Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Libya’da gerekirse BM’nin bir görevlendirme yapması ateşkes sürecinin güçlü bir şekilde devamı bakımından gözlemci olma noktasında isabetli olacaktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İtalya Başbakanı Giuseppe Conte’yi Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde kabul etti. Yaklaşık 2,5 saat süren kabul sonrasında Erdoğan ve Conte ortak basın toplantısı için kameraların karşısına geçti.
“Yakın zamanda bir ateşkes anlaşmasının imzalanmasını özellikle temenni ediyorum”
Önce ikili görüşme, ardından da çalışma toplantısı yaptıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuk Başbakan Conte ile ağırlıklı olarak Libya’daki gelişmeleri ele aldıklarını, Libya’nın dışında Suriye konusu ve ikili ilişkileri değerlendirdiklerini kaydetti.
Berlin zirvesine de katılacağını belirten Erdoğan, “İstanbul’da Sayın Putin ile ortak bir açıklama yaptık, bununla birlikte ateşkes dün gece yürürlüğe girmiş oldu. Ateşkesin ahdi bir temele oturtulması için gayret göstermekteyiz. Heyetlerimiz ilgili tüm tarafların katılımıyla Moskova’da görüşmelerine devam ediyor. Bu çerçevede yakın zamanda bir ateşkes anlaşmasının imzalanmasını özellikle temenni ediyorum. İtalya’nın bu kulvarda gösterdiği çalışmaları taktirle karşılıyoruz” diye konuştu.
Görüşmede Suriye konusunu da ele aldıklarının altını çizen Erdoğan, “Türkiye’nin sahada sükunetin tesisi, siyasi sürecin ilerletilmesi ve terör tehdidin bertaraf edilmesi amacıyla yürüttüğü çalışmalar hakkında Sayın Conte’yi bilgilendirdim. İdlib’de sağlanan ateşkesin sürekli kılınmasının önemine dikkat çektim. İdlib’in gerginliği azaltma bölgesi statüsünün muhafazasına yönelik çabalarımıza İtalya7nın da desteğini beklediğimizi vurguladım. Türkiye-AB ilişkilerini de ele aldık. Başbakan Conte’ye AB’den beklentilerimizi ayrıntılı şekilde izah ettim” şeklinde konuştu.
Ekonomik hedeflere ilişkin de bilgi veren Erdoğan, “İtalya genel ihracımız içinde üçüncü sırada, genel ithalatımız içinde beşinci sırada yer alıyor. 20 milyar dolara kadar yükselen ticari ve ekonomik ilişkilerimizin bu olumlu seyri bizi memnun etmekle birlikte yeterli bulmuyoruz ve daha önce belirlemiş olduğumuz hedef 30 milyar dolardır, bu hedefe kararlı bir şekilde yürümeliyiz. Ben Sayın Conte’de de bu iradeyi gördüm. Bu ziyaretin stratejik ortağımız ve müttefikimiz İtalya ile ilişkilerimize yeni bir ivme kazandıracağına inanıyorum. 2012’den bu yana yapılamayan hükümetler arası zirve toplantısının bu sene icra edilmesi konusunda da mutabık kaldık. Ayrıca gerek siyasi, gerek askeri, gerek ekonomik, hele hele turizm noktasında beraber neler yapabiliriz bunların üzerinde durduk” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, “2020 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın açılış maçı 12 Haziran 2020 tarihinde Roma’da tevafuken milli takımlarımız arasında oynanacaktır. Sportmence bir mücadele olması temennisiyle her iki takımada başarılar diliyorum. Şimdiden de o maçı beraber izleyeceğimizin karını aldık, herhalde güzel bir ev sahipliği yaparlar bize” dedi.
“Berlin Konferansı’nın içerisinde bizler, özellikle de Türkiye bu çözümün bir parçası durumunda var oluyoruz”
İtalya ve Türkiye’nin karşısında ortak sınamaların, sorunların, terörizmin, göç akınlarının olduğunu belirten konuk Başbakan Conte, “Ülkelerimizin sürekli bir arada olması, birlik olması siyasi açıdan da çok önemli. Sayın Başkan Erdoğan ile birlikte tırmanmakta olan askeri durumun bir ateşkesle sınırlandırılması konusunda tabiki hemfikiriz. Türk-Rus deklarasyonu gidişatın böyle olumlu olduğunu görüyoruz, önemli bir fırsat penceresi açacağını ümit ediyorum. Barışçıl bir sürece girileceğine inanıyorum BM himayesinde. Şu anda Moskova’da Libya heyetleri bulunmakta, bir imza atmak üzere orada bulunuyor. Sürekliliği olan bir sonuç elde etmeliyiz, ateşkes geçici bir tedbir olabilir eğer uluslararası topluluk tarafından ortak istikrarlı bir çözüm bulunmazsa. Berlin Süreci’nin önemli bir fırsat oluşturacağı konusunda mutabık kaldık. En kısa zamanda hızlandırılarak önümüzdeki günlerde bu konferans toplanıyor. Bu sayede bu gerginlik yerini siyasal sürece bırakacak. İtalya’nın pozisyonu her zaman son derece net, bu bize kredibilite de sağlıyor, biz bütün Libyalılara çağrıda bulunmak istiyoruz, her kararlarında, her davranışlarında geleceklerini kararlaştırır durumdalar. Müreffeh olmak istiyorlarsa İtalya’nın nezdinde değerli bir müttefik bulacaklar, çünkü siyasi sürecin destekçisidir İtalya. BM himayesi ve Berlin Konferansı’nın içerisinde bizler, özellikle de Türkiye bu çözümün bir parçası durumunda var oluyoruz. Bir yandan da Suriye ve Irak’a bakıyoruz. Dünyayı bloke eden Orta Doğu sorunu var ve gerçekten istikrara ciddi şekilde dahli oluyor. Burada yapılması gereken şey diplomatik gayretlerin yoğunlaştırılmasıdır. Bu bölgenin güvenliği İtalya açısından da gönlümüzde olan bir şeydir. Biz bu konuda somut gayretler gösteriyoruz” dedi.
Ekonomik, ticari, kültürel açıdan da iki ülkenin son derece sağlam ve eski bağlara sahip olduğunu söyleyen Conte, “İtalya’nın bu bölgedeki en önemli ihracat hedefi ülkelerindendir. Aynı zamanda da çok sayıda şirketimiz Türkiye’de faaldir, son derece memnunlar bu faaliyetlerinden. İtalya’da da çok sayıda Türk şirketi çalışmakta. Eminim ki onlar da ülkemizde bulunmaktan çok memnunlar. Türkiye’deki reformlar sayesinde de, hukuk devleti sayesinde de hep daha fazla yatırım yapmayı arzu ediyoruz. İnsan hakları konusunda da ben hukukçu olarak söylüyorum, reformlar hep yardımcı oluyor. Bireylerin haklarını gözeten reformlar her zaman yatırım ortamına destek oluyor ” diye konuştu.
“Temennim odur ki bu süreçte de özellikle Libya’daki son gelişmeler son bulur”
Libya’daki ateşkes sürecine ilişkin bir barış gücünün Libya’da konuşlanıp konuşlanmayacağına ilişkin sorulan soruya cevap veren Erdoğan, “Şu an Moskova’daki görüşmeler devam ediyor. Akşam saatlerinde bu görüşmeler nihayete erecektir. Olumlu istikamette devam ettiğini arkadaşlarımdan bilgi aldım. Libya’da özellikle de Sayın Guterres ile yaptığım görüşmelerden sonra burada gerekirse BM’nin bir görevlendirme yapması ateşkes sürecinin güçlü bir şekilde devamı bakımından gözlemci olma noktasında isabetli olacaktır. Berlin sürecine gelince, liderler olarak bir araya gelmek suretiyle ateşkes sürecini çok daha güçlü hale getirmek için bir araya geleceğiz. Temennim odur ki bu süreçte de özellikle Libya’daki son gelişmeler son bulur, barışın Libya’da hakim olmasına yardımcı olur” dedi.
“Bölünmemiş bir Libya, egemen ve bağımsız bir Libya, amaç budur”
Libya’daki ateşkesin ardından nasıl bir çözüm önerisi olduğunun sorulması üzerine Conte, “Moskova’daki gelişmelerin gidişatı üzerinde bilgi aldık. Böyle bir imza atılacak kanaatindeyim. Bu bir adım sadece, son derece karmaşık bir süreç, hemen zafer naraları atamayız. Mutlaka bu ateşkesin imzalanması lazım. Ardından Berlin’de bir araya gelmek lazım. Bu süreç devam edecek” diye konuştu.
Berlin Konferansı’na katılacak aktörlerden bahseden Conte, “Bir konferans dediğiniz zaman son derece karmaşık bir durum. Herkesin davet edilmesi gerekir ama bir yandan da katılımcı listesi çok genişleyebilir. Görüşmelerimizde Libya’nın aktörlerinin de bulunması esastır. Libya’dan bahsederken Libyalıların olmaması olağan değil. Kapsayıcı olmak istedik. Bölünmemiş bir Libya, egemen ve bağımsız bir Libya, amaç budur” ifadelerini kullandı.
Berlin sürecine katılıma ilişkin konuşan Erdoğan ise şu ifadeleri kullandı:
“Şu an itibariyle gelenlere baktığımızda güçlü bir katılım var. Günübirlik de olsa yapılacak bu çalışmadan güçlü bir netice çıkacaktır. Bugün Moskova’da yapılan çalışmalar bir yerde Berlin Süreci’nin de alt yapısını da oluşturacaktır. Moskova’daki çalışmaların içinde her şeyden önce Sarrac ve ekibi olduğu gibi karşı tarafta da Hafter ve ekibi var. Bütün bunların yanında da gerek Rusya tarafı, gerekse Türkiye tarafı olarak bizler de başından itibaren bu işe verdiğimiz destekle, biliyorsunuz geçen Çarşamba Sayın Putin ile İstanbul’da yaptığımız görüşmelerde etraflıca ele almıştık, bu bir yerde de zaten bu sürecin ilk adımlarıydı, şimdide Moskova’da bu gün yapılan toplantı ile güzel bir netice ortaya çıkacağının işaretlerini arkadaşlarımızdan aldık. Buradan çıkacak netice ile metin ortada olacak, metin ortada olacağı için bu metinle beraber Berlin’e gideceğiz. Berlin’de yapılacak çalışma ile inşallah bu işi sağlam bir zemine oturtmuş olacağız. Bu sağlam zemine oturtulan ateşkes tüm Libyalı kardeşlerimizin, dostlarımızın da geleceği için bir barış temelini oluşturmuş olur.”