Gümüşhane’de İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü tarafından 28 Şubat Sivil Savunma Günü ve 1-7 Mart Deprem Haftası nedeniyle ‘deprem’ konulu konferans düzenlendi.
Gümüşhane Kültür Merkezinde düzenlenen konferansa Gümüşhane Valisi Dr. Yusuf Mayda, Garnizon Komutanı Albay Serhat Önder, Belediye Başkanı Mustafa Canlı, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Ümit Yüksel, İl Genel Meclisi Başkanı Sebahattin Çobanoğlu, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ekrem Akdoğan, Afet ve Acil Durum Müdürü Mesut Bayrak, kamu kurum müdürleri, akademisyenler, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan İl Afet ve Acil Durum Müdürü Mesut Bayrak, Gümüşhane’de kaya düşmesi, heyelan, çığ ve su baskını olmak üzere bütün afet türlerinin sıklıkla görüldüğünü belirterek, kurum olarak yaptıkları çalışmalardan bahsetti.
ÜNLÜ SİSMOLOGDAN ‘JAPON’ ÇIKIŞI
Türkiye’nin önde gelen sismologlarından İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Yrd.Doç.Dr. Oğuz Gündoğdu ise geçtiğimiz günlerde Bursa'da konuşan Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) Afet Yönetim Uzmanı Fumio Kaneko’yu sert bir dille eleştirdi.
Kaneko’nun Marmara Denizi'nde 7-7,5 büyüklüğünde deprem ve ardından tsunami beklediğine dair sözlerini salonda bulunanlarla paylaşan Gündoğdu, “Bir Japon Bursa’da toplantının birinde not alıyor. Ondan sonra demiş ki ‘Ben afet uzmanıyım. 7-7,5 arasında Marmara’da deprem bekliyoruz, arkasından da tsunami olursa Bursa’ya kadar da etkisi olur.’ Tüm medya da bunun peşine düşüyor.” diyerek medyayı eleştirdi.
“BEN BU İŞTEN BIKTIM, JAPON VEYA YABANCI GÖRDÜK MÜ AKAN SULAR DURUYOR”
“Ben bu işten bıktım” diyerek tepkisini ortaya koyan Gündoğdu, “Bizim çok değerli uzmanlarımız var. Hakikaten bütün emeklerini buralara vermiş, yetişmiş, dünyanın kabul ettiği insanlarımız var ama bir Japon gördük mü veya bir yabancı gördük mü akan sular duruyor. Çareyi ben buldum aslında. Gözlerimizi çekik yaparsak o zaman bizi de gale alırlar.” diye konuştu.
“JAPONLAR SON TSUNAMİ FELAKETİNDE ÖNEMLİ TEKNİK HATALAR YAPTI”
Gündoğdu, Japonların son tsunami felaketinde çok vahim hatalar yaptıklarını, setlerin yıkılmadığını fakat suların üzerinden aştığını belirterek, Japonların önemli bir teknik hata yaptığını söyledi.
Daha sonra dünyadan ve Türkiye’den çeşitli deprem ve afet görüntüleri izleten Gündoğdu, depremde en başarısız grupların üniversiteler olduğunu, üniversitelerin özellikle 17 Ağustos depreminde sınıfta kaldıklarını iddia etti.
“KORKMAK SERBEST, PANİK YOK”
Depremlerde ‘korkmak serbest, panik yok’ sloganı ile hareket edilmesi gerektiğinin altını çizen Gündoğdu, olası bir depremde ekip halinde çalışmalar yapılması gerektiğini vurguladı. Toplumun tüm kesimlerinin birlikte hareket etmesi, topluca çalışmalar yapılması gerektiğini dile getiren Gündoğdu, konuşmasında ‘Deprem önceden bilinir mi?’ sorusunu da cevapladı. Gündoğdu, depremlerin fiziki olarak öncüleri var olduğunu fakat bunun zaman belirleme konusunda yeterli olmadığını söyledi.
“HİÇ DEPREM OLMAZSA DÜNYA ÖLMÜŞ DEMEKTİR”
Depremin o kadar kötü bir şey olmadığını, insanların depremle uyumlu yaşaması gerektiği konusunda dikkati çeken Gündoğdu, “Bugün hiç deprem olmazsa, dünya ölmüş demektir.” tespitinde bulundu.
Konferansta daha sonra Gümüşhane Üniversitesi öğretim üyesi Doç.Dr. Abdurrahman Dokuz ‘Türkiye’de Deprem Gerçeği’, Yrd.Doç.Dr. Özlem Çavdar ‘Türkiye’de Yapıların Güvenliği’ ve Yrd.Doç.Dr. Sevil Cengiz afet yönetimi hakkında sunumlarını yaptı.
ÖNEMLİ OLAN AFETE HAZIRLIKLI OLMAK
Yaklaşık 5 saat süren konferansı baştan sona kadar takip eden Gümüşhane Valisi Dr. Yusuf Mayda ise afetin ani durumda gelişen bir hadise olduğunu, önemli olanın afete hazırlıklı olmak olduğunu söyledi.
Afet ve depremin önlenemeyeceğini fakat gerekli hazırlıkları yaparak, önlemlerin zamanında uygulanması ile afetin en az zayiatla geçirileceğini kaydeden Vali Mayda, ani durumda anı yönetmek tabirinin afetlerle ilgili kullanıldığını belirtti.
“ESTETİĞE VE REKABETE ÇOK FAZLA ÖNEM VERİYORUZ”
Türk milleti olarak gerek bilimsel gerek sanatsal anlamda iddialı olduklarını ve iyi işler yaptıklarını dile getiren Vali Mayda, “Fakat kendimiz yaptığımız gibi başkalarının tecrübelerinden de faydalanmalıyız. En iyisini yapıp öğreneceğiz ama başka ülkelerdeki örnekleri de gezip görmekte fayda var. Depremlerin ardından yıkılması gereken orta hasarlı binalarımız boyandı cilalandı. Tabut gibi tedbirsiz bir uygulama var. Devletimiz belli binaların yıkılmasını istedi ama bir dirençle karşılaştı. Halbuki bu olmamalı. Yaşanan tecrübeler de paylaşılmalı. Estetiğe ve rekabete çok fazla önem veriyoruz. Binanın fazla kat ve fazla daire olmasına önem veriyoruz ama esas önemli olan güvenliğidir. Afetsiz bir yaşam diliyorum.” dedi.
Toplantıda daha sonra 28 Şubat Sivil Savunma Günü ve 1-7 Mart Deprem Haftası nedeniyle düzenlenen şiir, resim ve kompozisyon yarışmalarında dereceye giren öğrencilerin ödülleri ve İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğünde görev yapan Arama Kurtarma Ekibine başarı belgeleri verildi.
Program deprem ve AFAD çalışmalarının yer aldığı fotoğraf sergisinin gezilmesi ile son buldu.