Tüm dünyayı etkisi altına alan Korona virüs salgını sonrası, yabancı ülkelerin Türkiye’den sabun talebi arttı. Aydın’da sabun üretimi yapan Bilal Sabun fabrikası ihtiyaçları karşılamak için çalışmalarını yoğunlaştırırken, ata mesleği sabunculuğu teknolojiye ayak uydurarak devam ettiren Sabuncu ailesi, Karayip’ten Küba’ya, Küba’dan Rusya’ya Latin ülkelerinde Sibirya’ya kadar dünyadaki 40’tan fazla ülkenin sabun ihtiyacını Aydın’dan karşılıyor. Afrika ülkelerinde yaşayanlar için, genel temizliğin yanı sıra çamaşır yıkamada kullanabilecekleri özel sabunların bile üretildiği fabrikada bu günlerde sadece sabun üretimi yapılmıyor adeta dünyaya hijyen dağıtılıyor.
102 yıldır sabun işi ile uğraşan Sabuncu ailesinin Aydın’da 7 bin metrekare alanda kurulu sabun fabrikasında hummalı bir çalışma yapılıyor. Aydın’dan dünyanın 40 farklı ülkesine sabun ihracatı gerçekleştiren işletmede, Korona virüs salgını sonrasında artan taleplere yetişmek için üretim tam hızıyla devam ediyor. Sadece yurt dışına ihracat için üretim yaptıklarını belirten Bilal Sabuncu Anonim Şirketi Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Sabuncu, Türkiye’de iç pazarda sabun sıkıntısının olmadığını, böyle bir talep oluştuğu takdirde Türkiye’nin ihtiyacını da karşılayabileceklerini söyledi.
Dünya genelinde yaşanan Korona virüs salgını ile hijyen ve temizliğin öneminin daha da arttığını ve sabun kullanımının da arttığını belirten Mehmet Sabuncu, ihracat yaptıkları ülkelerden talep artışı yaşandığını söyledi. Sabuncu “Son yaşadığımız virüs salgını ile birlikte sabunun önemi gün yüzüne çıktı. Aktif maddesinin çokluğu, yüzde doksanının aktif maddeden oluşmasında dolayı sabun gerçek bir temizleme maddesidir. Bu günümüzde bir daha anlaşıldı. Bizim yaklaşık 40 ülkeye ihracatımız var. Tabi dünyada yaygın bir salgın olduğu için ihracat yaptığımız ülkelerdeki mevcut müşterilerimizin sabun talebinde artış var. Üç isteyen beş istemeye, beş isteyen 7 ister oldu. Önümüzde iki aylık bir sipariş yoğunluğumuz varken, şimdi bu üç aya çıktı. Müşterilerin ve ülkelerin talebi doğrultusunda değişik kalemlerde sabun üretimi yapıyoruz. Örneğin Afrika’ya gönderdiğimiz ürünler değişik amaçlı kullanılabiliyor. Hala çamaşırlarını sabunla yıkayan ülkeler var. Almanya’nın en lüks yerinde çok pahalıya satılan sabunları da üretiyoruz. Müşterin pazarın talebine göre cevap vermeye çalışıyoruz” dedi.
“102 yıllık serüvende bazı dönemlerde böyle yoğunluklar yaşadık”
Dedeleri Mehmet Sabuncu’nun 1918 yılında mesleğe başladığını belirten Sabuncu, “102 yıldır bu aile bu mesleğin içinde. Yaşadığımız bu günler olağanüstü günler. Zaman zaman bu tarz dönemleri yaşadık. Bugün de bu dönemlerden birini yaşıyoruz. Ülkelerin sabun taleplerini karşılamaya çalışıyoruz” diye konuştu.
“Sabunun güzel kokması ve köpürmesi lazım”
Piyasada bir çok sabun bulunduğunu ve sabun alırken dikkat edilmesi gereken noktalara değinen Sabuncu, “Sabunu elimize aldığımızda bir şey anlayamayız. Tüketici olarak ilk önce ne yapıyoruz. Sabunu alıp burnumuza götürüyoruz. İlk önce güzel kokması lazım. Sonra kullanmaya başladığımız zaman bol köpürmesi lazım. Pütür pütür olmaması lazım. Yani öncelikle sabun pis kokmayacak, güzel köpürecek, yumuşak olmayacak. Tabi tüketici kullandıkça kendisi farkına varacak. Bizim sabunlarımız sıcak ve soğuk suda bol köpürür. Türkiye’de gliserini en bol sabun bizim sabunumuzdur” dedi.
“İç pazardan talep gelirse ihtiyacı karşılarız”
Korona virüs salgınının Türkiye’ye ulaşmasından önce raflarda sabun mevcudunun yeterli olduğunu, ihtiyaç olması halinde önce Türkiye’nin ihtiyacını karşılamak için ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduklarını ifade eden Mehmet Sabuncu, "Sektör olarak Türkiye, dünyada sabunda söz sahibi birkaç ülkeden bir tanesidir. Onun için Türkiye’de katı sabunla ilgili en küçük bir sorun yaşanmaz. Bizim malımızın tamamı yurt dışındaki yaklaşık 40 ülkeye ihracata gidiyor. Ancak talep olması durumunda biz her zaman ülkemizdeki talepleri karşılayacak gücümüz var. Onun için bu sektör olarak kimsenin endişesi olmasın. İstendiği takdirde dışarıya olduğu kadar içeriye de dönüp sektör olarak her zaman talepleri karşılayabiliriz” dedi.