Türkiye ile Suriye arasında nakliye ve taşımacılık yapan şoförler Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesinin karşısında yer alan Suriye’nin Telabyad Gümrük Kapısında çalışan görevlilerin son günlerde kendilerine yönelik haksız dayatmalarda bulunduğunu ve fazla para aldığını iddia ederek eylem yaptı.
Barış Pınarı Harekatı ile terörden temizlenen ve güvenli bölge haline getirilen Suriye Telabyad kentine taşımacılık ve nakliyecilik yapan Türk şoförler, son dönemlerde gümrük kapısının Suriye tarafındaki giriş ve çıkışında kendilerine yönelik haksız dayatmalar yapıldığını iddia etti. Akçakale Gümrük Kapısı önünde toplanarak eylem yapan şoförler, çeşitli bahanelerle dayatılan haksızlıkların en kısa sürede sonlandırılmasını istedi.
Akçakale Gümrük Kapısından Suriye ile ticaret yapan ithalatçı bir firmanın yetkilileri Mahmut Yılmaz," Şu anda bizim araçlar çimento yüklü, demir yüklü, briket yüklü. Bir sürü gıda yüklü araç var. Daha önceki sistemde Suriye gümrüğünde vergimizi verdikten sonra araçlarımız dışarı çıkar, kim tüccarımız ise, kim muhatabımız ise araçlarımız oraya kadar giderdi. Gittikten sonra malını boşaltır, yakıt hakkı olan ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin belirlediği hak neyse onu alır geri gelirdi. Bu bir haftadan beri oradaki bazı unsurlar araçlar çıktıktan sonra bize uğrayacaksınız, bizim sahada mallarınızı indireceksiniz, tüccarınız kimse malları gelip buradan alacak. Fakat bu malı ben oraya indirdiğim zaman, hava yağmurludur, kıştır ben çimentoyu oranın sahasına indirirsem bunun sorumluluğunu kim alacak. Artı ben zaten malı satmamışım, oradaki ambarıma indiriyorum. Sattığımı zaten ambarımdan satıyorum. Bir de 400 Türk Lirası meselesi var. Bizler gümrük vergisi ödediğimiz halde orada bir nokta kurmuşlar, makbuz karşılığında 400 Türk Lirası ödemek zorundasın. Bu da bize maliyet olarak yansıyor. Bunun bir an önce çözülmesini istiyoruz. Valimizin haberi var, vekillerimizin haberi var, emniyet müdürünün haberi var fakat şu ana kadar herhangi bir çözüm üretilmedi. Orası eğer Türkiye Cumhuriyeti Devletinin elinin altında ise bunun bir an önce çözülmesini istiyoruz. Burada binlerce şoför var. Bu mağduriyetin giderilmesini istiyoruz. Ben sadece ihracatçı firma yetkilisiyim ancak burada binlerce şoför arkadaş var ve karşıda büyük haksızlıklar var"dedi.
Her yerden malzeme getirdiklerini söyleyen Musa Balalkan," Sadece buradan değil Ankara’dan, İstanbul’dan, İzmir’den, Bursa’dan getirdiğimiz malları buradan geçiriyoruz. Biz bu illerden getirdiğimiz malları direk tüccara teslim etmek zorundayız. Tüccar benim malım istediğim yere gelmezse ben istemiyorum, bu malın ek maliyeti sana ait diyor. Eğer böyle olursa ben işi durduracağım çünkü maliyet artıyor. Zaten çimento çekiyoruz, onun fazla kazancı da yok ama araçlarımız çalışsın, kapımız açılmış, gidip Hatay’da, Cilvegözü’nde, Carablus’ta, oralarda gezeceğimize burada çalışalım. Biz de buradan faydalanalım ancak böyle olursa ben 500 ton göndereceğime 50 ton gönderirim. Ben 50 ton gönderdiğimde benim devletime de zararım olur" ifadelerini kullandı.
Firma yetkilisi Mahmut Yılmaz ise," Günlük olarak ortalama 200 araç giriş yapıyor. Her araç girişte kantara 56 Türk Lirası ödüyor. Dönüşte 40 Türk Lirası artı mesai ödüyoruz. Artı 56 Türk Lirası. Devlet bugün bunu hesaplasın, dünya kadar zararı var. Valimizden sorunun çözümünü istiyoruz. Bunu sağlam bir şekilde çözüme kavuştursun. Şu anda ben Mersin’den beyaz çimento yüklemişim. Adam bana karşıdan bu malım yarına kadar elimde olmazsa bu malı istemiyorum diyor. Benim yüklediğim her araç 3 bin 256 dolar. Bunun zararını kim karşılayacak. Valimize, milletvekillerimize, kim ilgileniyorsa artık bunu bir an evvel çözüme kavuştursun" diye konuştu.