Geçtiğimiz yıl bu günlerde fiyatı 40 liradan satılan ’denizlerin prensi’ olarak anılan lüferin fiyatı 150 lirayı bulurken, adeta gram altınla yarışa girdi.Çanakkale’de 1 Eylül itibariyle av yasaklarının sona ermesine rağmen, olumsuz hava koşulları ve denizlerdeki balık azlığı sebepleriyle balık fiyatları adeta cep yakıyor. ’Denizlerin prensi’ olarak anılan ve geçtiğimiz yıl bu günlerde 40 liraya satılan lüferin fiyatı 150 lirayı buldu. Fiyatının 150 lirayı bulmasıyla birlikte lüfer, 153 liradan satılan gram altınla adeta yarışır duruma geldi.37 yıldır balıkçılık yapan Tuncay Dinç, "Son zamanlarda fırtınalar vardı ama balık soğuk iklimde olduğu için kış balığı lüfer olsun hamsi olsun istavrit olsun şuan Ukrayna sınırlarına kaçtı, Rusya sınırlarında. Orada soğuk iklim olduğu için hamsi oraya göçmüş burada da az olduğu için Karadeniz’imizde az olduğu için soğuklar olmadığı zaman balık yükseldi yani. Şu an hamsi 20 lira, istavrit 20 lira ama bekliyoruz. Biraz hamsi düşebilir ama lüfer çinekopu birazcık zor. Lüferin kilosu 150 lira. Gram altın fiyatına lüfer balığı satıyoruz şu an. Lüferin kilosu 150 lira olduğu için vatandaşın alım durumu çok zor. Bugün emekli ve asgari ücretle çalışan kişi lüferi zor alır. Karadeniz hamsi 20 lira, sardalya 10 lira, istavrit 10 lira, kaptan kupamız var 20-15, tekir 20- 25 lira, uskumru 35 lira, deniz levreği 45-40 lira gidiyor. İnşallah bolluğu bekliyoruz hamside, istavritte. Çinekopta inşallah bol olur da satarız. Geçen yıl da bu yıl arasında balık fiyatları arasında çok fark var. Geçen sene 15-20 liraya çinekop satıyorduk. Geçen yıl bu zamanlar lüferin kilosu 35-40 liraydı. 1 kiloluk palamutu geçen sene biz 10 liraya satıyorduk. Şimdi tanesi 30-35 lira" diye konuştu.Çanakkale Balık Halinde levrek 45, hamsi 20, sardalya 10, çipura 30, kupa 20, uskumru 35, yeşil istavrit 15, tekir 25, çipura 40, mezgit 35 liradan satılırken palamut tane 20-25 liradan satılıyor.