Eğitim Bir-Sen Tekirdağ Şubesi İl Divan toplantısı Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Kolukısa’nın da katılımıyla yapıldı.Tekirdağ Öğretmeni’nde gerçekleştirilen toplantıya, Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Kolukısa, Memur-Sen İl Temsilcisi ve Eğitim Bir-Sen Tekirdağ Şube Başkanı Ferruh Topuz, il yönetim kurul üyeleri, ilçe başkanları, yönetim kurulları, merkeze bağlı okulların temsilcileri katıldı.Toplantıda konuşan Ferruh Topuz, bu ayın başında bir toplantı yaptıklarını hatırlatarak, "Nasip oldu ikinci buluşmamız. Geçen toplantımızda güzel şeyleri konuştuk. Hedefler verdik. Allah’a hamdolsun bu yıl, bu ay itibariyle yani Mart 2016 yılı Tekirdağ Eğitim Bir-Sen’de bir milat. Çok şükür o toplantılarımızdan ve sizlerin sahadaki çalışmalarınızdan, gayretlerinizden, fedakarlıklarınızdan şuanda Eğitim Bir-Sen olarak 26 gün içerisinde 182 tane üyeyi bu büyük topluluğa, bu büyük örgüte, Türkiye’nin en büyük sendikasına kattık. Onlarla daha da güçleneceğiz. İnşaallah bu ayın sonunda herhalde 200 sayısını devirip, artık önümüzde hiçbir engel kalmadığını hep beraber sizlerle yaşayacağız ve 15 Mayıs’ta Tekirdağ’ın Tekfur Dağı’na, kalesi olmadığına göre Tekirdağ’ın en yüksek yerine Eğitim Bir-Sen bayrağını hepberaber dikeceğiz inşaallah" dedi."Sizler, bizler Türkiye’nin en uç noktasında , Avrupa’nın başlangıç bölgesinde hepiniz kendi içinizde, bizler merkezde olmak üzere hepimiz birer uç beyi gibi görev yapıyoruz" diyen Topuz, " Allah sizlerden razı olsun. Bu güzelliği, bu güzel hareketi, bu samimi hareketi, bu erdemliler hareketini, bu iyilik hareketini bizimle beraber paylaştığınız, çaba gösterdiğinizden dolayı hepinize teşekkür ediyorum. Allah hepinizden razı olsun. Çalışmalarınızda başarılar diliyorum. Ben geçen sefer çok konuşmuştum. Bu sefer genel başkan yardımcımız burada. Dolayısıyla Ankara’dan, merkezden, suyun başından Tekirdağ nasıl görünüyor ben ona bağlı bilgiler verdim ama bakalım birde merkezde neler gerçekleştiriliyor, ne haldeyiz, onu bizimle paylaşacak. Ben sözü uzatmadan Genel Başkan Yardımcımız Sayın Şükrü Kolukısa’ya mikrofonu vereceğim. Kendilerinin konuşmasından sonra soru cevap şeklinde sorular ve cevaplar verilecek. Ondan sonra da çayımızı içip inşaallah tekrar sahaya, alana ineceğiz. Bu iyilik hareketini sürdürmeye devam edeceğiz Allah’ın izniyle. Hepinizi saygı, sevgi ve muhabbetle tekrar kucaklıyorum. Toplantımızın hayırlı olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum. Saygılar sunuyorum efendim" ifadelerini kullandı."TEKİRDAĞ’DA SİZ HASADI MART AYINDA YAPMIŞSINIZ"Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Kolukısa, yaptığı konuşmasında üye artışındaki başarıyı kutladı. Kolukısa, "Değerli dostlar derler ki Ergene havzasında hasat Ağustos ayında yapılır. Ancak Tekirdağ’da siz hasadı Mart ayında yapmışsınız. 187 üyeyi şimdiden bir ayda kaydetmişsiniz. Diğer sendikaların bin 400 - bin 500 olduğu zamanlarda inanmış bir kaç adamın yola düşmesiyle bu hareketliliğin burada başlayarak, kısa bir süre içerisinde toparlanarak, büyüyerek daha önceden bir yılda 182 üye kaydederken, bir ayda 187 üye kaydedecek duruma getiren başta şube yönetimimizi, başkanımızı ve ilçe temsilcilerimizi tebrik ediyorum, teşekkür ediyorum, başarılarının devamını diliyorum. Trakya gibi zor bir bölgede fedakarca bayrağımızı burada dalgalandıran bu seçkin kalabalığa genel merkez olarak teşekkür ediyoruz. Kafa kafaya getirdiğimiz şu bıçak sırtı mücadelede geriye düşmeden, daha iyisini ve daha fazlasını yaparak, artık bir yılda kaybettiğimiz o 182 üyenin, bir ayda kaydedilmesinin bizim için bir başarı olmayacağı gerçeğini de vurgulayarak bir ayda daha fazla üye kaydedebilecek bir celaleti, cesareti ve başarıyı sizlerden umuyor ve bekliyoruz. Türkiye’de 400 bin üye sayısıyla Kars’tan Edirne’ye, Ardahan’dan Tekirdağ’a, Mersin’den Sinop’a kadar tüm Türkiye’de örgütlenmiş, Anadolu’nun tüm manevi iklimini, medeniyet değerlerini kendine mihmandar edinmiş bu teşkilatın Trakya’nın uç noktasında yetkiyi almadan, hele hele de bu aşamaya getirdikten sonra, bu saatten sonra bu mücadeleyi taçlandırmak için almadan yerinde bırakacağını biz düşünmüyoruz. İnşallah Mayıs ayını görmeden bu yetkiyi almış olmalıyız. Mayıs ayında sadece masaya oturup, tescilimizi alıp kalkmalıyız. O yüzden bugünden itibaren yapacağımız her üyenin, yetkiyi alma anlamında çok büyük bir öneme haiz olduğunu, bu aşamaya getirilmiş bir mücadelenin, hele hele de bir kaç üye ile kaybedilirse, bu mücadeleye bir gölgenin düşmesini arzulamıyoruz, sizlerin buna müsaade etmeyeceğine inanıyoruz. İnşallah Tekirdağ’da siz bu yetkiyi aldığınızda, haritaya baktığımızda Tekirdağ Türkiye’nin sol göğsü gibi gözüküyor, Türkiye’nin o sol göğsüne yetki imzasını nazar boncuğu gibi konduracağımızı düşünüyoruz. Bunu yapmak için birilerinde olduğu gibi bizim hamasi nutuklara , hain iftiralara, insanları labirentler arasında kaybolacak silsiletik, gereksiz tezvirata ihtiyacımız yok. Biz kurulduğumuz 1992 yılından beri ne söylüyorsak, ilkelerimiz, durduğumuz nokta, savunduğumuz şeyler, hısımlarımız, hasımlarımız ne ise, biz hala aynı noktada Mehmet Akif İnan’ın başlattığı yolda ve çığırda, aynı azıkla, aynı mücadele aşkıyla akademik olarak da, kültürel olarak da hak mücadelesi olarak da sendikacılığımızı aynı minvalde yapıyoruz" diye konuştu."Daha düne kadar birbirleriyle hasım olanların bizim büyümemiz karşısında hısımlığa erdirdiğini görüyoruz. Onların bu zor günde daha dün birbirlerine atacak kurşunu yok iken, kol kola vermesini, onların tutarsızlığı olarak değerlendiriyoruz" diyen Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Kolukısa, şöyle devam etti:"BİZ ANADOLU’NUN MANEVİ İKLİMİYLE KAVGASI OLAN BİR TEŞKİLAT DEĞİLİZ""Biz Eğitim Bir-Sen olarak hepsi bir araya da gelse, omuz omuza da verse yetki zamanlarında kirli niyetlerle, vaatlerle koalisyona girseler de o geçişkenliği kullanarak ödünç üye alıp da verseler bizim buradan yetkimizi engelleyemezler. Çünkü biz, alana çıktığımızda anlatacak bir çok kazanımımız var. Anlatacak bir çok değerli hatıramız var. Bu ülkede 2011 yılında referandum yapıldığında referandumda bir çok kanunla beraber toplu görüşmeden toplu sözleşmeye geçilirken, bu kanun tasarısına Türkiye’de sendikacılığın elini ve kolunu güçlendirecek, zeminini sağlamlaştıracak, toplu görüşmeden toplu sözleşmeye geçen 2011 referandumunda hayır oyu veren adamların memurlar için çok önemli olan toplu sözleşme kazanımlarının oylandığı bir zeminde sendikacılığı değil, ülkede kamu çalışanlarını değil, esiri olduğu ideolojileri kutsayarak hayır oyu kullananların, bu ülkede sendikacılık adına söyleyecekleri hiçbir şey olamaz. Referandumdaki açık desteğimizi sendikacılıkta toplu sözleşme getirdiğimizi iftiharla ve gururla anlatabiliriz. Ortak akıl mitingleriyle bu ülkede demokrasiye nasıl sahip çıktığımızı anlatabiliriz. Biz bunları anlattıktan sonra hizmet sendikacılığı yapan bir sendika olarak bize üye olmayı düşünmeyecek hiçbir kimse, hiçbir kamu çalışanı olduğunu ben düşünmüyorum. Çünkü biz ideolojik kavga sendikacılığı yapmıyoruz. Sendikacılık gibi rekabet gerektiren alanda hizmet sendikacılığı yapıyoruz. İdeolojik sendikacılık yapanların Eğitim Bir-Sen’in bugün bu kadar niye büyüdüğünü anlaması mümkün değildir. İdeolojik sendikacılık yaptığınızda kısmi bir sendika olmaktan öteye gidemezsiniz. Türkiye’nin batısında çok rahat büyüme imkanı bulan bir sendikanın Türkiye’nin doğusunda levha bile asamayacağını göreceksiniz. Türkiye’nin doğusunda herkesi örgütleyebilecek bir zemine ulaşan bir sendikanın, Türkiye’nin batısında üye dahi kaydetmeye cesaret gösteremeyeceğini göreceksiniz. O yüzden onların hepsi kısmi sendikadır, ideolojik kaygılar üzerinden sendikacılık yapmaktadır. Eğitim Bir-Sen ise herkesin kendisine rahatlıkla yer bulabileceği, bütün yaşam tarzlarının muteber olduğu, herkesin fikrinin hoşgörüyle karşılayabileceği, herkesin kendisini rahatlıkla ifade edebileceği bir sendikadır. Biz en nihayetinde mesleki bir örgütlenmeyiz. Bu ülkenin değerleriyle barışık olan, bu ülkenin derdiyle yoğrulan, bu ülkenin daha fazla yol alarak çocuklarının geleceğini inşa etme düşüncesiyle kavrulmuş bütün insanlar bizim nazarımızda değerlidir. Biz tek değer olarak bunu biliriz, bunu kabul ederiz. O yüzden ne ideolojik sendikaların düştüğü hatalara düşüyoruz, ne de kısmi sendikaların sınırları ve çeperleri bizim için aşılamaz sınırlar ve çeperler değildir. Bütün bunları aşabildiğimiz için biz bugün büyümüş bir teşkilatız. Bizim büyümemizin diğer bir nedeni de biz Anadolu’nun manevi iklimiyle kavgası olan bir teşkilat değiliz. Millet nasıl düşünüyorsa bizde öyle düşünüyoruz. Millet nasıl hissediyorsa bizde öyle hissediyoruz. Milletin önündeki engelleri kaldırdığınızda, tercihlerine saygı duyduğunuzda Anadolu ikliminde kimin yetişmesinde ve büyümesinde imkan verecek bir damarı varsa ve o damar üzerinde de kim duruyorsa büyüme hakkını elde eden de odur. İşte eğitim Bir-Sen Anadolu’nun bu atar damarının üzerinde bulunduğu için Anadolu’yla barışık olduğu için, milletin değerlerini kuşanmış olduğu için Eğitim Bir-Sen’in büyümesinin önünde hiçbir engel yoktur. Eğitim bir-Sen bugün 400 bine ulaşmış üye sayısıyla, Türkiye’nin bütün illerinde ve ilçelerinde örgütlenmiş bir yapısıyla ülkenin hem geleceğini inşa etmekte hem de geçmişiyle barışma noktasında önemli bir katalizör vazifesi görmektedir. Bütün bunları anlattıktan sonra bizim aşamayacağımız engel, üyeliğini alamayacağımız kurum çalışanı, gönlünü alamayacağımız hiçbir insan olamaz diye düşünüyorum.""İLKSAN SEÇİMLERİNİ BOYKOT EDİYORUZ"İlksan’ın 1943 yılında o günkü sosyo ekonomik şarlar içerisinde kurulmuş bir sandık olduğunu hatırlatan Şükrü Kolukısa, "O gün nasıl kurdularsa bugün hala aynı. Türkiye’de her şey değişmiş İlksan bu değişimden hiçbir nasip almamış. İlksan’a üye olmaya mecbursun. Maaşınızdan yüzde 2 oranında kesinti yapılıyor. İlksan konusunda günahı olmayan bir sendika varsa o da Eğitim Bir Sen’dir. Biz sizin batık geminizin kaptanın gemisi olmayacağız. 70 yıllık batık geminin kaptanı olmayacağız. Şu anda 265 bin üyesi var, ayda ortalama 50 TL kesinti yapılıyor ve aylık bu giren paranın nereye gittiği belli değil. Sendikalara binde 5 kesinti yapılıyor İlksan’a yüzde 2 kesinti yapılıyor. Bu kadar para nereye gidiyor? Bu geminin battığını biz bugünden gördük ve ilan ettik. Nisan ayında yapılacak seçimlerde sizin oy kullanmanızın sandığın geleceğine hiçbir katkısı olmayacak, batmış olan bir sandığın batışı bu saatten sonra ne olursa olsun engellemek çok zor. 70 bin tane İlksan üyesi olan üyemiz var. Biz sandığın üyeliğini zorunlu olmaktan çıkartacağız. Üyelerimiz emekliliği yakın olanlar birkaç yıl daha bekleyip emekli olup ayrılabilirler. Mesleğe yeni girmiş üyelerimize İlksan’a girmemelerini tavsiye ederiz. Ama girersen de karar senindir, bu takdiri bir şeydir diyeceğiz. Biz sendika olarak ilksan seçimlerini boykot ediyoruz. İlksan gerçeklerinin eğitim çalışanlarına açık ve şeffaf olarak mertçe paylaşılmasını istiyoruz."Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Kolukısa, öğretmenlerin serbest kıyafet konusunda yaptığı açıklamasının ardından soruları cevapladı.