Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi'nin ev sahipliği yaptığı 12’nci Geometri Sempozyumu başladı.Bilecik Şeyh Edebali Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen sempozyumun açılış törenine, Bilecik Valisi Ahmet Hamdi Nayır, Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı, Söğüt Belediye Başkanı Halil Aydoğdu, Bilecik Milli Eğitim Müdürü İsmail Altınkaynak, Jandarma Tugay Komutanı Alper Sır, İl Emniyet Müdürü Eyüp Özüdoğru, Şeyh Edebali Üniversitesi Matematik Bölümü kurucusu Hasan Hilmi Hacısalihoğlu ve diğer ilgililer katıldı.Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi ev sahipliğini yapacağı ve 3 gün sürecek olan sempozyumun açılış töreni, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunması ile başladı. Törende konuşan Bilecik Valisi Ahmet Hamdi Nayır, geçmişteki geometri öğretmenini anarak, “1970’li yıllardaki bir hocamı hatırladım. Onu sizlere kısa bir paylaşmak istiyorum. Dersini seven kendisini de sevdiren bir öğretmenimiz olarak Yusuf hocamızı da buradan yâd ediyorum. İlk girdiği geometri dersinde bize bugün bu saatte ders yapmayacağız. Ben size önce geometriyi anlatacağım, daha sonra müfredata uygun dersler işleyeceğim dedi. Geometrinin yanlışım varsa düzeltsin diye söylüyorum, bir yer ölçümü yer kürenin ölçümü diye tarifi ile başlamıştı ve şunu demişti, ”Bir şeyin kıymeti himmeti ile ölçülür.” Yani neye destek veriyor neler ondan yardım alıyor. Nelere omuz veriyor bunları bilirseniz bu dersinde kıymetini bilirsiniz. Yeryüzü ölçümü ile olduğu için geometrisiz coğrafyayı düşünemeyeceksiniz demişti. Dolayısı ile dersinizi böyle bilin buradaki öğrendiğiniz her şeyin bilimlere ne tür destek verdiğini de anlayarak bu dersin kıymetini bilin demişti. Bir göz için gözler sevilirmiş, bende o hocamı sevdiğim için bütün geometricileri seviyorum” dedi."GEOMETRİSİZ BİR BAKIŞ AÇISININ OLMASI MÜMKÜN DEĞİL"Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı, taşı mermer, toprağı seramik, yaprağı ipek, kuruluş ve kurtuluşun beşiği, Ertuğrul ve Osmanlının sancağının Bilecik olduğuna vurgu yaptı. Yağcı, "Bir tarafta köklü bir medeniyet, kuruluş ve kurtuluşun beşiği olan bir şehir diğer tarafta da genç, dinamik dinamizmi yüksek bir eğitim öğretim kurumu işte bu ikisinin birleşimi önümüzdeki süreç içerisinde bize çok güzel ürünlerin hasılaların başarıların oluşmasını temin edecek. Bu anlamda matematiksiz bir yaşamın matematiksiz bir dünyanın geometrisiz bir bakış açısının olması da mümkün değil. İşte bu birliktelikleri bir araya getirdiğimiz de ve bunları böyle akademik kadrolarla bir noktada yoğurduğumuz da eminim ki bir elimiz tarihte diğer elimiz gelecekte gençlerimiz ile birlikte geçmişi ile övünen geleceğe emin adımlarla yürüyen marka şehri oluşturma noktasında adım adım koşarak ilerleyeceğimizden eminim” diye konuştu."BU TOPRAKLARIN BİZE YÜKLEDİĞİ MESULİYETİ BİLİM ALANINDA DA SAĞLAYACAĞIMIZ BAŞARILARLA YERİNE GETİRMEYE ÇALIŞACAĞIZ"Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan ise, “Ben bir sosyal bilimciyim, dolayısıyla uğraşlarınızı hakkıyla takdir edemem idrak edemem ama kainatın dili olduğunu en azından biliyorum. Bu dile aşina olan insanlar sanat, bu ustalık, bu bilgi beceri karşısında da elbette hayranlıklarını gizleyemiyorlar. Bilecik bir tarih şehri, bir kültür şehri aynı zamanda bir ilim şehri o yüzden belki kamuoyu bizi sosyal alanlardaki programlarla hatırlıyor. Fakat biz aynı zamanda tabii bilimlerde de istikrarlı yürümeyi biliriz. Bu program büyük bir katılımın büyük bir paydaş grubun eş güdüm içerisinde hareket etmesiyle ortaya çıktı. Ümit ediyorum bu coğrafyanın bu toprakların bize yüklediği mesuliyeti bilim alanında da sağlayacağımız başarılarla yerine getirmeye çalışacağız. Bulunduğunuz süre içerisinde lütfen bir misafir gibi değil, bu toprakların asıl sahibi asıl sahiplerin mirasçıları torunları gibi hareket edin” şeklinde konuştu.Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Matematik Bölümü kurucusu Prof. Dr. Hilmi Hacısalihoğlu da, Allah'ın önlerine koyduğu çok güzel örneklere ve nimetlere dikkat çekti. Hacısalihoğlu, “Mesela arılar. 60 bin 70 bin arı bir kovanın içinde petek örerlerken hiçbir formülü önlerine koymazsınız. Kim onlara o formülü nasıl verirse kovanın her tarafından onu örmeye başlarlar. En son düzgün altıgeni de koyacakları yer kalır ve hiçbir deneme yanılma yapmaksızın. Kovanın sükûnetini sağlayacak 1 tane asker vardır. Kovandaki düzende çok enteresandır. En altta ana arıya bir yer yapılır. Onun üstünde yumurtalarına yer yapılır, onun üstüne larvaların odası yapılır. Daha sonra bal koyulacak yeri yaparlar. Tabi hepsinin arasına kendi ürettikleri bal mumdan sınır yaparlar. Arılar beşgen seçmediler, dörtgen seçmediler, çember seçmediler, düzgün altıgen seçtiler. Hiç hata yapmadan yaptılar. Onların büyük bir öğretmeni varmış demek ki. İlk yaptıkları düzgün iş bu oldu öğretmenleri sayesinde. Çok büyük bir öğretici, çok büyük bir usta var bunları yapan” ifadelerini kullandı.Daha sonra sempozyuma destekleri için Bilecik Valisi Ahmet Hamdi Nayır’a, Bilecik Belediye Başkanı Selim Yağcı’ya ve Söğüt Belediye Başkanı Halil Aydoğdu’ya plaket verildi.