Restorasyonu tamamlanan tarihi Mısır Çarşısı’nın açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, turizmin bu yıl büyük bir kalkınmayla önemli bir atılıma geçeceğini ifade ederek, “Turizm bu yıl 40 milyonluk rekor turist sayısıyla şahlanış dönemine giriyor” dedi.İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü tarafından 5 yıl süren restorasyon çalışmaları tamamlanan Mısır Çarşısı’nın açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleşti. Açılışa Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra, Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Fatih Belediye Başkanı Hasan Suver ve çok sayıda vatandaş katıldı. Açılış kurdelesini kesen Cumhurbaşkanı Erdoğan, çarşıyı gezerek esnafla sohbet etti. Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan meydanda toplanan vatandaşlara hitap etti.Mısır Çarşısı’nın İstanbul için önemli bir eser olduğunu vurgulayan Erdoğan, “İstanbul’un bu simge mekanı 354 yıldır, şehir halkı yanında da ülkemizin ve dünyanın dört bir yanından gelen misafirlerimize de hizmet veriyor. Çarşımız yapılan restorasyonla aslına uygun şekilde ve daha yüksek standartlarla hizmet verir hale getirilmiştir. Sultan 2. Mahmud’un şehrimize yadigarı olan bu güzel eserin restorasyonunun şehrimize hayırlı olmasını diliyorum. Mısır Çarşısı Valide Safiye Sultan tarafından inşaatı başlatılan ancak tamamlanması Valide Hatice Turhan Sultan’a nasip olan gerçekten nadide bir eserdir” dedi.“Biz, köksüz bir millet değiliz”Türk medeniyetinin dünyanın farklı coğrafyalarında çeşitli eserler bıraktığını ifade eden Erdoğan, “Zaman içerisinde özellikle Cumhuriyet döneminde müdahaleler sırasında pek çok orijinal özelliği tahrip edilen bu eser, Vakıflar Genel Müdürlüğümüz tarafından aslına uygun şekilde baştan sona elden geçirilmiştir. Yaklaşık 16 milyon liralık bir maliyetle tamamlanan restorasyon çalışmalarıyla Mısır Çarşımız eskisinden daha sağlam, daha cazip bir görünüme kavuşmuştur. Ben de buranın esnaflarındandım ama içeride olanlardan değil. Buraya şarküteri ürünü satan esnaflardandım. Medeniyetimizin bu topraklar vurduğu mühür olan tarihi eserlerimize sahip çıkmadan geleceğe güvenle bakamayız. Biz köksüz bir millet değiliz. Orta Asya’dan Balkanlar’a, Kuzey Afrika’dan Kırım’a kadar nereye gidersek gidelim, ecdadın ayak izleriyle, geride bıraktığı eserlerle karşılaşıyoruz” diye konuştu.Özbekistan ziyaretiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buhara’da ayak bastığımız her yerde atalarımızın kurduğu medeniyetin gerçekten göz alıcı, gerçekten gurur verici eserleriyle karşılaştık. Genel olarak Orta Asya özellikle de Özbekistan adeta keşfedilmeyi bekleyen bir inci gibidir. Tabi oralara gidince Türkiye’nin hizmet sektöründe ulaştığı seviyeyi çok daha iyi görme imkanı elde ediyoruz. Sadece Mısır Çarşısı’nın da içinde bulunduğu tarihi yarımada pek çok ülkenin toplam turist sayısından daha fazla ziyaretçiyi misafir ediyor. Bu çok büyük mutluluktur. Devam eden restorasyonlarımızın ardından bu bölgemizi çok daha cazip hale getirecek, çok daha fazla ziyaretçi ağırlayabileceğiz” şeklinde konuştu.“Turizm bu yıl 40 milyonluk rekor turist sayısıyla şahlanış dönemine giriyor”Türk turizmi bir süredir maruz kaldığımız yoğun iç ve dış saldırılardan dolayı güç kaybettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu yıl 40 milyonluk rekor turist sayısıyla şahlanış dönemine giriyor. Bizim elimizde İstanbul gibi hazine varken, bu milletin devletin sırtı yere gelmez. Ama bizim de İstanbul’un kıymetini bilmemiz gerekir. Uğruna nice mücadelelerin verildiği bu şehrin 600 yıllık sahipleri olarak asırlar boyunca her köşesini nakış nakış gibi işledik. Ama Cumhuriyet döneminde İstanbul’u hak ettiği önemle yönetemediğimizi de itiraf etmeliyiz. Ecdadın asırlar boyunca üzerine titrediği güzellikleri korumak bir yana şehrin en mutena köşelerinden çevresindeki bakir alanlara kadar her yerinin çirkin yapıların istilasına uğramasına da dahi engel olamadık. Bunun sorumlusu asla vatandaşlarımız değildir. Bu felaketin sorumlusu Türkiye’yi ve İstanbul’u yönetme sorumluluğu üstlenenlerin imkansızlıktan ziyade vizyonsuzluk kokan ihmalleridir” dedi.