Isparta, Akdeniz Bölgesi ve Türkiye için en önemli su kaynakları arasında yer alan Eğirdir Gölü’nün son durumu, sorunları ve çözüm önerileri, Isparta Valiliği, Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Su Enstitusü ile Ispartalılar Eğitim, Kültür, Sağlık, Turizm, Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (ISVAK) isbirligiyle düzenlenen "Göz Bebeğimiz Eğirdir Gölü Paneli"nde ele alındı.
Su kaynaklarının kullanılabilirlik özelliğinde azalma eğilimi
SDÜ Prof. Dr. M. Lütfü Çakmakçı Kültür Merkezi’nde gerçekleşen panelin açılış konuşmasını yapan Su Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Şehnaz Şener, su kaynaklarının her geçen gün önem kazandığını; nüfus artışı, su kaynaklarının kirletilmesi, plansız kullanım, iklim değişikliği ve küresel ısınmanın etkisiyle sınırlı olan su kaynaklarımızın kullanılabilirlik özelliğinde azalma eğilimi yaşandığını söyledi.
“Suyun önemi ve vazgeçilmezliğinin farkına vararak mevcut kaynaklarımızın su yönetimini gerçekleştirmeliyiz. Su miktarı ve kalitesini en yüksek seviyede tutmalıyız” diyen Şener, konuşmasının devamında Türkiye’nin en büyük ikinci gölü olan Eğirdir Gölü’nün öneminden bahsetti.
ISVAK’tan katkı sunması dileği
Ispartalılar Eğitim, Kültür, Sağlık, Turizm, Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (ISVAK) Başkanı Ahmet Şahlan ise 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in kurduğu ISVAK hakkında bilgi vererek, “Eğirdir Gölü panelinden elde edilecek sonuçların; ülke ve yerel yöneticilere, göl çevresindeki vatandaşlara, tarım işletmelerine, su ürünleri avcılarına, eğitim kurumlarına ışık tutmasını, çalışmalarına yön vermesini gölümüzün korunması için halkımızın bilinçlendirilmesine katkıda bulunmasını diliyoruz” dedi.
Devlet Su İşleri (DSİ) 18. Bölge Müdürü Mahmut Berber de suyun tartışılmaz önemine vurgu yaparak ilk çağlarda da insanların suyun bulunduğu bölgelerde yerleşim alanları kurduklarını söyledi. Berber, sözlerini her su birikiminin etkin ve adil bir şekilde kullanılması gerektiğini belirterek sonlandırdı.
Diler: “Eğirdir bir tabiat harikası”
Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Diler ise Eğirdir’in bir tabiat harikası olduğunu söyleyerek 7 renkli göl olarak nitelendirilen Eğirdir’in turizm cenneti olduğunu, çok geniş yelpazede spor etkinliklerine ev sahipliği yaptığını ifade etti. Diler, Eğirdir’in güzelliklerinin saymakla bitirilemeyeceğine dikkat çekerek gölün yaşlanmaya başladığını, yaşlandırmayı geciktirmenin ise insanların elinde olduğunu vurguladı. Diler, “Doğayı sadece kullanmamalı aynı zamanda korumalıyız” mesajını vererek sözlerini sonlandırdı.
Çarıkçı: “Eğirdir Gölü’nün SDÜ’de ele alınması önemli bir adım”
“Eğirdir, şehrimiz, bölgemiz ve ülkemiz için çok değerli bir varlık” diyerek sözlerine başlayan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. İlker Hüseyin Çarıkçı ise Eğirdir Gölünün sorunların ve çözüm önerilerinin SDÜ’de ele alınmasının önemli bir adım olduğunu belirtti. Araştırma ve geliştirmenin üniversitelerin asli görevi olduğunu ifade eden Çarıkçı, eğitim kenti olan Isparta’nın önümüzdeki yıllarda araştırma temelli bir kent olacağını söyledi.
Seymenoğlu: “Eğirdir - Kovada - Hoyran; Bu üç yeri birlikte düşünmeliyiz”
Isparta Valisi Ömer Seymenoğlu da panelde önemli kararların alınacağı belirterek alınan kararların coğrafyada bulunan insanlarca kullanılabilir olmasına dikkat çekti. “Eğirdir’in üstün yanlarını ortaya koymamız, bunu vatandaşa da anlatmamız lazım” diyen Seymenoğlu sözlerinin devamında “Eğirdir hepimizin gölü, doğa harikası doğal sit alanı, en büyük tatlı su gölümüz, en büyük içme suyu kaynaklarımızdan birisi. Yaban hayatı için eşsiz bir kaynak, zengin bitki örtüsüne sahip ve turizm boyutu da oldukça üstün. Bu harika yere hep birlikte sahip çıkmalıyız. Elbet bu güzelliklere sahip bir yerin konumundan kaynaklanan zorlukları da var. Hoyran ve Kovada birlikteliği var. Kovada’nın var olabilmesi için Eğirdir’e ihtiyaç var. Bu üç yeri birlikte düşünmeliyiz.” dedi. Atıkların doğaya bırakılması problemine de vurgu yapan Seymenoğlu, küresel ısınma, iklim değişikliği, buharlaşma gibi faktörlerin gölün doğal yapısını olumsuz etkilediğini söyledi.
Eğirdir Gölü’nün durumu ele alındı
Açılış konuşmalarının ardından DSİ Eski Genel Müdürü, ODTÜ Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Altınbilek’in başkanlığını yaptığı İnşaat Yüksek Mühendisi Ramazan Topraklı, Eğirdir Belediye Başkanı Ömer Şengöl, Gelendost Belediye Başkanı Mehmet Sezgin’in konuşmacı olarak katıldığı “Eğirdir Gölü’nün Geçmişi ve Bugünü” konulu panele geçildi. Panelde Eğirdir’in tarihteki yeri, günümüzdeki durumu ele alındı.
Daha sonra Ankara Üniversitesi Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Semra Kurucu’nun başkanlığını yaptığı Hacettepe Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ekmekçi, DSİ Genel Müdürlüğü Etüt Plan ve Tah. Daire Başkan Yardımcısı Ahmet Özbek, DSİ 18. Bölge Müdürlüğü Havza Yönetimi İzleme Tahsisler Şube Müdürü Himmet Kargı, Meteoroloji Antalya Bölge Müdür Yardımcısı Ömer Faruk Kaya’nın konuşmacı olarak katıldığı “Eğirdir Gölünün Su Bütçesi” konulu panele geçildi. Panelde, sürdürülebilir sulak alan yönetimi açısından su bütçesi hesaplamalarının yeri ve önemi, DSİ faaliyetleri, DSİ ve Eğirdir Gölü Havzası projeleri konu alındı. Eğirdir Gölü meteorolojik açıdan değerlendirildi.
Özel hükümler tartışıldı
SDÜ Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşen Davraz başkanlığında gerçekleşen “Eğirdir Gölü Su Kalitesi” konulu 3. panele, SDÜ Su Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Şehnaz Şener, SAREM Temsilcisi Dr. Cafer Bulut, Su Yönetimi Genel Müdürlüğünden Çiğdem Özonat konuşmacı olarak katıldı.Eğirdir Gölü Havzasındaki baskılar ve su kalitesine etkisi, Eğirdir Gölü su kalitesinin mevcut durumu ve Eğirdir Gölü özel hükümleri tartışıldı.
Akademisyenlerden çözüm önerileri
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İskender Gülle başkanlığında gerçekleşen 4. oturuma, ISUBÜ Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahrettin Küçük, Kaynak Yönetimi ve Balıkçılık Yapıları Daire Başkanı Doç. Dr. Mahir Kanyılmaz, Hacettepe Üniversitesi Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhami Kiziroğlu, Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Erdoğan konuşmacı olarak katıldı. Panelde, Eğirdir Gölü balık faunasının tarihi değişim süreci, balıkçılığa etkisi, Eğirdir Gölünde balıklandırma faaliyetleri, Göller Bölgesi- Eğirdir Gölü Ornitofaunası ve karşılaşılan sorunlar ile çözüm önerileri ele alındı.