Kütahya’nın Gediz İlçesinde, Eğitim-Bir-Sen’e (Eğitimciler Birliği Sendikası) bağlı öğretmenler tarafından Mısır halkına yapılan zulüm ve idamlar protesto edildi.Eğitim-Bir-Sen Gediz İlçe Temsilcilisi Ali Arısoy ve yönetim kurulu üyeleri ile sendikaya bağlı öğretmenler, Gediz Belediyesi önüne gelerek “Mısır halkına yapılan zulme karşıyız” mitingi düzenlediler.Gediz Belediye Başkanı Mehmed Ali Saraoğlu ile bir grup vatandaşın da katılarak destek verdiği protesto mitinginde, Eğitim-Bir-Sen Gediz İlçe Temsilciliği Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Aydıner tarafından bir basın bildirisi okundu.Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Aydıner’in basın bildirisi şu şekilde:“Mısır’da ordunun seçilmiş cumhurbaşkanına görevden el çektirmesi, sivil yönetime karşı darbe yapması kabul edilemez. Eğitim-Bir-Sen ailesi olarak, Mısır’da halkın tercihine ve iradesine yönelik darbeyi ve darbecileri kınıyoruz. Mısır ordusu tarafından yapılan darbe, Mısır halkının iradesini hedef almış apaçık bir zorbalık; halka ve iradesine yönelik saygısızlıktır.Mısır’da darbe mahkemesi olarak bilinen Minya Ceza Mahkemesi 529 darbe karşıtı eylemciden 37’sinin idamını nihai olarak onaylarken, 492 sanığın çoğunluğunun cezalarını da müebbet hapse çevirdi. Aynı darbe karşıtı 683 kişi hakkında da idam kararı verdi. İnsanlığa ve hukuka aykırı bu kararları kınamak, mısırlı mazlum kardeşlerimizin sesine ses katabilmek için tüm vicdan sahiplerini harekete geçirmeye davet ediyoruz. Mısır’da yüzlerce insanın hayatına son verecek olan kararların birkaç ay içinde nasıl böylesine hızlı bir yargılama sürecine sığdırıldığı soru işaretleri ile dolu. Hukukun en temel prensiplerinden olan ‘Savunma Hakkı’nın kullanılmasına bile izin verilmeden birkaç oturumun ardından, fütursuzca ve özensiz kararlar ortaya çıkmıştır. Her iki davada da bir kısım tutuklu bulunan sanıkların göstermelik dahi olsa savunma yapmalarına fırsat verilmemiştir.Bütün bu yapılanlar, Mısır halkının geleceğine yönelik küresel nitelikteki bildik kirli oyunların bir parçasıdır. Demokrasiyi, hukuku, insan onurunu hiçe sayan faşist, antidemokratik bu darbe, Mısır sivil yönetiminin Filistin halkına nefes aldırmasına yönelik tavrına tahammülsüzlüğün ve Filistinlilerin geleceğine de ipotek koyma çabalarının ürünüdür. Mısır'ın demokratik yollarla seçilen sivil yönetimi de, en kısa sürede vesayeti kırma, tüm Mısırlıları kucaklayan demokratik ve sivil anayasayı ortak bir mutabakatla hayata geçirme noktasındaki adımları en kısa sürede atmalıdır.Bir insana yapılan haksızlık, bütün bir topluma yöneltilmiş tehdittir. Mısır’da yaşananlar sadece Mısır halkını telaşlandıran felaket değil, aynı zamanda bütün İslam ümmetine yöneltilmiş bir tehdittir. Bu nedenle bu protestomuz sadece Mısır için değil, aynı zamanda kendi geleceğimiz için bir protestodur. Sisi bir piyondur, maşadır. Mısır’da yapılan darbe ile demokrasi, milli irade katledilmişti. Şimdi de millet katlediliyor. Batı basını katliamı görmezden geliyor. Katliamlar karşısında sessizliği koruyan Batılı ülkelerin tavrı utanç vericidir. Mısır’da akan masum sivillerin kanı, sessiz kalanların eline yüzüne bulaşmıştır. Sessiz kalan bu vahşetin ortağıdır. Artık dünyanın, BM’nin, Avrupa’nın, Amerika’nın, insan hakları kurum ve kuruluşlarının bu dramı, vahşeti ve katliamı görmesi lazım, buna 'dur' demesi lazım.Eğitim-Bir-Sen ailesi olarak, Mısır’da halkın iradesine ve sivil yönetime yönelik darbeyi ve darbecileri, katliamlarını lanetliyor; Mısır halkını, iradesine sahip çıkmaya, demokrasiyi önceleyen ülkeleri de Mısır’ın sivil yönetimine destek vermeye çağırıyoruz. Türkiye’nin en büyük sivil toplumu Eğitim Bir Sen ailesi olarak kardeş Mısır halkının yanındayız ve hakikati yüksek sesle haykırmaya devam edeceğiz.”Açıklamanın ardından tüm sendika üyeleri tarafından “Kahrolsun Sisi, seninleyiz Mursi” sloganları atıldı ve tekbirler getirilerek Mısır’da yapılanlar lanetlendi.Daha sonra Diyanet-Sen (Türkiye Diyanet ve Vakıf Görevlileri Sendikası) Gediz Temsilcisi Hakan Özalp tarafından tüm dünyada zulüm gören Müslümanlar adına dua okundu. (MA-EFE)