Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, günümüzdeki siyasi ve sosyal bilimlerin temelinde Türkiye’nin de içerisinde bulunduğu coğrafyada yaşamış isimlerin olduğuna dikkat çekerek, “Batı’daki bilim insanları, Farabi’yi, İbn-i Sina’yı, İbn-i Haldun’u, Hazerfan’ı bizden iyi biliyor ve tanıyor. Çünkü batı bilimi bugün bulunduğu seviyeye bunlar ve daha niceleri gibi bizim medeniyetimizin mensubu isimlerin çalışmalarını takip ederek gelmiştir” dedi.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye İnovasyon Haftası kapanış toplantısına katıldı. İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen toplantında İnovasyon konusunda başarılı olan firmaların temsilcilerine plaket veren Erdoğan, ardından katılımcılara hitap etti.“KARİKATÜRİZE ETTİĞİMİZ ’ZİHNİ SİNİR PROJELERİ’ İNOVASYONUN İLK BASAMAĞI”İnovasyon konusunun Türkiye’nin 2023 hedeflerindeki en önemli unsurlardan biri olduğunu söyleyen Erdoğan, “Her vatandaşın cebindeki telefonları, bilgisayarları yazılımları siz tasarlayıp geliştiremiyorsanız o aletlerin yaygın şekilde kullanılması sizi arzu ettiğiniz yere taşıyamıyor. Aslında toplumumuz yeni fikirler geliştirme konusunda oldukça başarılıdır. Bizim “Zihni Sinir Projeleri” diye karikatürize ettiğimiz şey, gelişmiş ülkelerde inovasyonun ilk basamağını oluşturan yeni fikirler üretimidir. Elbette her fikir ticarileştirilemez ama ticarileştirilebileni nları bulmak için yeni fikirleri desteklemek gerekiyor. Yüzlerce binlerce fikirden bir tanesi doğru şekilde değerlendirildiğinde ortaya sizi dünya çapında öne çıkaracak bir ürün çıkabilir” dedi.“ÜLKEMİZ SİSTEMLİ ÇALIŞMA KONUSUNDA İSTENİLEN SEVİYEDE DEĞİL”Türkiye’nin bir çok yerinde doğru şekilde değerlendirilmesi halinde dünya çapında ses getirebilecek fikirler olduğuna inandığını söyleyen Erdoğan, “Bunlar patent alınmadığı, ticarileştirilemediği için kaybolup gidiyor. İletişim imkanlarının genişlemesi, bu bakımdan insanlarımızın işini geçmişe göre kolaylaştırıyor. Bunun yanında inovasyon mantığının da insanlarımıza anlatılması gerekiyor. Ülkemiz özel sektörünün ve kamu kuruluşlarının önde gelenleri bu konuda takdire şayan seviyeye gelmişlerdi. İlk defa bu yıl düzenlene inovalig projesine 460 başvuru olmasını gerçekten sevindirici bir gelişme olarak görüyorum ancak ülkemizde hala sistemli formatlı çalışma konusunda arzu ettiğim seviyeye gelemediğimiz bir gerçek” diye konuştu.“AB FONLARINDAN YARARLANAMAMIZIN NEDENİ GEREKLİ FORMLARI DOLDURUP SÜRECİ TAKİP ETME KONUSUNDAKİ SIKINTILAR”Konuşmasında AB fonlarından örnek veren Erdoğan, “Geçmişte AB fonlarından yararlanmak için ülkemizden pek az başvuru olurdu. Bunun sebebi özel sektör ve kamu kuruluşlarımızın bunun için gerekli formları doldurup, süreçleri takip etme konusunda yaşadıkları sıkıntılardı. Denizi geçip derede boğulmak budur. Türkiye binbir gayretle AB fonlarından yararlanma hakkı elde ediyor. Bunun için kendini üzerine düşen mali yükümlülükleri yerine getiriyor ama bizim insanımız sistemin işlemesini sağlayacak formaliteleri yerine getiremediği için bundan yararlanamıyor. Zamanla bu alanda yetişmiş insan gücü ortaya çıkmasıyla bu sorunu önemli ölçüde geride bıraktık” şeklinde konuştu.“YAPTIĞIMIZ İŞİ FORMLARA DÖKERKEN DE AYNI BECERİYİ GÖSTERMELİYİZ”İnovasyon konusunda da aynı sıkıntının yaşandığına dikkat çeken Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü;“Bakıyoruz 460 başvuru sahibi firmadan 178 tanesi standartlara uygunluğu sağlayarak yeterli bir değerlendirme raporu alabilmiş. İşin kendisin yaparken sergilediğimiz beceriyi bu işi formlara dökerken de gerçekleştirmeliyiz. Önümüzdeki dönemde inovasyon başta olmak üzere her alanda firmalarımıza sistemli çalışma becerisi kazandıracak adımları atmalıyız”“DIŞ TİCARET DENGESİZLİĞİNEN EN ÖNEMLİ NEDENİ PETROL VE DOĞALGAZDA DIŞARI BAĞIMLILIK”Dünyada ekonomik olarak öne çıkan ülkeleri iki grupta sıralayan Erdoğan, “Birincisi doğal kaynakları olan ülkeler. Petrol, doğalgaz, kıymetli madenleriniz varsa bunları satmak suretiyle zenginlik ortaya koyabiliyorsunuz. İkincisi ise inovasyona dayaıl üretim yapan ülkeler. Japonya, Amerika ve Avrupa’yı bu çerçevede değerlendirebilirsiniz. Türkiye maalesef zengin doğal kaynaklara sahip bir ülke değil. Bugün ülkemizin dış ticaretindeki dengesizliğin en başta gelen sebebi petrol ve doğalgaz konusunda dışarıya bağımlı olmamız. Öyleyse bizim yoğunlaşacağımız alan budur. Yani inovasyon ve buna dayalı üretim. Sadece üretmek ve sadece pazarlamak sizi bir noktaya kadar getirebilir. Türkiye o noktaya zaten gelmiş durumda. Bundan sonra mal ve hizmetlerin tasarımı, geliştirilmesi, ticarileştirilmesi konusunda kendimize bir alan açmadan hedefimize ulaşamayacağımız açıktır” ifadelerini kullandı.“BATI BİLİMİ BUGÜNKÜ SEVİYESİNE MEDENİYETİMİZİN MENSUBU İSİMLERİN ÇALIŞMALARINI TAKİP EDEREK GELDİ”Türkiye’nin önemli bir müktesebata sahip olduğuna dikkat çeken Erdoğan, “Biz bu konuda önemli bir müktesebatın da sahibiyiz. Batı merkezli ekonomik ve siyasi düzen sadece birkaç yüzyıllık geçmişe sahip. Ondan önce dünyanın siyasi merkezi de ekonomik merkezi de bilim ve sanat merkezi de bizim coğrafyamızdı. Mesela mensubu olduğumuz medeniyetin İstanbul’dan Kazan’a, Bağdat’tan Kahire’ye kadar uzana n geniş bir coğrafyadan bahsediyorum. Bin yıllık dönemde dünyanın her alanda merkezi olmuştur bu Coğrafya. Günümüzdeki siyasi, sosyal bilimlerin temelinde bu coğrafyada yaşamış isimlere rastlarsınız. İnanın batıdaki bilim insanları, Harezmi’yi, Farabi’yi, İbn-i Sina’yı, Piri Reis’i, Şirazi’yi, İbn-i Haldun’u, Hazerfan’ı bizden daha iyi biliyorlar ve tanıyorlar. Çünkü batı bilimi bugün bulunduğu seviyeye bunlar ve daha niceleri gibi bizim medeniyetimizin mensubu isimlerin çalışmalarını takip ederek gelmiştir. İbn-i Haldun’un bir sözü var. ‘Geçmişle gelecek, suyun suya benzediği kadar birbirine benzer’. Dolayısıyla bu müktesebat bizim sadece geçmişimiz değil aynı zamanda geleceğimizdir. Yeter ki inanalım, çalışalım, mücadele edelim” dedi.“MİLLİ GELİRİN YÜZDE 2’SİNİ İNOVASYONA AYIRMALIYIZ”Cumhurbaşkanı Erdoğan, milli gelirin yüzde 2’sinin inovasyona ayırmayı hedeflediklerinin altını çizerek, “Bunu biz AR-GE ile iç içe sokalım istedik. Şu anda bir mesafe aldık ama yeterli değil. Henüz birin altındayız. Ama bunu ilk etapta 2’ye sonra da 3’e çıkarmamız lazım. Özel sektör de AR-GE noktasında ciddi yatırımlar yapmalı. AR-GE’de ne kadar başarılı olabilirsen bu inovasyon hareketi o kadar güç bulacaktır. Ülkemizin önemli firmaları ve gençlerimiz burada. Gençlerimizin önünü beraber açacağız. Devlet ve özel sektör olarak. Bu inovatif geleceği bu gençlikle yürüteceğiz. Onun için ‘Türkiye inovasyon ile geleceğine koşuyor’ sloganına canı gönülden katıldığımı ifade ederek bu etkinliğin düzenlenmesini çok önemsiyorum” şeklinde konuştu.