Adana’da, Akdeniz anemisi ve orak hücre anemi hastalığına dikkat çeken “CanKırmızı” isimli belgeselin galası yapıldı.Adana Talasemi ve Orak Hücre Hastalıkları Derneği ve Talasemi Federasyonu’nun, Kültür ve Turizm Bakanlığı katkısıyla hazırladığı ve yönetmenliğini Zafer Özgentürk’ün üstlendiği, akdeniz anemisi ve orak hücre anemi hastalığını konu alan “CanKırmızı” isimli belgesel, Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde yapıldı. Galaya bölge illerden de çok sayıda akdeniz anemisi ve orak hücre anemi hastası katıldı.Orak hücre anemi hastası olan Faruk isimli bir çocuğun hastalıkla tanışması ve dernek çevresinde tanıştığı talasemi ile orak hücre hastalarının diyaloglarıyla birlikte doktorların bilgiler de aktardığı belgesel, bu hastalıklara dikkat çekme amacı taşıyor. Belgeselde Faruk isimli çocuğun “Hastayız diye hayata küsmenin anlamı yok. Hastaysak ona göre yaşayabiliriz. Hastaysak bile inadına yaşamalıyız” ifadeleri ise dikkat çekti.“TALASEMİLİ 3-4 BİN MÜLTECİ TÜRKİYE’DE”Hatay Talasemi ve Orak Hücre Hastalıkları Derneği Başkanı Burhan Kerimoğlu, galanın ardından yaptığı açıklamada, hastalıkların Türkiye, Lübnan, Suriye gibi ülkelerde yoğun olduğunu kaydetti. Suriye’deki savaştan kaçıp Türkiye’ye yerleşen mülteciler arasında da hastaların ve taşıyıcıların olduğuna dikkat çeken Kerimoğlu, yaklaşık 3-4 bin talasemi hastası Suriyeli mültecinin Türkiye’de yaşadığını vurguladı. Kerimoğlu, 4 yıl içerisinde 200 Suriyeli hastanın kendilerine başvurduğunu ve birçok kişinin hastanelerde tedavi gördüklerini dile getirdi.“KIBRIS VE İTALYA TALASEMİYİ YOK ETTİ”Talasemi Federasyonu Başkanı Ali Kılıç ise Akdeniz kıyısında yoğun olarak görülen hastalığın İtalya ve Kıbrıs gibi ülkelerde tamamen önlendiğini açıkladı. Yeni hasta doğumunu kontrol altına alarak hastalığın tamamen ortadan kaldırılması için farkındalık çalışmaları yaptıklarını ifade eden Kılıç, “Taşıyıcı olan çiftlerin çocukları hasta olarak doğuyor ancak iki taşıyıcı evlendiği zaman tüp bebek yöntemi ile sağlıklı çocuk sahibi olabiliyor. Ne yazık ki toplumumuz bu konuda yeterinde bilinç sahibi değiller. Amacımız toplumu bilinçlendirmek ve mevcut hastaların hayat standardını artırmak” diye konuştu. Kılıç, hastaların ilik ve kök hücre nakli ile iyileşebildiğini belirterek toplumu kan ve kök hücre bağışı yapmaya çağırdı. Kan verirken iki tüp de kök hücre verilebilineceğini ifade eden Kılıç, insan vücuduna zarar vereceği düşünülüyor ama kan vermekten bir farkı olmadığını aktardı.Galanın ardından Kızılay görevlileri, katılımcılardan kan bağışı aldı.