Türk Toraks Derneği’nin düzenlediği sempozyumda konuşan Doç. Dr. Haluk Çalışır, "Türkiye’de yılda yaklaşık 30 bin insan hava kirliliğine bağlı olarak hayatına kaybetmekte. Bu 1 yılda trafik kazasında ölen insanların yaklaşık 6-7 katını oluşturmakta" dedi.Türk Toraks Derneği, Türkiye’deki hava kirliliğine dikkat çekmek için "İstanbul’da Hava Kirliliği ve Akciğer Sağlığı Sempozyumu" düzenlendi. Sempozyumda hava kirliliğinin yıkıcı sonuçları ve sağlığa etkileri, Türkiye’nin havası en kirli il ve ilçeleri açıklandı. Sempozyum öncesi hava kirliliğinde farkındalık oluşturmak için Bisikletliler Derneği işbirliği ile "Sağlığımız İçin Pedal Çeviriyoruz" sloganıyla toz maskeleri takmış ve siyah balon taşıyan bisikletliler, İstanbul Kongre Merkezi girişi önünden başlangıç yaparak sempozyumun yapıldığı otelin önüne kadar bisikletleriyle geldi. Sempozyum katılımcıları tarafından alkışlarla karşılanan bisikletliler, ellerindeki siyah balonları havaya uçurdular.Sempozyuma, Dünya Sağlık Örgütü Temsilcisi Dr. Annette Prüss-Üstün, Avrupa Göğüs Derneği Temsilcisi Bert Bruneekref, Türk Toraks Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. A. Fuat Kalyoncu, Sempozyum Eşbaşkanları; Doç. Dr. Haluk Çalışır ve Yrd. Doç. Dr. Nilüfer Aykaç, Sempozyum Bilimsel Komite Başkanı Prof. Dr. Hasan Bayram, Sempozyum Dış İlişkiler Sorumlusu Prof. Dr. Elif Dağlı, Türk Toraks Derneği Eski Başkanı Prof. Dr. Sedat Altın, Sempozyum Sosyal Organizasyon Sorumlusu Doç. Dr. Osman Elbek ve çok sayıda basın mensubu katıldı."En çok kirliliğin olduğu şehirlerimiz; Iğdır, Muş, Bursa, İstanbul, İzmir ve Ankara"Sempozyumda konuşan Doç. Dr. Haluk Çalışır, "Geçtiğimiz son 1 yıl içerisinde Türkiye’deki hava kirliği durumuna bakmak üzere Çevre Bakanlığının verileri üzerinden bir çalışma yaptık. Burada partikül madde 10 (PM10) diye tanımladığımız, her türlü yanma faaliyeti ile ortaya çıkabilen toz diye tanımlayabildiğimiz mikroskopik partiküller var. Bunlar nefes alımı ile doğrudan solunum yollarına giren partiküller. Bunların yaptığı hastalıklar, akciğer kanseri, KOAH, kalp krizleri, inme ve felçler gibi hastalıklar. Türkiye’de yaptığımız ölçümlerde Dünya Sağlık Örgütü’nün kriterlerine baktığımızda sadece Rize’de belirlenen limitin hemen kenarında bir sonuç gördük. Bunun dışındaki bütün illerde Dünya Sağlık Örgütü’nü limitinin üzerinde kirlilik söz konusu. En çok kirliliğin olduğu şehirlerimiz Iğdır, Muş, Bursa, İstanbul’da; Göztepe ve Esenyurt, İzmir’de; Gaziemir ve Bayraklı, Ankara’da Kayaş ve Sıhhıye. Bu illerde oldukça yüksek sevilerde kirlilik söz konusu. Türkiye’de yılda yaklaşık 30 bin insan hava kirliliğine bağlı olarak hayatına kaybetmekte. Bu 1 yılda trafik kazasında ölen insanların yaklaşık 6-7 katını oluşturmakta" şeklinde konuştu."Hava kirliği insanların bir takım hırsları yüzden oluyor"Prof. Dr. A. Fuat Kalyoncu, "Akciğer kanseri, astım, KOAH, zatürre gibi hastalıklar uğraşıyoruz. Baktık ki bütün bu hastalıkların ana sebebi hava kirliliğinde toplanıyor. Sadece Türkiye’nin değil dünyanın en önemli sorunlarından bir tanesi; hava kirliliği. Bunu Türkiye’de temizlemeye çalışalım ama bu yetmiyor. Komşunuzun kirliliği size, sizin hava kirliliğiniz komşunuza geliyor ve havayı bozabiliyor. O nedenle Dünya Sağlık Teşkilatı ve Avrupa Parlamentosu’nun bu konuda karar belirleyicisi olan Avrupa Solunum Derneği ile beraber bugün bir araya gelerek sempozyumu yaptık. ’Artık Yeter’ sloganımızı sadece Türkiye’ye değil, dünyaya da söylemek istiyoruz. İnsanların sağlıklı olabilmeleri için temiz bir hava soluması lazım. Hava kirliği insanların bir takım hırsları yüzden oluyor. Biz rahatlıklar temiz enerji kaynaklarını kullanırsak kirlilik sorunu zaman içinde ortadan kalkacak. Hava kirliliği sadece doktorların, bilim adamlarının, politikacıların değil, bütün insanlığın en önemli sorunlarından bir tanesi. Herkesi bu konuya sahip çıkması lazım" diye konuştu."Dünyada 6,5 milyon kişi her yıl hava kirliği nedeniyle ölüyor"Dünyada 6,5 milyon kişinin her yıl hava kirliği nedeniyle öldüğünün altını çizen Dr. Annette Prüss-Üstün, "Bunların 3 milyonu açık havada bulunan kirlilik nedeniyle ölüyor. Dünyanın yüzde 92’si güvenli olmayan havayı soluyor. Türkiye orta derecede hava kirliliği olan bir ülke. Dünya Sağlık Örgütü olarak hava kirliliğini, halk sağlığı aciliyeti ilan etmiş durumdayız. Hava kirliliği, ilkim değişikliğine de etkilerde bulunmaktadır. Acilen yaşam tarzımızı değiştirmemiz lazım. Enerji kaynaklarımızı yeniden değerlendirmemiz lazım. Özellikle toplu taşıma ile ilgili kararlarımızı yaşarken almamız gerekiyor. Bütün bu önerilerimiz toplantıda dile getiriyoruz. Ayrıca web sayfamızda bu önerileri yayınlıyoruz" açıklamasında bulundu.Avrupa Göğüs Derneği Temsilcisi Bert Bruneekref ise şöyle konuştu:"Avrupa Solunum Derneği, bir bilimsel dernek. Avrupa’nın en önemli derneklerinden birsi. Bilim derneği olmamamıza rağmen Brüksel’de Avrupa Birliği kademesinde hava kirliliğini engellemek için lobi faaliyetleri yürütüyoruz. Emisyonların sınır değerlerini bilimsel çalışmalarla buluyoruz ve yanlış değerlerin tekrardan düzeltilmesini sağlıyoruz. Klasik kirleticiler dediğimiz, nitrik oksit, kükürt oksit ve metan gibi kirleticilerin yanı sıra tarımda çok kullanılan amonyakın da havaya katılarak bir kirletici olduğunu ve bununla ilgili mücadeleleri sürdürüyoruz."