Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "Güven ve istikrar olmazsa yatırım olmaz. İşte önümüzdeki 31 Mart yerel seçimleri bu güven ve istikrarın devamı için bir eşik olacak." dedi.
Bakan Varank, Adana'daki temasları kapsamında AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Jülide Sarıeroğlu ve diğer ilgililerin katılımıyla Adana Sanayi Odası'nda düzenlenen, "İş Dünyası ile Buluşma" toplantısına katıldı.
Toplantıda konuşan Varank, bugün esnaftan üreticiye, öğrenciden girişimcilere kadar çok sayıda vatandaşla buluştuklarını söyledi.
Sanayisiyle, tarımıyla ve ihracatıyla göz kamaştıran, bölgeye dinamizm katan Adana'nın 2002'deki 460 milyon dolar olan ihracatının geçen sene 2 milyar dolara ulaştığına işaret eden Varank, "16 yılda 4 katın üzerinde bir ihracat artışı. Bunu ancak güçlü sanayiyle ve çalışkan girişimcilik ruhuyla açıklamak mümkün." diye konuştu.
- "32 milyarlık sermaye yatırımını destekledik"
Varank, hiçbir başarının şans eseri gerçekleşmediğini vurgulayarak, hedefe ulaşmak için özveriyle çok çalışmak, risk ve fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek gerektiğini belirtti.
AK Parti hükümetlerinin 16 yıldır aynı şevk ve heyecanla, dur durak bilmeksizin çalıştığını, çalışmaya da devam ettiğini dile getiren Varank, her bir ilin potansiyelini keşfetmesi, hatta bu potansiyeli daha da ileriye taşımasının temel öncelikleri olduğunu aktardı.
"İşte Adana'da geldiğimiz durum ortada. İlimizin sanayisi, devletçe sunduğumuz desteklerin etkin bir biçimde kullanılmasıyla gelişti ve güçlendi." diyen Varank, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bakın tarihler 2002'yi gösterdiğinde sadece 51 firma, toplamda 2 milyon liralık bir yatırım teşvik belgesine sahipti. 16 yılda bin 300'e yakın firmaya teşvik belgesi vererek, 32 milyarlık sermaye yatırımını destekledik. Sağlıktan enerjiye, tarımdan imalata, üretime katkı yapmak isteyen herkesin yanında olduk, engelleri kaldırdık. İlimizin üretim kapasitesi bu sayede büyüdü ve güçlendi."
- "İnovasyon ruhunu harekete geçirdik"
Üretimle istihdamın doğru orantılı olduğunu belirten Varank, sadece bu teşviklerle 57 bin vatandaşın yeni iş imkanı bulduğunu bildirdi.
Varank, KOBİ'leri de ihmal etmediklerine dikkati çekerek, 1990-2002 arasında Adana'da sadece 73 KOBİ'nin KOSGEB desteklerinden faydalanabildiğini, AK Parti hükümetleri döneminde ise ildeki 11 bin 280 işletmenin toplamda 120 milyon liralık KOSGEB desteğinden istifade ettiğini aktardı.
"Yatırımı ve istihdamı artırmak isteyenlerin önünde hiçbir engel yok. KOSGEB desteklerine hemen başvuru yapabilirsiniz. Üretimde kapasite artışı kadar, ürettiğiniz malların katma değeri ve rekabetçilik seviyesi de önemli. İşte Ar-Ge'nin önemi bu noktada ortaya çıkıyor." ifadelerini kullanan Varank, şu değerlendirmede bulundu:
"2002 öncesi dönemde Adana'da Ar-Ge ekosistemi adına hiçbir alt yapı yoktu. Bu kapsamda hemen harekete geçtik. 'Yenilikçilik' dediğimiz şey, sadece tek bir kişinin eseri olamaz. Bunun için 'Güçlü ve iyi çalışan bir ekosisteme ihtiyaç var.' dedik. Üniversiteleri, reel sektörü ve kamuyu en verimli şekilde bir araya getirip inovasyon ruhunu harekete geçirdik. Geldiğimiz noktada Adana'ya 12 Ar-Ge ve 9 tasarım merkezi ile Çukurova Teknoparkını kazandırdık. Teknoparka Bakanlığımız bütçesinden 25 milyon lira aktardık. Yüzde 84 doluluk oranıyla çalışan bu yerleşke, 7 milyon dolarlık teknoloji ürünü ihraç etti. Buradaki işletmeler, kurumlar, gelir ve gümrük vergisi alanlarında muafiyete sahip. Satın aldıkları ekipmanları KDV'den muaf tutuyoruz."
- "Polipropilen ithalatına ödediğimiz 2,2 milyar dolar ülkemizde kalacak"
Adana için kendisini çok heyecanlandıran projeden bahseden Varank, şöyle konuştu:
"Bu öyle bir proje ki; tam anlamıyla hayata geçtiğinde hem Adana'ya hem de ülkemize çağ atlatacak. 'Ekonomideki yapısal dönüşümü, Adana sayesinde başaracağız' dersem abartmış olmam sanırım. Biliyorsunuz Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu vizyonla Ceyhan Enerji İhtisas Endüstri Bölgesini hayata geçirdik. Burası jeopolitik konumu sayesinde enerji ve petrokimya sektörümüz için önemli bir üretim üssü olacak. Bakanlıkça bölgeyi yatırımcılarla buluşturmak adına 69 milyon lira harcadık. Masterplan çalışmalarını tamamladık, imar planlarının yapım aşamasındayız. Bölgenin kamulaştırması amacıyla açılan bedel tespit ve tescil davaları hızlı bir şekilde ilerliyor."
Ceyhan Enerji İhtisas Endüstri Bölgesinin ekonomiye sunacağı katkıya da değinen Varank, "Geçen kasım ayında Rönesans Holding ve Sonatrach ortaklığında yılda 450 bin ton kapasiteli polipropilen üretim tesisinin yatırım ortaklık sözleşmesi imzalandı. Yatırımla polipropilen ithalatına ödediğimiz 2,2 milyar dolar ülkemizde kalmış olacak." dedi.
Ceyhan'da yaklaşık 10 bin vatandaşımıza yeni istihdam oluşturmayı hedeflediklerini anlatan Varank, tam olarak faaliyete geçtiğinde, ithal edilen kimyasal ürün çeşitlerinin yüzde 80'inin Türkiye'de üretilebileceğini aktardı.
Varank, tüm parsellerin yatırımcılara tahsis edilmesiyle, yıllık 1 milyar dolarlık katma değer oluşturulacağına dikkati çekerek, "Bu yatırım, mühendislik, tedarik ve yapım aşamalarındaki sermaye harcamalarının büyüklüğü sayesinde önemli bir çarpan etkisi de oluşturacak. Kaba bir hesap yaptık. Buna göre, Ceyhan sayesinde büyüme oranımızda yıllık binde 2 ile binde 4 arasında bir artışın olmasını bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
Bu projeyi hayata geçirmek için bütün süreçleri bizzat takip ettiğine işaret eden Varank, "İnşallah ülkemize kazandıracağımız bu muhteşem proje şahsım adına torunlarıma anlatmaktan gurur duyacağım bir iş olacak." diye konuştu.
- "Adana ve çevre illerimizdeki üretim yetkinliği geliştirilecek"
Adana ve Mersin'e hizmet veren Çukurova Kalkınma Ajansı'nın (ÇKA), kentte 484 projeye 251 milyon lira hibe desteği sunarak 500 milyon liralık yatırımın gerçekleşmesini sağladığını belirten Varank, ÇKA'nın yeni dönem için çok güzel müjdeleri olduğunu aktardı.
Varank, Türkiye'nin ilk model fabrikasını Ankara'da kurduklarını ve oldukça yapıcı geri dönüşler almaya başladıklarını anlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Adana için de bu yönde bir projemiz var. İlk aşamada gıda, tekstil, kimya, plastik, makine, metal ve mobilya sanayilerinde faaliyet gösteren firmalara odaklanılacak. Teorik ve uygulamalı eğitim hizmetleri verilerek, Adana ve çevre illerimizdeki üretim yetkinliği geliştirilecek. Dolayısıyla Adana dijital çağın gerektirdiği beceri ve niteliklerden mahrum kalmayacak. Bir diğer projemiz Bio-Tek Tarımsal Araştırma ve Uygulama Merkezinin kurulması. Bu merkez Akdeniz meyve sineği başta olmak üzere tarım zararlılarıyla mücadeleyi hedefliyor."
- "Güven ve istikrar olmazsa yatırım olmaz"
Adana'yı yatırımların odağı haline getirmek için yoğun bir gayret içinde olduklarını bildiren Varank, yatırımın temel önceliğinin de güven ve istikrar olduğunu dile getirdi.
Varank, "Güven ve istikrar olmazsa yatırım olmaz. İşte önümüzdeki 31 Mart yerel seçimleri bu güven ve istikrarın devamı için bir eşik olacak. Adana'da biliyorsunuz Cumhur İttifakı olarak bir yola girdik. Cumhur İttifakı siyaseten kurulmuş bir ittifak değil. Adana'nın yatırımlarına, huzuruna, güvenine, istikrarına göz dikenlere karşı kurulmuş bir ittifak. İnşallah 31 Mart'ta Adana'nın hem belediyecilik anlamında hem de yatırımlar anlamında yeni bir atılım dönemine girmesi için Cumhur İttifakı adaylarını yönetime taşıyacağız." şeklinde konuştu.
Varank, Adana'da Cumhur İttifakı'na Türkiye’deki en güçlü desteklerden birinin verileceğine yürekten inandığını sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından Bakan Varank ve diğer ilgililer iş insanlarının sorularını yanıtladı.