Kayseri’de 13’üncü yüzyılın ikinci yarısında Selçuklu Devleti vezirlerinden Pervane Muineddin Süleyman tarafından yapıldığı bilinen Pervane Bey Medresesinin durumu yılan hikayesine döndü. Bugüne kadar temelleri kalan medrese, yerin altında kaderine terk edildi.
Kayseri’deki tarihi Kapalıçarşı’nın Kazancılar Çarşısı adı verilen sokağının arkasından başlayarak Camiikebir’e kadar uzanan bölgede yerin altında bugüne kadar temelleri gelebilmiş olan Pervane Bey Medresesi, 1980’lerden sonra başlayan Kapalıçarşı onarımı ile birlikte fark edildi.
Medreseye demir kapı yapıldı, kapıya da kilit vuruldu
Yapılan araştırmalarda medresenin, 13’üncü yüzyılda Selçuklu Devleti vezirlerinden Pervane Muineddin Süleyman tarafından yapıldığı tespit edildi. Aynı dönemde medrese temellerinin bulunduğu alanda başka tarihi eserlere de rast gelindi. Temelleri üzerinde yer alan yaklaşık 60 esnafın bodrum katlarının medrese yapısına bitişik olması ve alanda başka tarihi eserlerin bulunmasından dolayı onarım çalışmaları durduruldu. Bu süreçte esnaf da dükkanlarını başka bir yere taşımak ya da kapatmak zorunda kaldı. 13 yıl civarında onarım çalışmaları sona ermedi ve Pervane Bey Medresesi için de bu süreçte çevresinin kapatılması dışında herhangi bir koruma gerçekleştirilmedi. Medrese turistlerin gelebileceği gibi tefriş de edilmedi. Koruma maksatlı üzeri demir malzeme ile kapatılan ve kapısına kilit vurulan yapının parmaklıklı kapısının anahtarı da mağdur esnaflardan birine teslim edildi.
60’a yakın esnaf mağdur oldu
Hem onarım çalışmalarının uzun sürmesinden dolayı dükkanını taşımak ya da kapatmak zorunda kaldığı için hem de galeri bedeli de dahil olmak üzere kendisinden onarım bedeli istendiği için mağdur olan esnaf, çareyi o dönemde varlığını sürdüren Bayındırlık ve İskan Bakanlığı ile Kültür Bakanlığına dava açmakta buldu. Söz konusu davaların avukatlığını yapan Levent Büyükkeçeci, konuyu şöyle özetledi:
“1980 ya da 81 yılında Türkiye’deki Kapalıçarşılarla ilgili Onarım Kanunu çıkarılıyor. Bursa, İstanbul ve Kayseri’deki Kapalıçarşıların onarımı ile ilgili bir kanun çıkarılıyor; Bursa ve İstanbul’dakiler onarılıyor. Kayseri’de 1985-86’lı yıllarda onarım çalışmaları yapılmaya başlandı ve Kapalıçarşı’nın büyük bir bölümü onarıldı ama 60 adet dükkanın olduğu bölgede, ki bu da tam olarak Kazancılar Çarşısı’nın arka tarafını kapsıyor. Bu arada kazım esnasında tarihi esere rastlanıyor. Yapılan araştırmalarda buranın Selçuklu döneminden kalma Pervane Medresesinin temel taşları olduğu anlaşıldı. Temel taşı tespit edilince buraya Anıtlar Kurulu müdahale etti ve oradaki 60 dükkanı içeren adanın inşaatını durdurdu. Bu da yaklaşık olarak 1986-1987 yılı idi. Ama Anıtlar Kurulu buraya uzun bir süre ne yapacağına karar veremedi. Yaklaşık 15 yıl burası adeta bir çukur vaziyetinde durdu. Burası açık halde bekledikten sonra vatandaşa bir şey olmasın diye yanlarını kapattılar. Bu sefer de burası çöplüğe dönüşmeye başladı. Sonra 2000 yılından itibaren buranın tarihinin korunması ile ilgili projeler geliştirilmeye başlandı ve buranın galeri yapılmasına, dükkanların da üste çıkmasına karar verildi. Bunu düşünüp yapmaları 15 yıl sürdü.”
Mağdur olan esnaf dava açabiliyor
Daha sonraki süreçte esnaftan galeri bedeli de içinde olmak üzere onarım bedeli istendiğini belirten Avukat Büyükkeçeci, “Biz de buna itiraz ettik; 2005 yılında yaklaşık olarak 30 esnaf için dava açtık galeri bedelini onarım bedelinden düşün diye ve Bölge İdare Mahkemesi bunu kabul etti. Kalan miktarı vatandaştan tahsil etti ama dava uzun sürünce, zaman da geçince tekrar faiz işledi ve derken vatandaş yine mağdur oldu. 2017 yılında da Kültür Bakanlığı kamulaştırmasız el atma bedeli istediğimiz bir mahkeme açtık. Şu anda birkaç dava bitti, birkaç tanesi de devam ediyor. Dava açmak isteyen vatandaş Kültür Bakanlığı aleyhine dava açabilir ve ittifak hakkı bedelini Bakanlıktan isteyebilir” diye konuştu.
“Kendi mülkümüze ikinci kez para ödemek zorunda kaldık”
Mağduriyet yaşayan esnaflardan Mehmet Gülhan ise, zaten kendi mülkleri olan dükkanlara onarım bedeli istenmesi nedeniyle ikinci kez para ödemek zorunda kaldıklarını ifade etti. Gülhan, “Anıtlar Yüksek Kurulu burayı müze olarak ilan edince biz de, bodrumlarımız elimizden alındığı, hakkımız gasp edildiği, 13-14 yıl dükkanlarımız kapalı kaldı, arkasından bizden duvarlarımızın tavanlarımızın yapılması için 2007’nin miktarıyla 1 buçuk kilo altın bedeli aldıkları için biz de, dükkanlarımızı geri almak için mahkemeye verdik. 13 yıldır da mahkememiz devam ediyor. Bir arkadaşımızın davasını emsal gösterdik. Hayırla sonuçlanması için de dua ediyoruz, çünkü çoluk çocuk mağdur olduk. 60 kişi, ki çoğu kiracıydı; ya dükkan bulamadığından dolayı ya birinin yanına tezgahtar olarak gitti ya da artık iş yapamam deyip işi gücü bıraktı ve ekmeğe muhtaç oldu. Ancak elinde sermayesi olan benim gibi iki üç kişi ayakta kaldı” ifadelerini kullandı.
Turistler medreseyi bilmiyor
Medresenin anahtarı kendisinde bulunan esnaf Mustafa Atlı ise diğer mağdurlardan. Bugüne kadar hiçbir turisti medreseyi ziyarete gelmediğini söyleyen Atlı, “Buraya kimse gelip gezmiyor. Biz burayı bodrumlarımız için mahkemeye verdik. Bir tek mahkeme heyeti geliyor inceliyor, bakıyor sonra da geri gidiyor” dedi.
Varlığı fark edildiği için Kapalıçarşı’nın onarım çalışmalarının durmasına neden olan ve bu nedenle çok sayıda esnafın da mağdur edildiği, ancak daha sonraki süreçte turizme kazandırılması için bir herhangi bir faaliyetin de yapılmadığı Pervane Bey Medresesinin akıbetinin ne olacağı merak ediliyor.