terörle ilgili bir konuşma gerçekleştirdi. Kulaberoğlu, "Ülkemizin en büyük sorunu öncelikle terör. Terör nedeniyle bugüne kadar 60 binden fazla insanımızı kaybettik. Birlik ve beraberliğe, dünden bugün daha çok ihtiyacımız var. Bu anlamda, terörle mücadelede şehit olan polislerimizi, askerlerimizi rahmetle yad ediyorum. Gazilerimize şükranlarımızı sunuyorum. Bu kadar insanımızı kaybettik ama terör bugün Güneydoğu’da fazlasıyla yer almaktadır. Orada da Diyarbakır Anneleri teröre karşı, çocuklarına sahip çıkma noktasında bir mücadele sergilemektedir. Bu nedenle ülkemizde faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları, belediyeleri ve odaları destek vermelerini öneriyorum. Bu belediyemiz için de milat olacaktır. Sizin öncülüğünüzde, meclis üyelerimizle ’Diyarbakır Anneleri’ni ziyaret etmeyi öneriyorum. Başkanımızın sürekli söylediği birlikte yönetelim düşüncenizi de destekleyecek bir unsur olacağını düşünüyorum" dedi.
" ’Ben vatanseverim, benim çocuklarım bu topraklara gömülecek’ diyen herkesin teröre karşı çıkması lazım."
Kulaberoğlu’nun önerisine teşekkür ederek destek veren Başkan Deveci, "Terör uzun süredir ülkemizin temel sorunlarından birisi. Yurttaşlık bilincini taşıyan, bu topraklara vicdanıyla bağlı olan, ’Ben vatanseverim, benim çocuklarım bu topraklara gömülecek’ diyen herkesin teröre karşı çıkması lazım. Terör bir insanlık suçudur. Diyarbakır Anneleri de çocuklarına sahip çıkıyorlar. Bundan daha insani bir şey yoktur. Tıpkı Cumartesi Anneleri gibi. Onlar da çocuklarını kaybettiler. Yıllardır ’Benim çocuğum nerede, nereye gitti?’ diyerek evlatlarının akıbetlerini arıyorlar. Diyarbakır Anneleri ile Cumartesi Anneleri arasında benim vicdanımda bir fark yoktur. Sizin önerinizi değerlendirelim. Bir komisyon oluşturalım. İlgili birimlerle görüşelim, Samsun Valiliği ve Diyarbakır Valiliği bize yol gösterecektir. Çok teşekkür ediyorum, bu konuda Atakum Meclisi’nin duyarlılığını sizin ifadelerinizle kamuoyuna duyurmuş olalım" açıklamasında bulundu.
Gündem maddeleri içerisinde yer alan Atakum Belediyesi’nin kredi talebine ilişkin gelen soruları cevaplayan Başkan Deveci, "İller Bankası belediyelerin bankası. Belediyeler olmazsa ne iş yapacak. İller Bankası’nın kredi faiz oranı diğer bankalardan daha yüksek. Madem bu konuyu açtınız. Daha köklü bir şey söyleyeyim. Sanırım büyükşehir belediye yasası konuşuluyor. Bu yasa baştan sona dek değiştirilmeli. Büyükşehirler kaybedildi bir gözden geçirelim değil. Baştan sona hizmet ve ihtiyaç odaklı olarak değiştirilmeli. Belediyelerle tartışılmadan, belediye başkanlarıyla tartışılmadan belediye yasası değiştirilecekse; ne kadar bu işi bilenler yaparsa yapsın yine sorun çıkacaktır. Bugün olduğu gibi 2 yıl sonra yine eleştiriyor olacaklar. Bir şey yapalım, tam yapalım ve beraber yapalım. Sorunun göbeğindeyiz, tüm belediyeler bu çıkmazın içinde. Benden önceki dönemde de başkan, meclis, avukat, müfettiş vardı bu noktaya geldi. Bu sorunu bir daha büyütmeyecek, içerisinde demokrasisi, denetimi ve liyakati da olan bir yasa olması gerekiyor. Artık Türkiye’yi buna benzer durumlarla patinaj yaptırmamamız gerekiyor. Belediyeler parti fark etmeksizin tıkanmış durumda. Bu sorunun çözülmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.