Türk tarımının lokomotif kurumlardan birisi olan 900 bin çiftçinin pancar kooperatiflerinin iştiraki Konya Şeker’in kurmuş olduğu Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi, Konya Şeker’in tohum şirketi Beta Ziraat ile birlikte tohumculukta tarihi adımlar atıyor.
Tohum ıslahında milliliğe büyük önem veren Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi, birçok üründe yüzde yüz yerli ve evrensel anlamda endüstriyel ve yüksek verimli, yüksek standartlı tohumların kazandırılması için çok önemli projeler yürütüyor. Bu yıl yemeklik kabak, kavun, buğday tohumlarında ciddi aşamalar kaydedildi ve tescil aşamasına yaklaşıldı. Bazıları 2021 yılında Türk çiftçisinin elinde olacak, 2021 yılı hasadıyla birlikte bütün aşamalarını tamamlayacak ve tescil süreci de tamamlanarak Türk ve dünya tarımının hizmetine sunulacak. Bununla birlikte hıyar, pancar, domates, biber gibi birçok üründe de ciddi tohum çalışmaları yürütülüyor ve önümüzdeki birkaç yıl içinde onlarca üründe yüksek verimli, uluslararası standartlarda tohumlar üretilmiş olacak. Konya Gıda ve Tarım Üniversitesinin Konya Şeker ile yürüttüğü bu projeler için yüksek oranda kaynaklar ayrılıyor ve ülkemizin dünya tohum merkezi olması yolunda çok önemli projeler yürütülüyor.
“Tohumlar, bütün Türkiye’de yetiştirilebilecek”
Türkiye’nin her gün tartıştığı tarım ve hayvancılıkla ilgili birçok konuda, kısır tartışmaların dışına çıkan, laf değil, iş üreten Konya Şeker, Genel Başkan Recep Konuk’un talimatıyla tohum ıslahında da ciddi mesafeler kaydetti. Konya Şeker’in deneme tarlalarında üretilen ürünler, peyderpey tescillenip Türk ve dünya tarımının hizmetine sunulmuş olacak. 2016 yılından beri Çukurova Üniversitesi ile birlikte yürütülen buğday çalışmalarında ekmeklik, bisküvilik ve makarnalık olmak üzere ayrı ayı geliştirilen tohumların 2021 yılında tescil denemelerinin başlayacağını belirten Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cumhur Çökmüş, üretilen tohumların sadece Konya bölgesi için değil, Akdeniz, Doğu Anadolu, Marmara, Trakya, Ege bölgesi gibi farklı birçok bölgeye de uyumlu, güçlü ve yüksek verimli olduğunu söyledi. Yetiştirilen tohumların, evrensel standartta olduğunu ve birçok ülkeye ihraç da edilebileceğini belirten Çökmüş, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kurucu Başkanımız Recep Konuk, Torku’nun da mimarı. Türkiye’de ilk, konsepti belli, amacı hedefi belli bir üniversite olarak Konya Gıda ve Tarım Üniversitesini kurmuştur. Bu modeli ülkemize kazandırdığı için kendisine müteşekkiriz. Sloganımız, ‘’bilgiyi ürüne dönüştüren üniversite’’. Dolayısıyla ülkemizin ve insanımızın refahını yükseltecek çalışmalar gerçekleştiren, akademiyle uygulamayı bir araya getiren bir üniversite. Tohum ıslahı veya hibrit tohumlarda yüzde yüz yerliliği oluşturmak için ciddi projeler yürütüyoruz. Özellikle şeker pancarı, buğday gibi ürünlerde önemli mesafe kaydettik. Elbette diğer ürünlerde de çalışmalarımız yürüyor. Orta Anadolu’da ve Türkiye’nin her tarafında yaygın olarak üretilen buğdayda yürüttüğümüz çalışmalarda artık tescil aşamasına yaklaştık. Ekmeklik, bisküvilik, makarnalık buğday çeşitlerimizin iyileştirilmesi için Çukurova Üniversitesi ile işbirliği halinde çalışmalara başladık. Deneme tarlasında 1000’in üzerinde buğday hattı mevcut. Burada bütün Türkiye’ye hitap edecek çeşitlerimiz var. Büyük ihtimalle önümüzdeki yıl sonunda ilk çeşitlerimizi tescil için belirlemiş olacağız.”
“İklim şartlarına dayanıklı tohumlar üretiliyor”
Üretilen buğdayların, iklim koşullarına dayanıklı olduğunu belirten Prof. Dr. Çökmüş, “Çeşitleri belirlerken verimine ve kalite parametrelerine bakıyoruz. Bazı çeşitlerde protein değerlerinin de yüksek olması gerekiyor. Buğdayın dışında şeker pancarına da başladık. Verim ve fide denemeleri yapılıyor. Beta Ziraatın koleksiyonunu geliştirmek için kavun ıslahı çalışmalarına başladık. Bu çalışmada üçüncü yıla girdik. TÜBİTAK tarafından desteklenen ve Konya Şekere ait Beta Ziraat ile birlikte yürüttüğümüz kavun ıslahında önümüzdeki yıl ilk aday hatlarımızı elde etmiş olacağız. Yemeklik kabak ıslahını da yaptık. Domatesle ilgili çalışmalarımız başladı. Uygulama noktasında problemimiz yok. Çumra Şekere ait alanda üniversite olarak istediğimiz kadar araziyi kullanabiliyoruz” dedi.
“Tohum çeşitleri, 2021 yılında tescile hazır hale gelecek”
Proje çerçevesinde kavun ve kabak ıslahını yürüten Prof. Dr. Önder Türkmen de klasik ıslah yöntemlerinin bütün aşamalarını kullandıklarını, moleküler tekniklerden de azami derecede yararlandıklarını belirtti ve 2021 yılında çeşitlerin tescile hazır hale geleceğini söyledi. “Bu çeşitler yüzde 100 yerli ve milli tohumlar. Dünya standartlarında çeşitler olacak. Hem yurt içinde hem yurt dışında rekabet edebilecek çeşitler olacak. Hastalıklara dayanıklılık açısından, lezzet açısından, verim açısından kesinlikle evrensel çeşitlerle, çok uluslu firmaların ıslah ettiği çeşitlerle yarışabilecek çeşitler olacak” diyen Prof. Dr. Türkmen, “Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi ülkemizin tarım ve gıda alanındaki ilk ve tek ihtisas üniversitesidir. Bu bağlamda hem dünya standartlarında tarımsal eğitim hem de ülke tarımının problemlerine çözüm üretmek zaten üniversitemizin temel misyonudur. Tarımda tohumluk tedariki ve kendine yeterlilik son dönemde çok tartışılan ve ülkemizin öncelikleri arasında önemli bir konudur. Bu hedefler doğrultusunda ülkemizin en eski ve köklü tohumculuk firması olan Beta Ziraat A.Ş. ile yeni ve yerli sebze çeşitlerinin özelde Beta’ya, genelde ise ülkeye kazandırılması amacıyla 2018 yılında çalışmalarımıza başladık. Moleküler ve klasik ıslah yöntemleri ile Altınbaş ve Hasanbey tipi hibrit kavun çeşidini ıslah ettik” ifadelerini kullandı.