"1. Uluslararası Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Kongresi"nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Eşi Emine Erdoğan, "Gereksiz antibiyotik kullanımı konusunda maalesef ülke olarak iyi bir karnemiz yok. İnsanı bir denek haline getirmek, insan onuruna yapılan en büyük saldırıdır. Kanıt peşinde koşarken, şifayı kendi dışımızda arıyoruz. Şifa bizim yediğimiz temiz gıdalarda, yaptığımız sporda, kimyasallardan uzak durmamızdadır" dedi.Sağlık Bakanlığının, Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi işbirliği ile gerçekleştirdiği "1. Uluslararası Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Kongresi" başladı. İstanbul Kongre Merkezinde düzenlenen etkinliğe; Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Eşi Emine Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl, Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Eyüp Gümüş ve çok sayıda davetli katıldı."Geleneksel ve tamamlayıcı tıp, modern tıbbın alternatifi değil, tamamlayıcısıdır"Programda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Eşi Emine Erdoğan, "Geleneksel ve tamamlayıcı tıp, modern tıbbın alternatifi değil, tamamlayıcısıdır. Geleneksel ve tamamlayıcı tıp alanına bilimsel bir temel kazandırmak zaruridir. Bilim insanlarımız bu konuya ön yargısız yaklaşmalı, yetkililerimiz, suistimalleri önlemelidir. İşadamlarımız bu alana yatırım yapmalı, modern tesisler açmalıdır. Roma döneminden kalma hamamları, tertemiz havası ve şifalı sularıyla ülkemiz, yurt dışındaki sağlık turizmiyle rekabet edebilecek alt yapıya sahiptir. Aynı şekilde medyamız, konuyu bilinçle ele almalıdır. Bazen medyada, geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarını itibarsızlaştırma amaçlı haberler görüyorum. Oysa, bu konuda ön yargıdan uzak, bilimsel hakikate ulaşma çabasında olmalıyız" diye konuştu."Sağlık bütçesinin önemli bir kısmı ilaçlara ayrılıyor"Sağlık bütçesinin önemli bir kısmının ilaçlara ayrıldığını ifade ederek konuşmasını sürdüren Erdoğan, "Gereksiz antibiyotik kullanımı konusunda maalesef ülke olarak iyi bir karnemiz yok. İnsanı bir denek haline getirmek, insan onuruna yapılan en büyük saldırıdır. Kanıt peşinde koşarken, şifayı kendi dışımızda arıyoruz. Şifa bizim yediğimiz temiz gıdalarda, yaptığımız sporda, kimyasallardan uzak durmamızdadır. Şartlar el veriyorsa, çocuklarımızı normal doğumun mucizevi kazanımlarından mahrum etmemektir. GDO’suz tohum da, anne sütündedir. Ruh ve beden bütünlüğümüzü gözeterek yaşamaktadır. Bu sanatı ne kadar içselleştirebilirsek hastalıklardan o kadar korunur, bağışıklık sistemi güçlü bireyler oluruz" dedi.Program sonunda Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl, Emine Erdoğan’a, Osmanlıca ve Türkçeye çevrilen, Tercüme-i Müfredat-ı İbn-i Baytar kitabını hediye etti.