TEKİRDAĞ (AA) - Tekirdağ'da, Macaristan'ın milli şairi kabul edilen Sandor Petöfi'nin doğumunun 200. yılı dolayısıyla panel düzenledi.
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Tarih Bölümü ve Tekirdağ Macar Dostluk Derneğince, NKÜ Rektörlük Salonu'nda düzenlenen panelin moderatörlüğünü Macaristan Kültür Ataşesi Balazs Szöllössy yaptı.
Panelin açılışında konuşan NKÜ Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin, Sandor Petöfi'yi anmaktan mutluluk duyduğunu söyledi.
Şahin, üniversitelerinin her alanda etkinliklere ev sahipliği yapmaya devam ettiğini dile getirdi.
Tekirdağ Macar Dostluk Derneği Başkanı Adem Dalgıç ise Petöfi'yi "Macaristan'ın Namık Kemal'i" olarak gördüğünü ifade etti.
Petöfi'nin kısa yaşamına büyük eserler sığdırdığını aktaran Dalgıç, panele katılanlara teşekkür etti.
Panele konuşmacı olarak katılan Türk Macar Dostluk Derneği Üyesi, Türkolog ve çevirmen Edit Tasnadi, Petöfi'nin hayatını özetlemenin kolay olmadığını ifade etti.
Sandor Petöfi'nin "özgürlük savaşı şairi" olduğunu belirten Tasnadi, şunları kaydetti:
"Macarların Augsburglara karşı verdiği iki önemli özgürlük savaşı vardır. Birisi Rakoczi'nin 18. yüzyılın başında. İkincisi 19. yüzyılın ortalarında. Petöfi, bu özgürlük savaşının şairidir. Petöfi, aşk ve özgürlük adlı şiirinde aslında hayatını özetliyor. Bütün dünyada tanınan belki de eserleri bütün dünyanın dillerine çevrilmiş şairdir. En çok tanınan şairdir. Belki de tanınması karakterinden ve çok çarpıcı hayat hikayesinden kaynaklanıyor. Kendisi sadece 26 yıl yaşamış. Şiirleri, yazılı eserleri 2 bin sayfaya yakındır. O dönemde sansür vardı. Matbaaya gittiklerinde şiirini bastırdılar. Petöfi üzerine el yazısıyla 'işte bu şiir özgürlüğün ilk nefesidir' diye yazdı. Onun heyecanıyla bütün halkını bu ihtilale sürükledi."
Türkolog ve çevirmen Dr. Dursun Ayan ise Sandor Petöfi'nin ölümü ile Türk ve Macar tarihinde yeni bir dönem başladığını söyledi.
Rusların, Augsburglara yardıma gelmesi sırasındaki muharebede Sandor Petöfi'nin hayatını kaybettiğini anlatan Ayan, şunları kaydetti:
"Kanlı bir savaş ve büyük üzüntüler var. Macar ulusunun özgürlük hareketi önemli bir zirveye ulaşıyor. Bizim Macarlarla olan ilişkilerimizde belki ilginç bir dönem noktası Rakoczi'nin gelişi, ondan sonra 1848-1849 Macar Bağımsızlık Mücadesi'nden sonra Osmanlı'nın misafir ettiği asker ve siyasi liderleri hesaba kattığımızda, Sandor Petöfi'nin ölümü ile beraber Türk ve Macar tarihinde yeni bir dönem başlıyor. Yaşasaydı belki Petöfi Kütahya'da misafir ettiğimiz siyasiler arasında olabilirdi. O mücadeleye katılıp, vefat etmeyen siyasi kanadının Kütahya'da, askeri kanadının ise Halep ordusunda misafir edildiğini biliyoruz."