Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) kasım ayı olağan meclis toplantısında konuşan ATSO Başkanı Davut Çetin, korona virüs aşısının hızının ve etkinliğinin gelecek yılın ekonomisini ve turizmini belirleyecek önemli bir unsur olduğunu belirtti. Çetin, “Aşı uygulaması başarılı sonuç verirse gelecek yıl turizm ve ekonomi daha iyi gidecektir” dedi.
Toplantı, Meclis Başkanı Süleyman Özer’in başkanlığında elektronik ortamda gerçekleştirildi. Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, toplantıda oda faaliyetleri, ekonomi ve gündeme yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Covid-19 pandemisinin ikinci dalgasının yaşandığını dikkat çeken ve bu sebepten dolayı yapılan toplantıların uzaktan olmak zorunda olduğunu söyleyen Başkan Davut Çetin, “Ne kadar alışmaya çalışsak da kolay olmuyor. Herkesin işi, yaşlıların hayatı, gençlerin geleceği ve çocukların eğitimi etkilenmeye devam ediyor. Nihayet aşı konusunda somut ilerlemeler kaydedildi. Bütün ülkeler hızlı aşı temini için yarış içindeler. Umarım ki biz de kaliteli aşıya, hızlı erişim sağlayabiliriz. Yakında yeni test kitleri de piyasaya çıkacak, bu da mücadeleyi kolaylaştıracaktır. Almanya’daki iki soydaşımızın başarısı da bizleri mutlu etmiştir. Dünya iki Türk Bilim İnsanı ve girişimcisinin başarısını konuşuyor” dedi.
Aşının hızının ve etkinliğinin de gelecek yılın ekonomisini ve turizmini belirleyecek önemli bir unsur olduğunu belirten Çetin, “Aşı uygulaması başarılı sonuç verirse gelecek yıl turizm ve ekonomi daha iyi gidecektir” dedi.
“Liman konusunda yılların sorununa bir neşter vurmuş olduk”
Geçen ayın en önemli konularından birisinin Antalya Limanı’nda kazanılan başarı olduğunu söyleyerek sözlerine devam eden Başkan Davut Çetin, şunları kaydetti: “Bu başarı sadece odamız adına değil, Antalya’dan Konya’ya, Afyonkarahisar’a kadar bütün ihracatçılarımız adına başarıdır. Bildiğiniz gibi, Antalya limanında yüksek tarife uygulaması yıllardır ihracatçılarımızın şikâyet ettikleri bir meseleydi. Konuyu Rifat Hisarcıklıoğlu Başkanımıza götürdük ve Rekabet Kurulu’na başvuru yapılmasını sağladık. Rekabet Kurulu hakim durumun kötüye kullanılması nedeniyle işletmeye 12 milyon lirayı aşkın bir para cezası kararını oy birliğiyle aldı. Yılların sorununa ilk kez bir neşter vurmuş olduk. Bütün ihracatçılarımız adına TOBB Başkanımıza destekleri için teşekkür ediyorum. Rekabet Kurulu’nu bu örnek karar için kutluyorum. Konuyu bundan sonra da takip etmeye devam edeceğiz.”
“Üyelerimizi 8 Latin Amerika ülkesinden 120 firma ile görüştük”
Bu ay yabancı heyet ziyaretlerinde yoğunlaşma olduğunu belirten Çetin, “Afganistan, Endonezya, Hollanda elçiliklerinden konuklarımız oldu ve ticari konular ele alındı. Pandemi döneminde, üyelerimizi uluslararası pazarlara açmak üzere yürüttüğümüz çalışmaları dijital ortama taşıdık. Ticaret Bakanlığı’nın Sanal Ticaret Heyeti Desteği kapsamında Latin Amerika Sanal Ticaret Heyeti organizasyonu gerçekleştirdik. 2 hafta süresince bitki besleme ürünleri, gübre, tohum, sera ekipmanları sektöründe faaliyet gösteren 11 üyemiz, 8 Latin Amerika ülkesinden Arjantin, Ekvator, Guatemala, Kolombiya, Meksika, Paraguay, Peru, Şili’den yaklaşık 120 firma ile görüşmelerde bulundular. Bu görüşmelerin ticaret anlaşmalarına e-ihracata katkı sağlayacağına inanıyorum” dedi.
Antalya Kültür Sanat’tan dijital sergi
Antalya Kültür Sanat’ın yeni sergisini Meclis Üyeleri’ne anlatan Çetin, “Antalya Kültür Sanat’ta çok güzel çalışmalar yapıyoruz. Çok önemli bir sanal sergi başlattık. AKS’ın internet sayfasına giren herkes sergiyi gezebilir, lütfen izleyin, çevrenize de tavsiye edin. Serginin ismi Nisyan, yani unutmak. Sanatçı Murat Germen doğanın ve şehrin bize emanet olduğunu, bunu unutarak ihanet ettiğimizi söylüyor. Burada unutmak ve ihanetten doğaya ve kente karşı ihanet kastedilmektedir. Sanatın gerçek görevi insanlığı sarsmak, uyarmaktır. Değerli sanatçımıza, AKS ekibimize bu sanal sergi için teşekkür ediyorum. Şu ana kadar 12 bin kişi izlemiş, keşke bütün Antalya izleyebilse” ifadelerini kullandı.
Pandemiyle ilgili yeni kısıtlamalar üzerine konuşarak sözlerini sürdüren Başkan Davut Çetin, şunları söyledi; “Bildiğiniz gibi, geçen hafta restoranlar paket servis dışında kapandı, bütün ticari hayatı etkileyen saat sınırlamaları geldi. Her şeyden önce pandemiyle mücadelenin daha kararlı bir şekilde sürdürülmesi gerektiği hususunda kimsenin itirazı olduğunu sanmıyorum. Artık vaka sayısı gibi bilgiler açıklanmalı ve halk durumun ciddiyetini görmelidir. İstanbul Belediye Başkanı kayıp sayılarını söyleyerek daha katı önlem istiyor. Restoranlar kapanıyor, otel altı restoranlar açık kalıyor, tartışma çıkıyor. Büfeler alkollü içki satan ve satmayan diye ayrılıyor. Günlerimiz insanlara açıklama yapmakla geçiyor. Oysa kararları biz burada bütün kurumlar birlikte alsak çok daha başarılı sonuç alırız. Şimdi, 3 gün önce karar alıp restoranları, kafeleri kapattık. Bu işletmeler daha önce aylarca kapalı kaldılar, şimdi paket servis dışında kapattık. Komitelerimiz saat 22 sınırlamasından şikayet ederken tümüyle kapanma geldi. Paket servis ile ilgisi olmayan yüzlerce işyerimiz var. Durumun buraya geleceği haftalar öncesinden belliydi, önümüzde Avrupa ülkeleri örnekleri var. Önceden uyarı yapsaydık herkes önlemini alırdı. En önemli husus ise bu işyerlerine mutlaka nakdi, hibe desteği yapılmasıdır. Bu işletmelerin zor duruma düşmesine, insanların işsiz kalmasına izin verilmemelidir. Sadece kredi desteği yeterli değildir, mutlaka kira, genel gider desteği de sağlanmalıdır.”
“Keşke benim söylediklerim yanlış çıksaydı”
Pandemi döneminin ilk desteklerinin açıklandığı günden bu zamana önce asıl sıkıntının ekimden sonra başlayacağını söylediğini hatırlatan Başkan Davut Çetin, “Bugünkü duruma hazır olunmalı demiştim. Şimdi biz daha fazla desteğe ihtiyaç duyuyoruz, ama ekonomi yönetiminin gündeminde acı reçete var. Mart ayından bu yana alınması gereken tedbirler, ekonomik destekler, Merkez Bankası politikası hakkında çok şey söyledim, raporlar yazdık. Yaptığımız tahminler, söylediğimiz her şey doğru ve haklı çıktı. Antalya ekonomisinin yüzde 15 ile yüzde 22 arasında daralma riski olduğunu söylemiştik. Şimdi son veriler bu tahminimizi doğrulamaktadır. Keşke, her şey daha iyi olsaydı, benim söylediklerim yanlış çıksaydı. 20 Milyar lira civarında gelir kaybına uğradık. 30 milyar lira civarında kredi aldık, 2 ila 2.5 milyar kadar istihdam desteği ve sosyal destek aldık. Tabii ki kredi gelir demek değil, dolayısıyla sektörlerimizin destek ihtiyacı devam ediyor” diye konuştu.
Konuşmasını ekonomi, Antalya ve oda çalışmaları hakkında bilgiler vererek sürdüren Çetin, şöyle devam etti;
“Pandemi döneminde kredilerde 500 milyar TL civarında artış oldu. Kredi artışında bireysel krediler öne geçti, 500 milyarın 185 milyarı bireysel kredidir, bunun 66 milyarı konut kredisidir. Kredi artışında ilk sırada yer alan sektörler inşaat sektörü ve toptan ticaret sektörü oldu. Yani sadece turizm ve bağlı sektörler değil, bütün sektörler kredi aldılar. Bu dönemde 22 milyar dolar, yani 150 milyar TL civarında bir para döviz ve altın hesaplarına yöneldi. Ayrıca 21 milyar dolar fiziki altın ithalatı yaptık. Bunun 5 milyar doları ihracata, 10 milyar dolardan fazlası da yastık altına gitti. Mart ayından bu yana 7 ayda 365 bin otomobil alındı, bunun 215 bini ithal otomobil oldu. Dövize, altına, ithal otoya giden para esnafa ve işini kaybedenlere gitseydi daha iyi olurdu. Ayrıca kredilerin bir kısmı altına, dövize, ithalata gidince Merkez bankası faiz artırmamak için döviz rezervini eritti”
"Bir tarafta kapanan, diğer tarafta satış rekoru kıran sektörler var”
Ekonomik desteklerine değinen Çetin, “Pandeminin başından beri ekonomik destekler seçici destek olarak verilmeli, kredi yerine hibe destek sağlanmalı dedik. Önce sesimiz duyuldu ve bu yönde çalışma başlatıldı, ama sonra nedense arkası gelmedi. Bir tarafta Pandemi nedeniyle kapanan sektörler, diğer tarafta pandemi sayesinde satış rekoru kıran sektörler var. Ağustos ayı Antalya için nisbeten iyi bir ay oldu. Buna rağmen elektrik tüketim artışı Türkiye’de yüzde 11, bizde eksi yüzde 11 olarak gerçekleşti. Sanayi elektriğinde Türkiye’yi geçtik. Ticarethanelerde ise Türkiye eksi 5.9, Antalya ise eksi yüzde 30.8 oldu. Beklediğimiz gibi, havayolu, turizm sektörü, restoran ve kafeler, kuyum, giyim, eğitim-kırtasiye halen ekside kalmaya devam ediyorlar. Bu sadece iç piyasa verisi, buna turist harcamasını eklersek, orada zaten yüzde 80-90 azalma var. Diğer sektörlere gelince, elektronik, market, otomotiv, yapı malzemesi gibi sektörler ise yüzde 40 ve üzeri artışlar kaydettiler” dedi.
ATSO Avantaj Karta akaryakıt indirimi fırsatı
Stratejik plan çalışmasından söz eden Çetin, şu ifadeleri kullandı: "Geçen hafta bu dönemin öncelikli konuları hakkında tekrar görüşlerinizi sorduk. Anket sonuçları ATSO vizyonu, misyonu, Antalya geleceği konularında bile kafa yorulduğunu, güzel öneriler yapıldığını göstermektedir. Her görüş önemli ve değerlidir, görüşleriniz bu çalışmalara ışık tutmuştur. Gerek komite anketlerimize gerekse meclis anketimize katkı yapan arkadaşlara çok teşekkür ediyorum. Anketlerde ortak görüşler içerisinde dikkat çeken bir konu üyelerle ilişkimizin güçlendirilmesidir. Üyelere daha fazla destek önerileri de yapılmıştır. Son dönemde ATSO Avantaj Karta akaryakıt indirimi gibi çalışmalar yaptık. Güzel çalışmalar yapıyoruz çalışmalarımızı duyurmak kolay olmuyor. Üye ilişkileri konusunda ilerleme sağladık. Aslında ağ ekonomisi, networking dediğimiz konu bunu da içermektedir. Ağ ekonomisi bütün kurumlar ve işletmelerin anlaması gereken bir konudur. Her işletme müşteriyi bir üye gibi, abone gibi görmelidir. Her işletme müşteri ilişkilerini, tedarikçi ilişkilerini ağ ekonomisi şeklinde tasarlamalıdır. Biz de Oda olarak farklı sektörleri, örneğin inşaat sektörü ile malzemecileri, yazılım sektörüyle turizmi daha sık bir biçimde bir araya getirmeliyiz. Komitelerimizin bir faaliyeti bu etkinlikler olmalıdır. Bu konuda daha çok çalışacağız. Dijital dönüşüm, e-ticaret, akıllı tarım, ihracatın geliştirilmesi konuları anketlerde desteklenen konular olmuştur."
3 konu öne çıktı
Çetin, "Anketlerde proje konuları olarak öne çıkan üç konu alternatif turizm, 2023 yılı sembol eseri ve kent estetiği olmuştur. Kent estetiği konusunu stratejik plana ekledik, güzel bir katkı olmuştur. Marka kent konusu da öne çıkan konulardan birisidir. Stratejik plana önümüzdeki günlerde son halini vereceğiz. Gelecek ay bütçeden önce bitirmeyi hedefliyoruz. EXPO alanı, toplu işyerleri, lojistik merkezi, veri merkezi, yerel ürünlerin markalaşması gibi projelerimizi geliştirmeye çalışıyoruz. Komitelerimiz bu konularda üyelere yol göstermeli, liderlik etmelidir. Elbette ki hepimiz büyük bir sorumlulukla çalışıyoruz" sözlerine ekledi.