AK Parti İstanbul 2. Bölge Milletvekili adayı eski AB Bakanı Volkan Bozkır, “7 Haziran seçiminin ardından ortaya çıkan tablo, siyasi ve ekonomik istikrarının önemi ortaya koydu. Ümit ediyorum ki 1 Kasım seçimlerinde milletimiz geleceği düşünerek istikrara oy verecek” dedi.AK Parti İstanbul 2. Bölge Milletvekili adayı eski AB Bakanı Volkan Bozkır, Beşiktaş Yıldız Parkında Alevi Dernekleri başkanları ve yöneticileri ile bir araya geldi. Katılımın yoğun olduğu buluşmada Bozkır, hem sorulan sorulara yanıt verdi. Hem de 1 Kasım’da yapılacak seçimin öneminden bahsetti.Türkiye’nin AK Parti döneminde Cumhuriyet tarihinin en güçlü noktasına eriştiğini belirten Bozkır, “Demokrasi bakımında da Türkiye Cumhuriyetinin en gelişmiş noktasını yaşıyoruz. Sivil Toplum kuruluşları demokrasinin temeli ve teminatıdır. 80’li yıllarda Türkiye’de çok az sivil toplum kuruluşu vardı. Bugün baktığımızda 105 bin Sivil topluk kuruluşu var. Demokratik reformlar için 2 bin yasa değişti. Medeni, ceza, borçlar, ticaret, dernekler ve toplantı yürüyüşleri kanunları değişiklikle iflah olmayacağını anladığımız için hepsini yeniledik ve ortaya koyduk. Bugün yaşadığımız bu güzel ortamın da aslında bu şekilde ortaya çıktığını söylemek mümkündür” şeklinde konuştu.Türkiye’nin gelişmesinde üç önemli faktör olduğunu ifade eden Bozkır, “Bunlar siyasi, ekonomik ve demokratik istikrardır. Tabii uzunca bir süre bunlarla yaşayınca bazen kıymetini unutabileceğimiz günler yaşadık. Beklide 7 Haziran seçimlerinin böylesine bir sonuçla ortaya çıkması, bizlere siyasi, demokratik ve ekonomik istikrarının ne kadar önemli olduğunu hatırlatır. Ümit ediyorum ki 1 Kasım seçimlerinde milletimiz geleceği düşünerek istikrara oy verecek. Bu istikrarda şu faktörler önemlidir. Türkiye acaba 2023 yılında cumhuriyetimizin 100. Yılını kutlarken 2 trilyon dolarlık bir gelirin sahibi mi olacak? Yoksa 70 cente muhtaç olduğumuz bütçe günlerine mi geri dönecek? Bütün bu değerlendirmeleri 1 Kasımda yapacağız. Ayrıca Türkiye kişi başına milli gelir olarak acaba 25 bin dolarlık bir seviyeye mi ulaşacak, yoksa Türkiye’de yoklukların olduğu o günlere mi dönecek? Türkiye’de insanlarımız dini inancına, etnik kimliğine veya yaşam biçimine bakılarak öteki olmaya doğru mu itilecek, yoksa çok mesafe kat ettiğimiz hiç kimsenin kendini öteki hissetmeyeceği bir Türkiye mi olacak? İşte bunlar asıl düşünülmesi gereken konulardır. Bunları da milletimizin doğru değerlendireceğini ve kararını her zaman gösterdiği olgunlukla seçimlerde kullanacağını düşünüyorum” diye konuştu.