Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından düzenlenen Gaziantep Sanayisinin Stratejik ve Teknolojik Dönüşümünde Üniversitelerin ve Teknoparkların Rolü Çalıştayı Gaziantep Üniversitesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
GAÜN Senato Salonu’nda yapılan toplantının açılış konuşmasını yapan Gaziantep Valisi Davut Gül, yüksek teknolojiye geçmenin iki önemli ayağından birisi olan üniversite boyutunu konuşmak için Gaziantep Üniversitesi’nde biraraya geldiklerini belirterek, “Bu toplantının ilimizde yapılmasına vesile oldukları için Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Mustafa Varank Bey başta olmak üzere, gelen bakan yardımcılarımıza, genel müdürlerimize, başkanlarımıza, bürokratlarımıza teşekkür ederim. Gaziantep bu çalışmayla beraber inşallah bir adım daha ileriye gidecek hem Türkiye’nin beklentilerini karşılayacak bir çalışma yapacak, hem de şehrimizin sorunları çözülecek” dedi. Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdede ise, Gaziantep Üniversitesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen toplantının hem teknolojik olarak Gaziantep’in geliştirilmesi konusunda karşılıklı olarak fikir alış-verişinde bulunulmasına imkan sağlayacağını, hem de sanayi bölgeleri, sanayi tesisleri bakımından yeni hangi konseptlerin Gaziantep’te geliştirilmesi konusunda fikirlerin ortaya koyulmasının belirlenmesi zeminini oluşturacağını vurguladı.
"Gaziantep ve Türkiye’yi konuşacağız"
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır ise, Bakan Varank’ın talimatı doğrultusunda tüm bakanlık bürokratları olarak Gaziantep’e geldiklerini vurgulayarak başladığı konuşmasında şunları söyledi: “Ülkemizin sanayi açısından en önemli şehirlerinden, Anadolu’nun en önemli sanayi üslerinden biri olan Gaziantep’teyiz. Sizlerin daha önce yaptığınız çalışmalar kapsamında öngördüğünüz projeleri, faaliyetleri, adımları birlikte nasıl hayata geçirebiliriz? Diğer paydaşlarımızı da nasıl hep beraber harekete geçirebiliriz? Gaziantep sanayini ve teknoloji ekosistemini Ar-Geye yenilik ekosistemine nasıl daha yüksek katma değer üreten bir yapıya dönüştürebilirizin çalışmasını bugün tam gün burada yapmış olacağız. Öğleden önceki oturumda özellikle teknoloji ve Ar-Ge yenilik akademi ekosisteminin paydaşlarıyla bir arada olacağız. Öğleden sonra da sanayicilerimizle bir arada olacağız.”
"Doğru dokunuş yapmalıyız"
Türkiye’nin 11. Kalkınma planı var. Hem bu 11. Kalkınma planı hem de akabinde bizim 2023 Sanayi ve Teknoloji Strateji belgesinde öngördüğümüz ulusal hedeflerimiz var. 2023 Cumhuriyetimizin 100. Yılına dair ulusal hedefler ve bu hedeflere bizi götürecek yol haritalarını ana hatlarıyla belirlemiş durumdayız. Bu hedeflerin odağında hem kalkınma planında hem sanayi ve teknoloji stratejisinde imalat sanayinin katma değerini yükseltme, imalat sanayinin milli gelirimiz içerisindeki payını artıma hedefi var. İhracatımızda orta, yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerinin payının yüzde 40 seviyesinden yüzde 50 seviyesine çıkarılması belki dört yıllık dönem için oldukça iddialı hedefler ama aslında Gaziantep gibi potansiyeli yüksek şehirlerimize doğru dokunuşları yapabilir. Buralarda doğru adımları atabilirsek bizim için erişilmez hedefler olmayacak. Bu hedeflerin altını doldurmak adına aslında Türkiye’de belki sayısı 10,15’i ancak bulan bu büyük üretim üssü olan şehirlerimize daha fazla odaklanmamız gerekiyor. Dolayısıyla Gaziantep’te hem bölgenin hem Anadolu’da bir üretim üssü olduğu gerçeğinden hareketle ve burada sanayimizin özellikle teknolojik dönüşümünü gerçekleştirmenin hem dijitalleşme yoluyla verim artışı anlamında bunu söylüyorum hem de ürettiği ve ihraç ettiği ürünlerde teknoloji payını yükseltilmesi anlamında bu dönüşümü gerçekleştirmenin bizi bu hedeflere taşıma anlamında çok ciddi bir katma değeri oluşturacağına inanıyoruz.
Hedef dev teknolojik şirketler
Belirlenen hedeflere ulaşmada en önemli etkenin yetişkin, kaliteli insan gücü olduğunu vurgulayan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, Gaziantep’in genç bir nüfusa sahip olduğu için bu konuda oldukça şanslı olduğuna dikkat çekerek şöyle devam etti: “Aslında bugün yapacağımız çalışmaların özünde de hep bunun alt bileşenlerini tartışmak olsun isteriz. Tabi bunun en önemli alt bileşeni insan, insan kaynağı. Gaziantep çok genç nüfusa sahip büyük, genç bir şehrimiz. Burada gençlerin bütün bu katma değerli üretim süreçlerine nasıl dahil olabileceğini ve nasıl katkı verebileceğini kurgulamak durumundayız. Sizlerin çok somut önerileriniz var. Bizim bazı getirebileceğimiz önerilerimiz olacak. İnsan faktörü çalışmaların özünde, temelinde olacak ama bunun yanında da tabi büyük ölçekli sanayi kuruluşlarımızın sayısını artırabilmek ki Türkiye’de ölçek yükseltmek de bizim sanayi ve teknoloji stratejimizin odağında yer alan bir mesele. Biz orada dünya çapında Ar-Ge liderliği sıralamasında ilk 2 bin 500 firma arasına yeni firmaları dahil etmek, milyar dolar değerlemeye ulaşmış teknoloji şirketlerini Türkiye’den çıkarmak gibi hedefler de koyduk. Önümüzdeki dönem kamu desteklerinin, teşviklerinin çok yaygın olarak uygulanması yerine, daha seçici ama daha ayrıştırıcı özellikle sıklet yükseltme potansiyeli taşıyan, ölçek artıma potansiyeli taşıyan girişimlerin, firmaların ayrıştırılarak onlara daha odaklanmış destekler sunulması adına bu hedeflerin de önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu ilk çalışma olacak, devamını da inşallah getireceğiz. Bu çalışmaları olgunlaştırıp sözde kalmayan, somut, eyleme dönüşen adımlarla Gaziantep’i ülkemizi hedeflerimize ulaşma konusunda el birliği, iş birliği yapmış olacağız.”
"Gaziantep model bir kenttir"
Gaziantep Üniversitesi ve daha sonda da iş dünyasıyla yapılan toplantıların hedeflere ulaşma için bir başlangıç olacağını belirten Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ise, “Biz küresel ölçekte şehrin sanayi altyapısını nasıl güçlendiririz diye bir çalışma yaptık. Bu çalışmada aslında sanayinin Check-Up yaptık. Emek yoğun bir sanayi altyapımız var. Montaj sanayi bir altyapımız var. Fakat bir türlü yüksek teknolojiye geçemediğimiz bir altyapımız var. O yüzden hem üniversite - sanayi işbirliği, hem yeni Silikon Vadileri kurulacak altyapıyı oluştururken buraya özel ne yapılabilir diye yaptığımız çalışmada her şeyin başı eğitim olduğu gibi bu meselede de birinci çalışılması gereken kısmın eğitim olduğu ortaya çıktı” dedi. Sanayide eğitim akademisini nasıl oluşturacağıyla ilgili çalışmalar yaptıklarını da vurgulayan Şahin sözlerini şöyle sürdürdü: “Aslında bu da şehrin nasıl girişimci ruhu olduğunu, nasıl doğru analizler yapabildiğini ve neyi talep ettiğini, nasıl doğru talepler yaptığını bize gösteriyor. Her şeyin başı yetişmiş insan gücü ve beşeri sermaye. Çok ciddi bir üretim, sanayi altyapımız var ve en zor şartlarda dirençli bir şehiriz. Bakın dibimizde koca bir kaos var. Organize 5 ‘te son iki yılda 150 fabrika bitirdik. Başka bir şehirde hayatta bunu yaptıramazsınız. Yapmazlar, yapmamak için milyonlarca nedeni var. İnsan yapımız buna çok müsait ama insan yapımız diyor ki; değişen dünyada bana doğru yolu gösterin. Beni montaj sanayinden çıkarın. Makine sanayi altyapısını oluşturun. Dijital dönüşümde bana yardımcı olun. Bunu yapacak olan da bu masa. Devlet aklıyla bunu başarmamız lazım. Burada olmanızı çok istedik. Misafirperver bir şehiriz ama sizler bizim için çok kıymetli çok özelsiniz. Çünkü şehrin 2023 dünyanın 10 ülkesi arasında olma hedefine İstanbul, Ankara, İzmir’le ulaşamazsınız. Anadolu’daki kalkınma hamlesinde en önemli ana merkez burası, bu şehir. O yüzden sizlere çok güveniyoruz. Bugün alınacak kararların şehrimiz ve ülkemizin sanayisi için çok önemli olduğuna bütün yüreğimle inanıyorum.”
"Pozitif ayrımcılık bekliyoruz"
GAÜN Rektörü Prof. Dr. Ali Gür ise, böylesine önemli bir toplantıya üniversite olarak ev sahipliği yapılmasından duydukları memnuniyeti dile getirirken, “Bu farklı bir model. İnşallah bu model Türkiye’ye örnek olacak. Bütün bileşenler aynı anda muhataplarıyla oturup tartışarak, konuşarak ortak aklı üretme açısından çok önemli bir toplantı. Üniversitemde sizleri ağırladığım için onur duyuyorum. Gaziantep Üniversitesi mühendislik ve tıp alanında çok önde gelen bir üniversite. Aynı zamanda uluslararası 107 ülkeden çok sayıda öğrencisi olan ve bağlantıları güçlü bir üniversite. Bu arada Gaziantep gibi büyük bir sanayi şehrinde ve en önemlisi de Suriye gibi çok önemli krizi hem modüle eden hem yöneten aynı zamanda da dezavantajlarını yaşadığı gibi de avantaja çevirmesini de bilen bir potansiyeli güçlü şehirde yaşıyoruz. O yüzden madem bu kadar sıcak ortamlardan geçiyoruz. Gerek üniversiteler, gerek sanayi olarak buraya devletimiz olarak biraz pozitif ayrımcılık bekliyoruz. Çünkü bu kadar sorunu Türkiye’ye büyük sorun oluşturmadan modüle edip, yerinde kontrol altında tutmak kolay bir şey değil.”
GAÜN Teknopark 11 yaşında
Konuşmasının devamında Gaziantep Üniversitesi Teknopark konusuna da değinen Rektör Prof. Dr. Ali Gür sözlerini şöyle sürdürdü:
“Gaziantep Üniversitesi Teknopark 11. Yılına girdi ve bu yıllar içerisinde gelişimini tamamlıyor. Her şeye rağmen savaş algısına ve buradaki sıkıntılara rağmen 92 firma aktif olarak çalışıyor. Yüzde 99 doluluk oranı var. Yeni bir bina yapılanmasına ve yeni teknopark alanlarına ihtiyaç olacaktır. Burada özellikle Sayın Bakanımızın da destek vermesiyle geçmişte Anadolu’da kurulan tek Ayakkabı Test Merkezi ki ayakkabının en önemli üretim merkezi Gaziantep’tir. Gerek kendi markasıyla gerek fason üretimle. Dolayısıyla burada bir test merkezi gerekiyordu, şu anda kuruldu. Önümüzdeki hafta TÜRKHAK tarafından da akredite edilerek faaliyete geçecek. Arkasından Gaziantep’te proton hızlandırıcı bir sistem kuruluyor. Bu da çok önemli bir projeydi. Çünkü yaklaşık olarak 850 milyon dolarlık bir potansiyeli olan işlemden bahsediyoruz. Çok güçlü tıp fakültesiyle birlikte çok güçlü mühendisliği ortak biyomedikal alanında hem sanayide kümelenme hem özellikle savunma sanayinde çünkü bizde Uzay Bilimleri ve Havacılık Fakültesiyle Mühendislik ikisi de güçlü olduğu için burada biz rol model oluşturabiliriz. Bu arada sağlık alanında da güzel altyapı oluşturuluyor. Eğer devletimiz bu konuda bu bölgeyi biraz daha projeksiyonlarını yoğunlaştırıp desteğini arttırabilirse biz de bundan memnun olacağız.”
Amaç Gaziantep ve Türkiye ekonomisine katkı
Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nin bir şehir üniversitesi, beşeri girişimci ve teknoloji girişimcisi olmaya çalışan ve bu yolda da hızla ilerleyen bir üniversite olmanın yanı sıra, Ar-Ge ve Ür-Ge anlamında çalışmalar yapan bir üniversite olduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Edibe Sözen de, “Bugünkü toplantının temel konularından biri üniversiteler Ar-Ge ve sanayi işbirliği nasıl sağlanacağı yolunda bir takım görüşler ortaya çıkacak ve bu görüşler bizi yönlendirecek. Hiçbir sanayi kuruluşu, şehir, üniversite tek başına kendi içinde kararlar alınarak yönetilemez. O yüzden üçü de birbiriyle ortak alanlarını genişletmek ve üretmek zorundadır” dedi. SANKO Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Güner Dağlı, ise sağlık temalı bir üniversite olduklarını vurgularken, “Dışarıdan gelen birisi için bölgesel farklılıkları görmek ya da sezmek daha değişik bir göz, fikir ortaya çıkartıyor. Bu bölgenin üstün özellikleri var. Çok güçlü bir sanayisi ve çok büyük bir ihracat potansiyeli var. Beşeri sermayesi çok güçlü ve bölgesel özellikleri var. Orta Doğu’ya yakın olması gibi ihracat açısından çok farklı özelliklerimiz var. İpekyolu Kalkınma Ajansı ve Sanayi odasıyla beraber bu bölgede sanayi üretiminde çünkü plastik sektörü çok güçlü tek kullanımlık tıbbi malzemelerin üretimi ve bunların geliştirilmesiyle ilgili olarak ve tabi çok daha farklı noktalara gidebilecek bir proje geliştirdik” diye konuştu.