Memur Sen Malatya Temsilciliği tarafından “Kadın ve Demokrasi” konferansı düzenlendi.
Öğretmenevi salonunda düzenlenen konferansın açılış konuşmasını yapan Memur Sen Malatya Temsilcisi ve Eğitim Bir Sen Malatya Şube Başkanı Hüseyin Söylemez, kadına seçme ve seçilme hakkının verilme yıldönümü nedeniyle düzenledikleri konferansta kadın hakları üzerinde durulacağını ifade etti. Kadınların önemine temas eden Söylemez, İslam’ın kadına verdiği önemi anlattı.
Daha sonra kürsüye gelen konferansın konuşmacısı Memur Sen Malatya Kadın Komisyonu Başkanı Nurgül Bektaş Yakın, “Kadın ve Demokrasi” konulu konferansında, kadın haklarından söz etti.
1935 yılında yapılan milletvekili seçimlerinde 17 kadın, 1 yıl sonra yapılan ara seçimde de bir kadın daha seçilerek 18 kadınla temsil edildiğini hatırlatan Yakın, “ O günün şartlarında dünya ikincisiydik.400 vekilden 18 kadındı yani yüzde 4.5 ti.24 Haziran seçiminde ise 600 vekilden 104 ü kadın vekil ve yüzde 17.48 e denk gelmektedir. Dünyada ise kadın temsil oranı bakımından 118. sırada yer alıyoruz. Hangimiz ya da kaçımız Nezihe Muhiddin ve arkadaşları kadar mücadele ettik.1923’ten 1934 yılına kadar kadın ara seçme ve seçilme hakkını talep etmişlerdir. Büyük sıkıntılara katlanarak verdikleri mücadeleyi biz ne kadar sürdürebildik. Sendikalar demokrasinin olmazsa olmazı olan yapılardır. Sivil toplum örgütleri ve sendikalar demokratik yönetimleri ayakta tutmak için okul görevi üstlenmektedir. Hiçbir hak altın tepside sunulmamıştır. Her hak için mücadele eden ömründen fedakarlık yaparak bedenini taşın altına koyan, adanmışlık ruhu ile çalışan arkadaşlarımız vardı. İşte bugün o arkadaşlarımız aramızda" ifadelerini kullandı.
Kadın dünyanın yarısı olduğunu vurgulayan Yakın, "Nüfusun yüzde ellisini oluşturan insan unsurunu görmezden gelmek, yönetimden uzak tutmak ülkemiz açısından acı bir tablodur. Ne yazık ki nice yetenekli, yetişmiş ve birikimli kadınlarımız öğrenilmiş çaresizlik yaşayarak köşesine çekilmek zorunda bırakılmaktadır. Bizler bu toplumun öncü kadınlarıyız. Hem kendimiz aktif olmalıyız hem de aktif olan genç arkadaşlarımızı desteklemeli ve yüreklendirmeliyiz. Kaçarak kenarda durarak hiçbir sorunu çözemeyiz. 1000 yıldır bedelini şehitlerimizin kanı ile ödediğimiz bu vatanın yönetiminde de söz sahibi olmalıyız. Bu bizim hakkımız. Şu anda bu topluluğun bir araya gelmiş olması biz kadınların daha çok demokrasiye inandığının, uzlaşmacı olduğunun bir göstergesidir. Bizler de artık hakkımız olan temsil hakkı için mücadele etmeliyiz. Sakın unutmayın biz bu ülkenin ve dünyanın yarısıyız, ötekisi değil" dedi.