Kuşadası bölgesindeki tarihi ve kültürel mirasa sahip çıkılması amacıyla başlattığı çalışmalar devam ediyor.Kuşadası’nın simgesi Güvercinada ile tarihi su kemerlerinin restorasyonunun yanı sıra Kuşadası’nın en önemli tarihi mirasları arasında yer alan Kadı Kalesi’ndeki (Anaia) kazı çalışmaları da tüm hızıyla devam ediyor. Kuşadası Belediyesi tarafından gerçekleştirilen çalışmalar, Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Bizans Sanatı Ana Bilim Dalı Başkanı, Prof. Dr. Zeynep Mercangöz’ün başkanı olduğu kazı ekibi tarafından yürütülüyor.Kazı çalışmalarını yürüten heyeti ziyaret eden Kuşadası Belediye Başkanı M. Esat Altungün, ilk yerleşimi 8 bin yıl öncesine giden bir höyük ve onun üzerinde yer alan 13. yüzyıl Bizans Kalesinin görüldüğü Kadı Kalesi’nde bu yıl yapılan çalışmalarda çıkan bulguları yerinde gördü ve kazı ekibinden bilgiler aldı. Kuşadası Belediye Başkanı M. Esat Altungün, Kadı Kalesi’nde yürütülen kazı çalışmaların önemli bir döneme ışık tuttuğunu ve her yıl yeni ve çok önemli bulgulara ulaşıldığını belirterek, “ Çalışmaları yürüten Sayın hocamız Zeynep Mercangöz ve kazı ekibine şükranlarımı sunuyor. Kuşadası için çok önemli bir görevi yerine getiriyorlar. Kuşadası’nın geçmişine ışık tutuyorlar “ dedi.- KADI KALESİ, DAHA ŞİMDİDEN İLGİ ODAĞI OLDUBu arada, Kadı Kalesi kazıları daha şimdiden çevrecilerin ve tarihe ilgi duyanların odak noktası olmaya başladı. Çevre, doğa ve tarihin korunması için yaptığı çalışmalarla dikkatleri çeken Kuşadası Eko Sistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği(EKODOSD) üyeleri de Kadı Kalesi’nde yürütülen kazı çalışmalarını inceledi. Yaptıkları ziyareti değerlendiren Kuşadası EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, “ Çok önemli bir çalışmayı üyelerimizle birlikte yerinde inceledik. Geçtiğimiz yıl üzerinden geçtiğimiz kapıların, yapılan çalışmalarla tamamen meydana çıkarıldıklarını görerek bu yıl altından geçtik. Kazıda çıkarılan bulgular üzerindeki kuş ve hayvan betimlemelerinin yoğunluğu, bu bölgenin Antik Dönem’de çok zengin bir ekosistem alanı olduğunu da göstermektedir. Daha 30-40 yıl öncesine kadar Milli Parka doğru uzanan bölgenin sulak alanlarla kaplı olduğu ve su kuşları açısından zengin populasyonlara sahip olduğu bilinmektedir. Kuşadası sınırları içindeki en önemli Antik yerleşim olan Kadı Kalesi’nde, 12 yıl gibi kısa bir sürede bilim insanlarının özverili ve duyarlı çalışmalarıyla tarihe ışık tutacak birçok eser gün ışığına çıkarılmıştır. Aydın Arkeoloji Müzesinde sergilenen Hitit üslubundaki “Fırtına Tanrısı” heykelciği bunlardan biridir. Gerek Hitit heykelciği, gerekse kuruluşunu Anaia adlı bir Amazon kraliçesine bağlayan efsanelerin bölgenin ne kadar önemli bir yer olduğunu göstermektedir. Önümüzdeki yıllar içinde Kuşadası tarihinin geçmişine ışık tutacak nice eserlerin gün ışığına çıkması beklenmektedir. Bir yandan da etrafındaki çarpık yapılaşmalara inatla, binlerce yıllık taşların üst üste konularak tarihsel mimarinin ortaya çıkarıldığı görülmektedir. Kuşadası’nın yanı başında, denizin dibinde olan Kadı Kalesi’nin kazı çalışmalarının bitirilerek restorasyonunun tamamlanması halinde, turizm için çok önemli alternatif bir alan olacaktır. Kuşadası turizmine olumlu yönde büyük katkı yapacak bu alanının çalışmalarının sadece Kuşadası Belediyesi’nin katkılarıyla ve kazı heyetinin büyük özverisiyle ilerlediği de bir gerçektir. Bu nedenle Kuşadası’ndaki tüm kurumların, kuruluşların, sivil toplum örgütlerinin Kadı Kalesi’ne sahip çıkarak, kazı çalışmalarına ve Kuşadası Belediyesi’ne destek olmaları gerekmektedir” diye konuştu.