Erzurum’da ana sınıfı öğretmenliği yapan Gizem Açıl, gündüzleri öğretmenlik yaparken akşamları ise üniversite öğrencisi oluyor. Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesinde Çağdaş Türk Lehçeleri bölümünü kazanan Açıl, hem öğretmen hem öğrenci olmanın heyecanını bir arada yaşıyor.
Atatürk Üniversitesi Çocuk Gelişimi Önlisans mezunu olan Gizem Açıl, İkinci Üniversitesini Edebiyat Fakültesinde Çağdaş Türk Lehçeleri bölümünü okuyor. Gizem Öğretmen, gündüz Yakutiye ilçesine bağlı Kırmızıtaş köy okulunda ücretli öğretmenlik yapıyor, akşam ise öğrenim görmek için okulunun yolunu tutuyor.
Her sabah servis kullanarak kilometrelerce uzakta olan köy okuluna giden Gizem Öğretmen, öğrencilerine kavuşmak için adeta can atıyor. Aralarındaki bağın çok güçlü olduğunu, mesleğinin severek yapılması gereken bir iş olduğunu ifade eden Gizem öğretmen, geceleri bile öğrencilerinin kendisini aileleri vasıtasıyla arayıp, iyi geceler dileklerinde bulunduklarını söylüyor.
Öğrencileriyle sabah bir araya gelen Gizem Öğretmen, 4 öğrenciden oluşan sınıf mevcuduyla ders işliyor. Öğle arasında öğrencilerle kar topu oynayıp, ardından üşüyen minikleri yakmış olduğu sobanın etrafında topluyor. Öğrencilerine milli değerleri aşılayan, vücut gelişimleri açısından spor yaptıran ve halk dansları konusunda koreografiler hazırlayan Gizem öğretmen yaptıklarıyla hem velilerin hem çevresinin takdirini kazanıyor.
Önlisans Çocuk Gelişimi mezunu Açıl, okumayı çok sevdiğini, elinden geleni yapmaya çalıştığını, ailesinin desteğinin kendisi için çok değerli olduğunu söylüyor. Gizem Açıl, “Biz 4 kişilik bir aileyiz. Kardeşim ben annem babam hepimiz okuyoruz. Sabah okutup, akşam okumak benim için çok yoğun bir süreç, Babam şu an, Atatürk Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Yerel Yönetimler bölümünü okuyor. Annem Yadigar Açıl ise benim mesleğimi çok sevdiği için, çocuk gelişimci olmak istedi, şuan liseyi bitirmek üzere, Mesleki Açık Öğretimden Çocuk Gelişimi bölümü okuyor. Kardeşim Metehan’da lise öğrencisi, biz 4 nüfus, 4 öğrenciyiz” dedi.
Köy okulundan, üniversiteye gidebilmek için uzun bir yol kat eden Gizem Açıl, “Nadir de olsa derse geç girdiğim zamanlar oldu. Öğretmenlerim derslere yetişmem konusunda yaşadığım zorluklara anlayış gösteriyorlar, öğrenim gördüğüm fakültemde vize ve final zamanlarında, sınavlara hazırlanmak için ücretsiz izine ayrılıyorum. Sınavlara çalışmak için kütüphaneye gitme lüksüm olmuyor. Evde de ayrı sorumluluklarım var. Notlarımı arkadaşlarım sayesinde edinip sınava ramak kala çalışıyorum” şeklinde konuştu.
“Eğitim sadece 4 duvar arasıyla sınırlı değil”
Gizem öğretmen, çocuk gelişimi üzerine yüksek lisans hedefinin de olduğunu kaydederek,"Öğretmenliği hiç bırakmak istemiyorum. Benim öğretmenlerim de bana çok güzel bir örnek. Çocuklara ne kadar örnek olabilirsek, geleceğe de o kadar sağlam adımlar atacağız. Eğitimin 4 duvar arasında olduğunu düşünmüyorum. Nezaket duygularını, milli değerleri de öğretmeye çalışıyorum. Eğitimi sadece kitapta yazan bilgiler olarak görmeyip, diğer değerlerimiz açısından da mesleğimi ifa etmeye çalışıyorum” ifadelerini kullandı.