Tekirdağ’da Geleneksel Kiraz Festivali kapsamında her yıl düzenlenen Macar Günü etkinliğinin 13’üncüsü Tekirdağ Rakoczi Müzesinde gerçekleştirildi. Etkinliğe katılan Macaristan Ankara Büyükelçisi Kiss Gabor, her yıl düzenlenen törenlerin iki millet arasındaki sempatiyi daha da derinleştirdiğini kaydetti.51. Tekirdağ Uluslararası Kiraz Festivali, 13’üncü kez Türk-Macar dostluğuna sahne oldu. Kiraz Festivali kapsamında her yıl düzenlenen Macar Günü etkinliği Macar Kralı Rakoczi’nin Tekirdağ’daki müze olan evinde gerçekleştirildi. Rakoczi Müzesinde düzenlenen etkinlikte Macaristan ve Türkiye ulusal marşlarının okunmasıyla birlikte Macaristan Savunma Ataşesi Zakair Şarayim tarafından Rakoczi Anıtı’na çelenk sunuldu. Macaristan’dan gelen müzik gurubu Türk-Macar katılımcılara çaldıkları müziklerle, ziyafet yaşattı.Tekirdağ Macar Dostluk Derneği Başkanı Güneş Gürseler, her sene Macar Günü’nü gururla kutladıklarını belirterek, "Değerli misafirlerimiz Tekirdağ Macar Dostluk Derneği adına sizleri saygı ile selamlıyorum. 51. Kiraz Festivali Geleneği içinde bu yıl 13. Macar gününü kutluyoruz. Her sene Macar Günü’nü gururla değerlendiriyoruz. Geçen senenin konusu İbrahim Müteferrika’ydı bu senenin konusu Osmanlı’ya hizmet eden Macar Generaller Hurşit Paşa, Reşat Günor, İsmail Paşa, Görgü Temel’dir. Bu günü değerlendireceğiz" dedi.Her yıl düzenlenen törenlerin artık iki millet arasında sempatiyi artırdığını ifade eden Macaristan Ankara Büyükelçisi Kiss Gabor ise, "Bu derin dostluk duygusunun oluşumunda Osmanlı İmparatorluğu daha sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkeye sığınan Macarlara sahip çıkması büyük bir rol oynadı. Bunların anısına Türkiye’de müzeler yapıldı. Tekirdağ’da da 2. Rakoczi’nin Müzesi yapıldı. Her yıl düzenlediğimiz törenler artık iki millet arasında sempatiyi daha da derinleştiriyor. Her yıl olduğu gibi bu sene de Türk dostlarımızla kutlama yapmak bizim için büyük bir şeref, samimi bir jesttir. Açık söyleyebilirim ki Türk-Macar dostluğu uzun yıllara rağmen sağlam kaldı. Türk milleti tarih boyunca bizi destekledi ve bize yardımcı oldu. Biz de saygımızın göstergesi olarak Macaristan’daki Osmanlı döneminden kalan eserleri koruyoruz. Şayet yanında yol arkadaşın varsa hiçbir yol uzun değildir" diye konuştu.Türk-Macar vatandaşların katıldığı etkinliğin ardından katılımcılar Rakoczi Müzesinde ikinci Rakoczi’nin eserlerini inceledi.II. Ferenc Rákóczi, Macar bağımsızlık hareketinin önderidir. 1704-1711 yılları arasında Erdel prensi olarak görev yapmıştır. Ferenc Rákóczi, Erdel’in soylu Macar ailelerinden birine mensuptu, babası I. Ferenc Rákóczi 1652-1659 arasında Erdel prensi olarak görev yapmıştı. Rákóczi, 1700 yılında Habsburg Hanedanı’na karşı yapılacak olası bir Macar bağımsızlık savaşı için Fransa’nın desteğini aldı. Bununla bilikte, Avusturya istihbarat servisinin bu konudan haberdar olması sonucunda tutuklandı ve hapsedildi. Ölüm cezasına çarptırılacağı kesinleşince hapisten kaçtı ve Polonya’ya iltica etti. 1703 yılında Avusturya ordusunun büyük bir kısmının İspanya Veraset Savaşları nedeniyle Macaristan’dan çekilmesi sonucunda bir Macar bağımsızlık savaşı olanağı doğdu. Ferenc Rákóczi Polonya ve Fransa desteğiyle Macaristan’a geri döndü. 1703 yılında başlayan bağımsızlık savaşını takiben Rákóczi II. Ferenc Rákóczi’ adıyla Erdel prensi ünvanını aldı. 1705’te ise Széchény şehrinde toplanan asiller meclisi tarafından Macaristan prensi ilan edildi. 1708 Trencín Savaşı’nda Macar bağımsızlıkçıların Avusturya kuvvetleri karşısında yenilmesi, bağımsızlık yanlılarının imparatorla bir anlaşmaya varma çabasına girmesine neden oldu. Bu çerçevede 1711 yılında barış görüşmeleri başladı, ancak Rákóczi güvenlik önlemi olarak Macaristan’ı terk ederek Polonya’ya hareket etti. Rákóczi’nin yokluğunda isyancılar ve Avusturya temsilcileri arasında Szatmár barışı imzalandı (1711) ve Rákóczi önderliğinde başlatılan bağımsızlık savaşı sona erdi. Bu yıldan itibaren Rákóczi’nin sürgün yılları başladı.1711-1717 yılları arasında sırasıyla Polonya, İngiltere ve Fransa’da yaşadı. 1715’te ise Osmanlı Devleti’nin davetini kabul ederek Osmanlı topraklarına yerleşti. 1718’de Osmanlı Devleti ve Avusturya arasında imzalanan Pasarofça Antlaşması’yla Osmanlı İmparatorluğu’na iltica eden Macar mültecilerinin güvenliği güvence altına alındı. Rákóczi yandaşları ile birlikte Tekirdağ’a yerleştirildi. 1735 yılında Tekirdağ’da öldü. Naaşı İstanbul’daki Saint Benoit lisesi şapeline yerleştirildi. Macar hükümetinin kararıyla naaşı 1906 yılında Macaristan’a nakledildi ve Kassa şehrindeki katedrale yerleştirildi. Tekirdağ’da oturduğu ev aynı adla müze olmuştur. Tekirdağ sahilinde günümüzde hala bakımlı bir şekilde durmaktadır. Ayrıca Tekirdağ’da adına yapılmış bir çeşme bulunmaktadır.