Adana’da gözleri görmediği için kornea nakli beklerken, trafik kazası sonrası ölen kardeşinin organlarının başkalarına verilmesine razı olan abla Ayten Gök, tek isteğinin kardeşinin organlarının nakledildiği kişileri görmek olduğunu söyledi.
Fanatik Galatasaraylı 18 yaşındaki İslam Gök ile kuzeni Kadir Gök (18) 6 Mayıs günü oynanan Galatasaray - Akhisarspor maçını izlemek için bir kafeye gitti. Maç sonunda takımı galip gelen Gök, kuzeni ile birlikte tekrar Seyhan ilçesine bağlı Sarıhamzalı Mahallesi’ndeki evlerine motosikletle dönerken İsmail Terimiz (31) ve Hakan Yavuz’un (30) bulunduğu motosiklet ile kafa kafaya çarpıştı. Kaza sonrası vatandaşların haber vermesi üzerine olay yerine sağlık ekipleri geldi. Ambulans ile yaralılar hastaneye kaldırıldı. Yavuz ile Terimiz kaldırıldıkları hastanede olay günü hayatını kaybetti. Gençlerin cenazesi Sarıhamzalı Mahallesi mezarlığında toprağa verildi. Hafif yaralı olan Kadir Gök hastanede tedavisinin ardından taburcu edilirken, İslam Gök ise 11 Mayıs günü hayatını kaybetti.
Gencin babası Mustafa Gök (48) ise hayattaki tek oğlunu kaybetmenin acısına rağmen onun organlarını bağışladı.
Bunun üzerine doktorlar ölen genci kontrol edip iki kornea, iki böbrek ve karaciğerinin alınabileceğini tespit etti. Gencin organları operasyonlarla alındı. Daha sonra da hastanelerle yapılan görüşmede gencin iki korneası, iki böbrek ve karaciğeri Adana ve Gaziantep’te nakil bekleyen 5 hastaya hayat verdi.
"Ben fedakarlık yapıp nakil yaptırmadım"
Bir gözü yüzde 60, diğeri gözü ise yüzde 40 görmemesinden dolayı kornea nakli bekleyen abla Ayten Gök, kendisinin de kornea nakli beklediğini ancak buna rağmen kendisinden daha kötü olan hastaların görmesi için kardeşinin korneasını almadığını belirterek, "O günden sonra biz de onunla beraber öldük zaten. Organlarını bağışladık çünkü insanlar can bulsun onun parçalarını taşıyanlar mutlu olsun istedik. Ben kendim fedakarlık yapıp nakil almadım sırada bekleyen daha kötü hastalara bıraktım. Ben kendim istemedim korneaları, küçük bir kıza takmışlar sadece onu biliyoruz" dedi.
Ayten Gök, tek isteğinin kardeşinin organlarını taşıyan kişileri görmek olduğunu anlatarak, "Biz organları taşıyan kişilerle görüşmek istiyoruz ama engelliyorlar. Para talep edenler oluyor diye bize bilgi vermiyorlar. Bizler para düşkünü insanlar değiliz. Kardeşimin organlarıyla kim yaşıyorsa kaşı, gözü nasıl kimin bedeninde hayat buldu onu görmek istiyoruz. Geçenlerde izlemiştim 15 gün sonra organ nakli olan kişiler birbirleriyle tanışmışlardı ama bugün benim kardeşim öleli 116 gün oldu hala bilgi verilmiyor ve göstermiyorlar. Organ bağışlamak serbest ama sonrasında görebilmek neden yasak bunu anlamıyorum. Gördüğümde nasıl bir tepki veririm bilemiyorum ama bir kez de olsa görmek istiyoruz bunu bize çok görmesinler. Ben kendim de kornea hastasıyım ve bu hastalar 2 gün içerisinde kendine geliyor ama kendinde değil deyip görüştürmüyorlar. Yetkililere sesleniyorum buradan, ne olur bizi görüştürün kardeşimin organlarıyla kim yaşıyorsa görmek istiyoruz bize bunu çok görmeyin" diye ağladı.
Baba Mustafa Gök ise o günden sonra acılarının büyüdüğüne dikkat çekerek şunları kaydetti:
"O günden sonra özlem arttı, acımız büyüdü. Organların bağışıyla bir nebzede olsa sevinmiş olduk. Aradan 4 ay geçmesine rağmen organ bağışladığımız insanlardan kimseyle görüşemedik, biz sadece onların mutluluğuna ve ışığına ortak olmak istedik. Mesela organ bağışı yapan aile karşı taraftan para talep edebiliyormuş bu yüzden yasak konulmuş. Bizim karşı taraftan herhangi bir beklentimiz yok sadece onların sevincine ortak olmak istiyoruz. Çocuğumuzun organlarının hayat bulduğunu ve başka insanların mutlu olduğunu görmek bizi daha çok sevindirecek. Çocuğumuz toprak oldu ama yaşayan gözünü ya da aldığı nefesi hissetmek istiyoruz. Kardeşleri, organlarıyla hayat bulan insanları sadece bir kez görmek istediler başka bir isteğimiz yok."