Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba’nın da katıldığı törenle 400 çiftçiye 200 ton koyun süt yemi dağıttı.Bir dizi programlara katılmak için Gaziantep’e gelen Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Eşref Fakıbaba, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından Yavuzeli ilçesinde düzenlenen küçükbaş hayvan süt yemi dağıtım töreninde yaptığı konuşmada, kent yöneticilerinin birlik beraberlik ve uyum içerisinde çalışmasıyla Gaziantep’in çok daha iyi yerlere geleceğini söyledi.“Bardağın dolu tarafını görün“Fakıbaba, bardağın boş tarafının da farkında olduklarını dile getirerek, "Bardağın dolu yönlerini mutlaka sizler göreceksiniz bizim görevimiz de bu boşluğu kapatmak olacak. Allah’ın izniyle bu konuda hiçbir endişeniz olmasın. Bizler gece gündüz demeden başta Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, bakanlarımız ekip halinde arkadaşlarımız emrinizde olacağız. Sizlere hizmet etmekten gurur duyuyoruz. İnşallah problemleri tek tek halledeceğiz. 15 yıl önceki Türkiye ile şu andaki Türkiye arasında dağlar kadar fark var" dedi.AK Parti’nin belediyeciliğe de yeni bir anlayış getirdiğini, artık belediyelerin görevinin yol, kaldırım, peyzaj yapmak olmadığını anlatan Fakıbaba, belediyelerin artık vatandaşın refah seviyesini de yükseltmek için çalıştığını belirtti.“Gaziantep Türkiye’ye bir model olacak“Bakan Fakıbaba, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in 4 yıldır üreticilere yem desteğinde bulunduğuna dikkati çekerek, "Yediğimiz her lokmada çiftçilerimizin nasırlı ellerinin desteği var, sizlere çok büyük minnettarlık duyuyoruz. Sizlerden Allah bin kere razı olsun. AK Parti’nin bir bakanı olarak Allah’ın izniyle biz hep üreticimizin yanındayız. Çiftçimizin ve üreten insanımızın yanındayız. Bu anlamda hiç kuşkunuz olmasın. Hep acaba çiftçilerimize, üreticilerimize nasıl destek verebiliriz diye gece gündüz çalışıyoruz. Antep’in Türkiye’ye bir model olarak çıkacağına inanıyorum. İnşallah bu modeli tüm Türkiye’de en iyi şekilde temsil edeceğinize inanıyorum. Bakanlık olarak da hükumet olarak da emin olun hastanesinden, eğitiminden, ulaşımından, tarımından, işçisinden, sanayisine kadar her hafta bakanlar kurulunda saatlerce bizler devamlı Türkiye’yi konuşuyoruz. Hiç ayrım yapmadan bütün vatandaşlarımızın refah seviyelerini nasıl artırabiliriz? Onlara nasıl yardımcı olabiliriz? Cumhurbaşkanımız uyumuyor. Kendisinin bir sözü var. Benim bir bakanım 24 saatte 48 saat çalışamıyorsa o bakan başarılı olamaz. Gerçekten biz ona ayak uydurmaya çalışıyoruz. İnşallah hep birlikte Yavuzeli’ni, Gaziantep’i, Şanlıurfa’yı, Mardin’i, Manisa’sı inşallah güzel günler bizi bekliyor. Sizlerin desteğine ihtiyacımız var. Bizim bütün amacımız, bu bölgenin bir bakanı olarak öncelikle GAP’ın bitmesi gerektiğini, artık susuzluğun bir kader olmadığını göstermemiz lazım. Bunu inşallah göstereceğiz" ifadelerini kullandı.“Bereketli hilalin ortasındayız“Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de Gaziantep’in bereketli hilalin ortasında, Akdeniz ve Mezopotamya’nın arasında bulanan birçok kadim medeniyetlere ev sahipliği eden bir şehir olduğun belirtti.Gaziantep denince insanın aklına sanayisinin geldiğini bildiren Şahin, “Bu şehrin ana damarına indiğimizde tarım şehri olduğunu görüyorsunuz. Toprak olmazsa bu güneşin bereketi olmazsa bereketli hilalin verdiği nimetler olmazsa sanayide de tarımda istediğimiz noktaya gelemezsiniz” şeklinde konuştu.Şahin, “Belediyecilikte bizden beklenen altyapı, üst yapı, ulaşım, yol su gibi hizmetlerin dışında bir farkındalık oluşturduk. Türkiye’de ilk kez Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığını kurduk. Belediye yasasıyla il özel idaresi kapatılınca bu alan ortada kaldı. Şube müdürlüğü kuruyormuş gibi yapmadık, tarım bizim için önemli çiftçi bizim için değerli bu da tarım bakanlığının işidir demedik. Çok kuvvetli başkanlık kurduk, başına da 10 tarım il müdürlüğü yapmış İbrahim Yılmaz’ı getirdik. Başkanıma ‘toprak, su, canlarımız biz emanet biz bunları koruyamazsak torunlarımıza ne bırakacağız geleceğimizi koruyarak kullanmamız gerek’ dedim. Kendisinden yapılması gerekenlerin neler olduğunu araştırmasını istedim. Tarım için kurulan bu sistem kendiliğinden kurulmadı, burada bir emek, tecrübe ve eli nasırlı çiftçimize verilen önem var. İşçiyi çiftçiden ayırt etmedik. Çiftçi bizim başımızın tacı, onların ellerindeki nasır, ailemize lezzet ülkeye ekonomi olarak dönüyor“ ifadelerine yer verdi.Üreticilere koyun süt yemi desteğinin yanı sıra çok sayıda destek verdiğine dikkati çeken Şahin, “Küçükbaş hayvancılık bu topraklarda güçlüyken neden zayıfladı. Bir oğlak ölüyorsa ‘nedir bunun derdi’ dedik, arkadaşlarımız bu aylarda süt yemi desteği vermemiz gerektiğini söyledi. Bizim derdimiz geçim ve torunlarımızın geleceğimizdir. Başlattığımız koyun süt yemi dağıtımının bu yıl dördüncüsünü yaptık. Doğruda, iyilikte, güzellikte örnek olacağız. Kadın çiftçilerimiz süt sağarken damarlarında tıkanmalar başlayınca bizden süt sağım makinası istediler. ‘Hijyen, Süt ve Mutlu Kadın Projesi’ kapsamında kadın çiftçilere süt sağım makinesi dağıttık. Gaziantep Arı Yetiştiricileri Birliği bize, ‘bu coğrafyada zahter hiçbir yerde yok. Zahter balını artırmamız gerektiğini bunun için arıcılara kovan vereceksiniz’ dediler. Biz de arıcılara kovan dağıttık, bal ormanı kurduk ve şimdi bal üretim kapasitesini 4 kat arttırdık. Bizim işimiz gelen bilgiyi düzgün bir şekilde yönetmektir. Bu şehir, gastronomi dalında Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) ‘Yaratıcı Şehirler Ağı’na dahil olduysa bu toprağın verdiği; farklı aromalı salçasından, kurutmalığa kadar olan ürünlerimizin lezzetidir. Bu soframızı çeşitlendirmek için fıstığın önemi bizim için çok kıymetli. Dişi ve erkek fıstık ağacı arasında bir fark var aşılama yapılması gerekiyordu, hemen aşılama yaptık. Gaziantep ilimizde fıstıklıklara zarar veren dal güvesiyle mücadelede çiftçilerimizin yeni teknolojilerden haberdar olması amacıyla çiftçilerimize ’Feromon Tuzak’ verdik. Fıstıkta verimi ve kaliteyi artırmak için de Gübre Fabrikaları Türk Anonim Şirketi ile işbirliğine gittik. Firma tarafından özel olarak hazırlanan ’yeşil altın’ gübresini üreticilerimize dağıtmaya başladık. Genetik yapısı nedeniyle bir yıl bol, ertesi yıl az rekolte veren Antep fıstığında, teknolojiyi de kullanarak ’yok yılı’nı ’var yılı’na çevirdik. Fıstık rekoltesinde çok ciddi yükselme gördük. İslahiye’de üzüm ve biberi desteklerken, Nizip’te zeytini ve fıstığı destekledik. Araban’da sarımsağı destekledik. Şu an Araban sarımsağı Kastamonu sarımsağıyla yarışır bir hale geldi. İşini seversen aşkla yaparsan, çiftçiyi seversen, köylüyü canına bastırırsan, bu toprağa sahip çıkarsan Allah ta bereketini veriyor. Biz Gaziantep modeli oluşturduk. Uçan kuştan, arıdan ve kelebekten sorumluyuz. Çiftçimin cebi rahatladıkça şehir ekonomisi güçlendikçe ülkem çok daha güçlenecek, büyüyecek. Şanlıurfa Gaziantep kardeşliğinde bir ve beraberiz. Fırat’ın çocuklarıyız. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı kabinedeki en önemli bakanlıktır çünkü geleceğimiz için gıda tarım ve hayvancılık son derece önemlidir. Toprağı ve güneşi korumak adına çok çalışıyoruz. Sınırlı bütçeyi böylesi işler çıkıyorsa bir derdimiz var demektir. Onun için Yavuzeli ve bu şehir dimdik arkamızda. Kader birliği yaptık, iyi günde kötü günde kuraklıkta yağmurda kar da biriz ve beraberiz. Bizim medeniyetimizde toprak anadır, toprak yardık. Sadık yârimiz topraksa bizim sadık yârimiz çiftçilerdir” diye konuştu.Konuşmaların ardından Fatma Şahin, Bakan Fakıbaba’ya Aba hediye etti. Şahin ve Fakıbaba alana getirilen koyunlara yem verdi ve kuzuları sevdi.