Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Mustafa Çoban, şiddeti önleyecek önemli bir aktör olması gereken eğitimcilerin bugün maalesef şiddetin mağduru durumuna geldiğini, bu konuda yasal düzenleme yapılması gerektiğini söyledi.
Memur Sen Konfederasyonuna bağlı Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim Bir Sen) üyeleri tarafından tüm Türkiye’de eş zamanlı olarak, eğitimdeki şiddet protesto edildi. Gazipaşa İlçesi Avukat Kemal Akça Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Oteli Önünde toplanan Eğitim Bir Sen Antalya Şubesi Yönetimi ve üyeleri de eğitimciye şiddete dur demek için basın açıklaması yaptı. "Eğitimci, şiddete karşı yasal güvenceyle korunan, kendisi bizzat şiddeti önleyen; eğitim ise şiddeti ortadan kaldıran bir enstrüman olmalıdır" diyen Memur Sen Antalya Temsilcisi ve Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Mustafa Çoban, şiddeti önleyecek önemli bir aktör olması gereken eğitimcilerin bugün maalesef şiddetin mağduru durumuna geldiğini, bu konuda yasal düzenleme yapılması gerektiğini söyledi.
"Vizyon lafta ve rafta kalmamalı"
Eğitim çalışanlarına karşı, her türlü şiddete veya tehdide başvuran kişilere yönelik Türk Ceza Kanunu’nda ve ilgili mevzuatta yeni yasal düzenleme yapılması için bakanlıklar arasında iş birliği başlatmasını önemli ve gerekli bulduklarını söyleyen Çoban, "Buradan hükmete, TBMM’ye, siyasi partilere çağrıda bulunuyorum. Eğitimin, eğitim çalışanlarının sorunları çözüme kavuşturulmadan geleceğe umutla bakmamız, başarıyı yakalamamız mümkün değildir. Onun için diyoruz ki 2023 Eğitim Vizyonu lafta da rafta da kalmamalı, icraat için bir an önce adım atılmalıdır" dedi.
"Kaybedilen vicdanımız izanımız"
Öğretmenlerin birçok farklı saldırıda hayatını kaybettiğini belirten Çoban, "Hamdi Yıldız, Yusuf Elitaş, 15 Temmuz darbe ve işgal girişiminde hainlerin kurşunlarıyla şehit oldu. Şenay Aybüke Yalçın, ömrünün baharında, meslek hayatının başında teröristlerin kurşunuyla aramızdan ayrıldı. Necmeddin Yılmaz öğretmenimiz teröristler tarafından yolu kesilerek katledildi. Ayhan Kökmen öğretmenimizi, kendini bilmez birinin saldırısı sonucu, görevinin başındayken şiddete kurban verdik. Gülhan öğretmenimiz, okul çıkışında sokak ortasında sırtından bıçaklandı. Yücel Düzci öğretmenimiz, okul bahçesinde saldırıya uğrayan öğrencilerini korurken, gözü dönmüş saldırganların şiddetine maruz kaldı. Adına kütüphane yaptırdığımız Necmeddin Kuyucu öğretmenimiz, öğrenci kılıklı birinin bıçaklı saldırısı neticesinde hayatını kaybetti. Aslında kaybettiğimiz, sevgimiz, saygımız, merhametimiz, şefkatimiz, vicdanımız, izanımızdır. Karakter eğiticisi, ruh işçisi, geleceğimizin mimarı öğretmenlerimiz, ince bir sanatı icra ederken kaba bir muameleye maruz kalmamalıdır” ifadelerini kullandı.
"Parçalanmış aile görüntüsüne son verilmelidir"
Öğretmen istihdamı konusunda da somut adımlar atılması gerektiğini belirten Çoban, "Atamalar kadrolu yapılmalıdır. Sözleşmeli öğretmenlerimizin acil çözüm bekleyen parçalanmış aile görüntüsüne son verilmelidir. Mülakatla atama yönteminden vazgeçilmelidir. Devlet, kaşıkla verdiğini vergi dilimi kepçesiyle geri almaktan vazgeçmelidir. Vergi dilimi en fazla yüzde 15’te sabitlenmelidir. 3600 ek gösterge, tüm eğitim çalışanlarını kapsayacak şekilde bir an önce hayata geçirilmelidir. Ek ders esaslarındaki adaletsizlikler giderilerek ek ders ücretleri artırılmalıdır” diye konuştu.
Açıklamanın ardından eğitimciler birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi. Basın açıklaması sırasında çocuklar da önlük giyerek öğretmenlerine destek verdi.