Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, İrfaniye Çarşısı esnafıyla kahvaltıda bir araya geldi. Demir, “Başbakanımız ve Cumhurbaşkanımız dünya beşten büyüktür diyor ya bu zalimler 2. Dünya Savaşı’ndan sonra kendileri bir dünya düzeni kurdular. Bunun adına da Birleşmiş Milletler dediler. Burada tek bir şey yok. Burada Müslüman ülkelerin temsilcisi yok. Sadece beş tane ülke var. Cumhurbaşkanımız aslında herkesin düşündüğü, dünya siyasetçilerinin ve devlet başkanlarının düşündüğü ama itiraf edemediği, söyleyemediği bu sözleri Birleşmiş Milletlerin çatısı altında söylüyor” dedi.Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, İrfaniye Çarşısı kahvaltı programında esnafla bir araya geldi. Programda esnaflar adına konuşan Havuzlu Han Müdürü Rıdvan Şahan, Fatih Belediyesi’ne çalışmalarından dolayı teşekkür etti. “Bizler aslında seçilmiş olanların erişilebildiğini sizinle birlikte gördük” diyen Şahan, “Daha önce belediyelere pek ulaşamazdık ama 10 seneden beri Havuzlu Han Müdürlüğü yapıyorum, ’bize çöp konteyneri lazım’ dedim anında geldi. ’Bize bank lazım hamile kadınlar kan ter içerisinde oturacak yer bulamıyor’ dedim. ’Kaç tane istiyorsunuz?’ dediler. Yolumuz bozuk dedik yolumuz hemen yapıldı. Kanalizasyonlar taşıyor dedik anında yapıldı. Bizler aslında burada size şikayetlerimizi isteklerimizi söylemek isterdik ama söyleyecek bir şey bulamıyoruz. Belediyeye her aradığımızda karşı taraftan mutlaka ’şikayetiniz alındı gerekli önlemler alınacak’ diye cevaplar aldık. Size çok teşekkür ediyoruz. Medeniyeti sizinle öğrendik” diye konuştu.“Cumhurbaşkanımız aslında herkesin düşündüğü ama itiraf edemediği sözleri Birleşmiş Milletlerin çatısı altında söylüyor”Havuzlu Han Müdürü Rıdvan Şahan’ın teşekkür konuşmasının ardından Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir esnaflara seslendi. Sözlerine, “Biz bu milletin hizmetkarıyız” diyerek başlayan Başkan Demir, “Bu vatanın hizmetkarıyız. Eskiden, ’ya bu insanımız iyidir hoştur ama biraz vurdum duymazdır’ gibi konuşmalarımız olurdu. Ama 15 Temmuz’dan sonra bu millete söyleyecek hiç bir şey yok yani. Bu milletin hizmetinde bulunmaktan daha büyük bir şey yok bizim için. Büyük bir saldırıyla karşı karşıyayız. Bunu hep söylüyoruz. Başbakanımız ve Cumhurbaşkanımız dünya beşten büyüktür diyor ya, bu zalimler 2. Dünya savaşından sonra kendileri bir dünya düzeni kurdular. Bunun adına da Birleşmiş Milletler dediler. Herkesin bağlı olduğu tek bir ülke kurdular buna da dünya dediler. Birleşmiş Milletleri var. Yani meclisleri var. bu Birleşmiş Milletlerin anayasası var, güvenliği var. Askeri yapısı var, buna da güvenlik önlemleri diyorlar. Ekonomileri var, buna da dünya bankası diyorlar. Şimdi burada tek bir şey yok. Burada Müslüman ülkelerin temsilcisi yok. Sadece beş tane ülke var. bunlar bütün dünya yansa, bütün insanlar perişan olsa onlardan bir tanesi demiyor ki ’kardeşim ben kabul etmiyorum’. Cumhurbaşkanımız aslında herkesin düşündüğü, dünya siyasetçilerinin ve devlet başkanlarının düşündüğü ama itiraf edemediği, söyleyemediği bu sözleri Birleşmiş Milletlerin çatısı altında söylüyor” şeklinde konuştu.“Bu milletin cesaretiyle onların 40 yıldır yaptığı hesabı biz 1 saatte yerle bir ettik”Başkan Demir sözlerine şöyle devam etti:“Bunların şöyle stratejileri var. Bunlar önce ülkeleri ekonomik olarak sömürgeleştiriyorlar. Beyaz yakalıları teknik adamları ülkelerine yolluyorlar ve diyorlar ki bize şu lazım. Projeler yapıyorlar ve o projeleri yaparken projeyi yapan Amerikalılar, projenin ihalesini alan Amerikalılar, bankasından para çıkıyor başka bir bankasına para giriyor ama borçlanan da bu üçüncü dünya ülkeleri oluyor. Bizim 23 milyar dolarlık IMF borcumuz böyle olmuştu. Borçlandıktan sonrada gelip masaya oturuyorlar. Diyorlar ki sizin siyasetinize iç borçlarınıza müdahale ediyoruz. Biz Tayip Erdoğan’la birlikte dedik ki, alın kardeşim paranızı sizinle aynı masaya ülkenin geleceği için oturmayız dedik. Onu atlattık. Şimdi ikinci aşama olarak eğer biz ekonomik olarak bir ülkeyi sömürgeleştiremezsek o zaman çakallar ve suikastçılar devreye girer diyor. O zaman bize karşı olan oluşturduğumuz bu dünya düzenine karşı olanları bertaraf etmek için çakalları ve suikastçıları devreye sokarız. Peki bunlar da başarılı olmazsa ne olur? Eğer bu da olmazsa o zaman biz orduyu devreye sokarız diyor. Ve orduyla bizim dünya düzenimize karşı olan başkanların kafasını koparırız diyorlar. Türkiye’de bu 3 aşamada başımıza geldi. Allah’ın izniyle milletin desteğiyle, bu milletin cesaretiyle onların 40 yıldır yaptığı hesabı biz 1 saatte yerle bir ettik. Dünyada arkasında büyük güçlerin olduğu, 40 yıldır çalışılan içerik adeta bir vücut olarak düşünürsek kan damarlarına kadar vücudun her yerine sirayet etmiş o ahtapot yapıdan Türkiye’den başka kurtulabilen bir ülke yoktur.”“Bizim milletimiz onların hesap edemediği şekilde organize oldular ve bunların ağızlarının paylarını verdiler”Başkan Demir, “Bizim milletimiz onların hesap edemediği şekilde organize oldular ve bunların ağızlarının paylarını verdiler” diyerek sözlerine şunları ekledi:“Bu mücadele devam edecek. Biz bu vatanda bu Anadolu toprağında olduğumuz sürece bu mücadele devam edecek. 2. Abdülhamit Han diyor ki, ’Ecdadımız otağını çakalların ve sırtların güzergahı üzerine kurmuş ne yazık ki’ diyor. Yani bizim ecdadımız Haçlılara maruz kaldı da biz kalmayacakmışız? Biz onların torunları değil miyiz? Biz aynı topraklarda değil miyiz? Biz bu ecdadın torunların geçmişte onların ecdatları Haçlı adı altında nasıl toplandılarsa yine aynı şeyi yapıyorlar. Zihniyet aynı. Uçurma nasıl yükselir biliyor musunuz? Rüzgara karşı koyduğu için yükselir. Bizim de bu güçlere karşı hep birlik içerisinde olursak bu milletin önüne kimse geçemez. Herkes üzerine ne düşüyorsa en iyisini yapmak zorunda."