Türkiye ile İtalya’nın ortak projesi olan Karkamış Antik Kent’i kazı ve restorasyon çalışmaları sonucunda ortaya çıkarılan eserler tanıtıldı.Suriye sınırına sıfır yerde yapılan kazı çalışmalarını yürüten kazı başkanı Doç. Dr. Nicolo Marchetti ve başkan yardımcıları gün yüzüne çıkarılan eserleri tanıttı.Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Zeugma Mozaik Müzesi Kültür ve Kongre Merkezi’ndeki tanıtım toplantısında, Karkamış’ta çıkarılan eserlerin çok önemli bir hazine olduğunu söyledi. Eserlerin, insanlık tarihinin, kültür mirasının karanlık noktalarını aydınlatacağını ve bu dönemin ortaya çıkmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Şahin, şöyle konuştu:“Bu kadar önemli bir dönemin aydınlığa çıkması Türkiye, Gaziantep ve bölge için değil, dünya tarihi ve dünya tarihçileri için çok önemli. Çünkü insanlık tarihi kadar çok önemli bir coğrafyada yaşıyoruz. Akdeniz ve Mezopotamya dediğimiz Dicle ve Fırat bütün tarih boyunca insanlık var olduğu sürece dünyanın en zengin uygarlıklarına ev sahipliği yapmış. Dolayısıyla bu bölgenin üzerimizde çok büyük bir emaneti ve sorumluluğu var.”Evliya Çelebi’nin bütün dünyayı dolaşıp kente “Şehri Ayıntab-i Cihan” demesinin tesadüf olmadığını belirten Şahin, şehrin, yolu, suyu, elektriği ve insanı kalkınması ne kadar önemliyse, geçmişinin de bir o kadar önemli olduğuna dikkati çekti.“BU ESERLER BİZİM GÖZBEBEĞİMİZ”Bilginin borçlandırdığını ifade eden Şahin, “Aslında biraz da geç kaldık. Harabe bir yer dönüp de bu eserlerin üzerine hiç bakmadık. Vakıf medeniyetimizin gereğini yapmadık. İngilizler 19. Yüzyılda buraya gelmiş. 1. Dünya Savaşında İngilizler buraya gelip bu eserlerin bir kısmını bugün kendi müzelerinde sergileme cesareti ve açığı bulmuşlar. Bu onlar için ne anlama geliyorsa bizim için de aslında çok ciddi bir ders anlamına geliyor” dedi.Milletvekilliği döneminde Japon prensinin bölgeden bahsettiğine vurgu yapan Şahin, bu toprakların altının da üstü kadar iyi bilinmesi gerektiğine işaret etti.Bölgedeki tarihi eserlerin gün yüzüne çıkarılması için ilgili kurumlar ve bakanlıklarla işbirliği içerisinde çalışılması gerektiğini belirten Şahin, geleceğe iz bırakılması için geçmişi aydınlatan eserlere sahip çıkılması gerektiğini dile getirdi.Binlercesinin daha toprağın altında olduğun aktaran Şahin, “Bu eserler bizim gözbebeğimiz. Bu eserlerin gün yüzüne çıkarılarak, dünya vatandaşlarına bu bölgeyi anlatmak ve dünya tarihçilerini bölgeye çekmek bizim en büyük görevimiz. Bu şehir ne kadar sanayi şehriyse, ticaret şehriyse o kadarda kültür ve turizm şehri olacak” diye konuştu.ÇIKARILAN TARİHİ ESERLERKarkamış Kazı Başkanı Doç. Dr. Nicolo Marchetti Karkamış Antik Kenti’nde yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. 55 hektarlık antik kentin seçilen birçok alanında Karkamış’ın kent tarihi üzerine detaylı bilgiler verdiğini belirten Marchetti, açıklamasını şöyle sürdürdü:“Kazdığımız en önemli bina yaklaşık M.Ö. 900’de inşa edilmiş olan Katuwa’nın Sarayıdır. Yüksek bir platform üzerine yapılmış olan saray büyük heykelli levhalarla süslenmiş. Büyük binanın içerisinde yürütülen kazılarda 2 ana yerleşim evresi tespit ettik. MÖ. 900’e tarihlediğimiz evreden ceylan taşıyanların betimlediği 5 ortostat bulunmuştur. Ortostatlar şimdiye kadar bulunan Yeni Hitit kabartmaları gibi dışarıda değil sarayın bir odasının içinde yer alması Assurların sadece mimari dekorasyon fikrini değil iç odaları da dekore etme fikrini Karkamış’tan aldıklarını kanıtlamaktadır. Assur’da en erken duvar kabartmaları M.Ö. 870’ tarihlenmektedir. Assurlu 2. Sargon 717’de Karkamış’ı ele geçirmesinden sonra sarayı kullanmaya devam etmiş ancak eski kabartmaları kerpiç arkasına saklamış ya da yeni duvarların temeli için kullanmak üzere kaldırmıştır. Bazı tuğlalar üzerine çiviyazısıyla sarayın kendisinin olduğunu yazdırmış olmasına rağmen sarayın içinde sadece bazı yeni tabanlar yapmıştır. Aslında ana avluda nehir taşından yak. M.Ö. 710’da ait siyah ve beyaz karelerden oluşan mozaik taban gerçekleştirmiştir. Bu dünyanın en eski taban mozaiklerinden biridir.”Doç. Dr. Marchetti, Karkamış’ın nekropol alanı Yunus’ta M.Ö. 8-7 yüzyıllara tarihlenen 10 civarında kremasyon mezar kazıldığını ve bu alanda ölü hediyeleri ve bir grup tam kap bulunduğunu bildirdi. Arabistanlı Lawrence’nin evinin kalıntılarının kalan yarısının da kazıldığını aktaran Marchetti, Lawrence’nin evi, 1912’de British Müzesi kazıları için inşa ettiğini ve 1914 1. Dünya Savaşı patlak verene kadar kullanmaya devam ettiğini kaydetti.Kazılar sonucunda evin karakol haline getirildiğini tespit ettiklerin aktaran Marchetti, “Askerler odaların taban seviyesini depolarda buldukları heykel ve yazıt parçalarıyla yükseltilmiştir. Birçok parça zarar görmekle beraber korunmuştur” şeklinde konuştu.Toplantıya, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in yanı sıra AK Parti Gaziantep Milletvekili Nejat Koçer, Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürü İrfan Önal, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Gaziantep Sanayi Odası Başkanı Adil Konukoğlu, Kent Konseyi Başkanı Mehmet Aslan ve bir çok kurum ve STK temsilcisi katıldı.Konuşmaların ardından Zeugma Mozaik Müzesi gezildi.