Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde bulunan ve eskiden yüzlerce kişinin yaşadığı Erikli köyünde yaşanan göçler sonrasında sadece Yılmaz çifti kaldı.Köyden kente göç devam ederken, köyler birer birer yok olmaya devam ediyor. Seyitgazi ilçesine bağlı Erikli köyü de bu göçlerden nasibini aldı. Önceden yüzlerce insanın yaşadığı köyde, göçler sonrası sahipsiz kalan evlerin duvarları bile yok oldu. Köyde sadece Ahmet Yılmaz ve eşi kalırken, tek hanenin bulunduğu Erikli köyünde yol, elektrik ve su sıkıntıları yaşanıyor. Yaşlı çiftin sağlık problemleri yaşaması yaşam koşullarını iyice kötüleştirirken, maddi güçlerinin bulunmaması sağlam olmayan eski evde yaşamalarına sebep oluyor."Benden başka burada oturan yok"Erikli köyünün son sakinlerinden 84 yaşındaki Ahmet Yılmaz, geçmişten bugüne yaşadıklarını anlattı. Kendilerinden başka köyde kimsenin kalmadığını belirten Yılmaz, "Bu köyün dağılmasının nedeni fakirliktir. Son zamanlarda elimizdeki paralar bitti, yolumuz yok, hayvanları sulayacak suyumuz yok, meramız yok. Bunun için şu durumda çok sıkıntıdayız. Durduğumuz evlerde insan yaşayacak durum yok ama mecburen buradayız. Bütçemiz yok, arkamızda güvenilir kimse yok. Bir adamın eli ayağı tutmadıktan sonra, ihtiyar olduktan sonra, dünyalar kadar toprağı olsa ne olur. Burada 30-40 kadar ev vardı. Dağıla dağıla 5-6 hane kaldı. Bunlar da zamanda gitti ve şimdi benden başka burada oturan yok. Demirbaşımız da bitmiş durumda yani durumlarımız çok kötü. Bilmiyorum bizler buralarda garip kalıyoruz, halen garibiz. Eskiden beri at koşuyorduk, ayıp olmasın şimdi onu da bulamıyoruz. Bizim halimiz yaman" dedi."Yarım saatlik mesafeden su getiriyoruz"Yaşanan elektrik ve su sıkıntısını geçici çözümler ile sonuca ulaştırdıklarını ifade eden Yılmaz, "Elektrik olmadığı için akü aldık. Aslında bu da zararlı bir şey ama bununla vaktimizi geçiriyoruz. Yarım saatlik mesafeden su getiriyoruz. Halbuki bu köyün çeşmesi mi yok? Zaten göç etme gibi bir durumumuz yok. Ben Eskişehir’e gitsem ev alamam, kiraya girsem ödeyemem. Nereye gider, nereye gelebilirim. Ancak bu evler bizi götürür, bu evlerden çıkarız biz" diye konuştu."Vaktimiz doğrudan doğruya dışarıdan gelen bir garip halinde geçiyor"Yiyecek ihtiyaçlarını pazardan karşıladıklarını fakat hasta oldukları zamanlarda bunun pek mümkün olmadığını kaydeden Ahmet Yılmaz, "Pazar günleri oranın pazarı kuruluyor. Elimizdeki para ile ihtiyaçlarımızı almaya çalışıyoruz. Ama aldıklarımız zaten bir hafta yetmiyor. Vaktimiz doğrudan doğruya dışarıdan gelen bir garip halinde geçiyor. Mesela Suriye’den, Afganistan’dan gelmiş insanlar bizden çok daha iyi geçiniyor. Bizim geçimlerimiz onlardan göçük. Türkiye’yi gez dolaş, bizim mezarlıklardan daha kötü durumda bir mezarlık da yok. Etrafında bir örgü yok. Gelen hayvanlar içerisinde geziyor. Orada yatanlar da vatandaş. Yok, yaptıramıyoruz" şeklinde konuştu."Ne kadar müracaat etsek de, bir hane olduğu için buraya bir türlü elektrik ve su getiremedik"Salihler Mahallesi Muhtarı İbrahim Tarhan ise azalan nüfustan dolayı Erikli Mahallesinin Salihler Mahallesine bağlandığından söz etti. Yaşanan sıkıntılara bir türlü çözümün getirilemediğinden bahseden Tarhan, "Burası 50 yıl önce Salihler gibi 40 haneli bir köydü ve her şeyi mevcuttu. Burası göç verince, 50 yıl önce Salihler köyüne mahalle olarak bağlandı. Şimdi sadece Ahmet Yılmaz ve eşi birlikte yaşıyor. Torunu ve gelini kış günleri Kırka’ya iniyor, yaz günleri yanlarına geliyor. Yol imkanı biraz olsa da, elektrik ve su yok. Ne kadar müracaat etsek de, bir hane olduğu için buraya bir türlü elektrik ve su getiremedik" dedi.