Zirvesine çıkıldığında Bafa ve Azap Gölleri ve Ege Denizi’nin aynı anda görüldüğü Beşparmak Dağları’nın (Latmos) en güzel doğal peyzajlarından birine sahip Eğilmez Kaya’da araştırmalar gerçekleştirildi.Araştırmaların nedeni, Eğilmez Kaya bölgesindeki muhteşem doğal peyzaj, olağanüstü güzellikteki Latmos kayaçları ve bu güzelliği tamamlayan yemyeşil çam ağaçları içinde bir maden şirketi tarafından faaliyete başlayan ocaklardı. Karakaya Köyünde(Mahallesi) toplanan araştırma ekibine, Aydın Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu Bölge Müdürü arkeolog Mehmet Yılmaz, Müdür Yardımcısı Haydar Coşar, Harita Mühendisi Ömer Taşçı, Milet Müzesi Müdür Vekili arkeolog Hasibe Akat, Söke Belediyesi Arkeoloğu Sezgin Sukoyar, Karakaya Muhtarı Hümmet Ali Yılmaz, ilk kaya resmini bulan Yaşar Beşparmak ve EKODOSD üyeleri katıldı. 40 derecenin üzerindeki bir sıcaklıkta Eğilmez Kaya bölgesine gidilerek, engebeli arazilerde araştırmalar yapıldı.EKODOSD Onursal üyesi Dr. Anneliese PESCHLOW’un daha önce tespit ettiği, Eğilmez Kaya geçidini koruyan Bizans Dönemi’ne ait yapıların hepsi tescil edilmek üzere koordinatları alınarak kayıt edildi.Kuşadası Eko Sistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü, yaptığı açıklamada, “Latmos’un bakir coğrafyasında hala sağlamlığını koruyan binlerce yıllık antik yolların, Eğilmez Kaya bölgesinde kalan bölümleri tescil için kayıt altına alındı. Kayıtlar yapılırken bölgede başka buluntular olabilir düşüncesiyle yapılan araştırmalarda, Bizans Dönemi’ne ait sınır işaretleri bulundu ve onlarda kayıt altına alındı. Maden şirketinin ocak açmayı düşündüğü bölgede yapılan araştırmalarda, 2 alanda Tarih Öncesine ait 8000 yıllık kaya resimleri bulundu. Koruma Kurulu tarafından tescil edilmesi için bu resimlerde kayıt altına alındı. Resimlerin ne anlama geldiği, bu konuda uzman olan ve Eylül ayında Türkiye’ye gelmesi beklenen Dr. Anneliese Peschlow tarafından açıklanacak. Yeni bulunan bu resimler bir gerçeği açıklıkla göstermektedir. Latmos’un bakir coğrafyasında yer alan binlerce kayanın altında, hala keşfedilmeyi bekleyen tarihin en eski sanatçılarının yaptığı insanlık mirasları bulunmaktadır. Bugüne kadar maden ocakları tarafından dinamitlerle patlatılan kayaların altında neleri kaybettiğimiz bilinmemektedir. Önümüzde iki seçenek bulunmaktadır. 1. Seçenekte; Latmos’un bu eşsiz ve benzersiz doğasında, Tarih Öncesi Dönemden başlayarak, Antik Dönemin, Bizans ve Osmanlının miraslarını ve bu kültürü devam ettiren Beşparmak Yörüklerini bir bütün olarak korumak, bu olağanüstü güzellikleri koruma-kullanma dengesi çerçevesinde yapılacak ekoturizme kazandırmak ve gelecek nesillere aktarmaktır. 2. Seçenek ise; Bu olağanüstü güzellikleri ve binlerce yıllık tarihi geri dönülmez bir biçimde yok ederek, beyaz bir çöl haline getirmektir. Benzersiz güzellikleri ve özellikleri olan bu kutsal dağın korunması için, zor şartlarda özverili bir şekilde çalışan Aydın Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu Müdürlüğü’ne, Aydın Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü’ne, Milet Müzesi Müdürlüğü’ne, Söke Belediye Başkanlığı’na, Karakaya Muhtarlığı’na gösterdikleri yüksek hassasiyetten dolayı teşekkür ederiz. Aynı duyarlılığı, başka hiçbir yerde görülmeyecek olağanüstü güzellikteki doğal peyzaja sahip Latmos kayaçları için, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nden de bekliyoruz“ dedi.