Antik kent Dara, yaz aylarıyla birlikte ziyaretçilerin akınına uğruyor. Güneydoğunun yaz sıcaklarına aldırmayan yerli ve yabancı turistler, güven ve huzurun sağlandığı Mardin kent merkezine 30 kilometre uzaklıktaki Dara'yı ziyaret ediyor.
Mardin’de, geçmişi 2300 yıllara dayanan bölgenin saklı hazinelerinden biri konumundaki antik kent Dara'da kazılar sürdükçe, tarihi yapılar ve eserler de bir bir gün yüzüne çıkıyor. 33 yıldan beri bilimsel kazı ve araştırmaların yapıldığı Dara Antik Kenti, Doğu Roma İmparatorluğu tarafından Perslere karşı savaşlarda askeri üs olarak yapılan ve ismini Pers Kralı Darius'tan alıyor. Tarihi İpek Yolu üzerinde bulunması nedeniyle de dinsel, sosyal ve ticari anlamda büyük bir öneme sahip olan Dara'da yapılan kazılarda, çeşitli dönemlere ait çok sayıda mimari kalıntı ortaya çıkarıldı.
Arkeolojik kazıların 1986 yılında başladığı Dara'da, yeterli ödenek ayrılamadığı için üstünde yerleşik köyün bulunduğu alanın ancak yüzde 10’u ortaya çıkarabildi. Köyün çeşitli alanlarında yürütülen kazı çalışmaları sonunda yer yer 10 metreyi bulan alüvyon dolgu kaldırılarak açığa çıkarılan kaya mezarları ve sarnıçlar sayesinde daha da ilgi çeker hale gelen Dara Antik Kenti, bölgenin en önemli turizm merkezlerinden biri olmaya aday. Dara kentinde, gün ışığına çıkarılan eserler arasında yaklaşık 5 kilometre uzunluğunda şehir surları, su sarnıçları, kaya mezarlar, kiliseler, agora, köprüler, silolar ve buna benzer yapılarla bir şehrin tüm ihtiyacına cevap veren kamusal yapılar bulunuyor.
YEREBATAN SARNICI'NIN BENZERİ
Anıt ve toplu mezarlığın bulunduğu alan, 10 metrelik toprağın 25 yılda temizlenmesi sonucu ancak ortaya çıkarıldı. Dara'da bir köy evinin altında 25 metre derinlikte yer alan ve köylülerin Zindan ismini verdiği İstanbul'daki Yerebatan Sarnıcı'nın benzeri olarak nitelendirilen sarnıç ise 15 yıl içinde temizlenerek gün yüzüne çıkarıldı.