HAK-İŞ Konfederasyonu Kudüs Komitesi tarafından Manisa’da gerçekleştirilen ‘Kudüs için ayaktayız Filistin için buradayız’ programı yoğun ilgi gördü.
Programa HAK-İŞ Kudüs Komitesi Başkanı Hüseyin Tanrıverdi, Filistin Devleti Ankara Büyükelçisi Dr. Faed Mustafa, Manisa Valisi Ahmet Deniz, HAK-İŞ Manisa İl Başkanı Turan Karafil, Araştırmacı ve Yazar Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu, Belediye Başkanları, HAK-İŞ’e bağlı sendikaların Manisa il ve şube başkanları, işyeri sendika temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve basın mensupları katıldı.
Program öncesinde salon önünde gerçekleştirilen Mehter Takımı gösterisi vatandaşlar tarafından ilgi ile izlendi. Kudüs Komitesi Başkanı Hüseyin Tanrıverdi ve Manisa Valisi Ahmet Deniz tarafından tüm şehitler için vatandaşlara lokma ikramı yapıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda İHH Manisa İl Başkanı Mehmet Turhan tarafından Kur’an-ı Kerim tilaveti gerçekleştirildi.
“Bugün insanlığımızı sorgulamak için buradayız”
Kudüs Komitesi Başkanı Hüseyin Tanrıverdi, HAK-İŞ Kudüs Komitesi olarak belirlenen illerde düzenli olarak ‘Kudüs için ayaktayız, Filistin için buradayız’ toplantıları düzenleyeceklerini belirterek, “Bildiğiniz üzere Manisamız Osmanlı’nın şehzade şehirlerinden birisidir. Kudüs şehrinin tamamen yıkılmış 4 bin 400 metrelik duvarları 1532 yılında Kanuni Sultan Süleyman döneminde yeniden inşa ettirilmiştir. İnşallah bu toplantımızda da anlamlı bir etkinliğe imza atacağız. Kudüs ve Filistin’i an ve an takip ediyoruz. Biz bu anlamlı günde kendimizi, nefsimizi tatmin için değil, insanlığımızı sorgulamak için buradayız ve sizlerle birlikteyiz” diye konuştu.
Kudüs ve Filistin davasının tüm Müslümanların davası olduğunu sözlerine ekleyen Tanrıverdi, “Filistin ve Kudüs bizim var oluş davamızdır. Kudüs düşerse, bütün İslam alemi düşer. Kudüs yanarsa dünya yanar. Onun için Kudüs düşmemeli. Allah’ın izniyle de düşmeyecek. Kudüs bize emanettir. Mescid-i Aksa bize emanettir” şeklinde konuştu.
“Kudüs’te gözyaşı ve katliamlar var”
Kudüs’te yaşanan insanlık dışı dramın gün geçtikçe artarak devam ettiğini belirten Tanrıverdi, “Bugün oralarda zulüm, kan, gözyaşı ve katliamlar var. Mazlumların iniltileri var. Kudüs şu anda işgal altında. Kudüs hepimiz için bir sınavdır. Kudüs için harekete geçmenin zamanı gelmedi mi? Filistinli çocukların bir damla petrol kadar mı değeri yok? Mescid-i Aksa’nın bir varil petrol kadar da mı değeri yok? Ama biz inanıyoruz ki bu ahlar bir gün sel olup İsrail’in üzerine Ebabil kuşları gibi yağacaktır. Bu kutsal mücadelede canlarını feda eden aziz şehitlerimize, mücahitlerimize Manisa’dan selamlar gönderiyoruz” dedi.
“Dostluk gurubunu kurmak bizlere nasip oldu”
Filistin konusunda herkese büyük görevler düştüğünün altını çizen Tanrıverdi, “Çünkü Kudüs’ün tarihi bizim tarihimizdir. Medeniyeti bizim medeniyetimizdir. Coğrafyasında da biz varız. Milletvekili olduğum dönemde ilk defa Türkiye Filistin Parlamentolar Arası Dostluk Gurubunu kurduk. O zaman İsrail’inde içinde bulunduğu yaklaşık 74 ülke ile dostluk grubu kurulmuş ama Filistin ile kurulmamıştı. O zamanın bürokratları Filistin’in BM’nin nezdinde devlet olarak kabul edilmediği için bu gurubun kurulamayacağını söylüyorlardı. Kurulamayacağını duyduğumda kaynar sular başımdan dökülmüştü. Biz Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak Filistin’i kabul ettiysek, o zaman BM’nin kabul edip etmemesi bizi ilgilendirmez diyerek konuyu Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a konuyu intikal ettirdim ve bu büyük sorun bir haftada çözüldü. Bunun büyük mutluluğunu yaşıyorum” diye konuştu.
“Eğer şehit olunması gerekiyorsa bizde oradayız”
Tanrıverdi konuşmasında, “Bundan sonrası için Kudüs davasına gönüllü olarak nerede hizmet etmemiz gerekiyorsa oradayız, eğer Kudüs ve Mescid-i Aksa için şehit olunması gerekiyorsa, eğer bir can verilmesi gerekiyorsa yine orada olduğumuzu bilmenizi isterim” ifadelerine de yer verdi.
Arafat: “Kudüs sizlere emanet”
Tanrıverdi özellikle Gazze’de ve Filistin’in diğer bölgelerinde yaşanan drama ve insanlık suçuna bizzat şahit olduğunu belirterek, “Orada yaralanan bir hastaya hastane de hiçbir kan tahlili yapılamadan kan verildiğini defalarca gözlerimle gördüm. Orada yaşanan dramın bizzat içinde bulundum. Şifa Hastanesi’nde şehit düşen kardeşlerimizi gördüm. Rahmetli Yaser Arafat’ın vefatından 6 ay önce kendisiyle bir görüşme yapma imkanım oldu. Arafat ziyaretimizde bizi çok sıcak karşıladı. Sanki yıllardır Osmanlı’nın torunlarını bekliyormuşçasına yakından ilgilendi ve elindeki bilgi ve belgeleri bizlere teslim etti. Bunların arasında Osmanlı’nın zamanına ait bazı tapu belgeleri de vardı. Ayrıca bana şunları söyledi: “Kudüs adını buraya siz verdiniz. Buranın kıymetini siz bilirsiniz ve burayı ancak sizler korursunuz. Kudüs sizlere emanet” demişti.
“Emeği geçenlere teşekkür ediyorum”
Filistin Büyükelçisi Faed Mustafa yaptığı konuşmada, “Buradan bu programı düzenleyen HAK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan, HAK-İŞ Kudüs Komitesi Başkanı Hüseyin Tanrıverdi, HAK-İŞ İl Başkanımıza bu güzel programı düzenleyen ve toplantımıza katılan, emeği geçen herkese, Manisa halkına teşekkür ediyorum. Bize her zaman yalnız olmadığımızı ve her zaman yanımızda olduğunuzu gösteriyorsunuz. Bu dava sadece bizim değil aynı zamanda Türkiye’nin de davasıdır. Bildiğiniz üzere Filistin şu anda çok tehlikeli bir dönemden geçiyor. ABD ve Filistin tarafından hazırlanan yüzyılın anlaşmasını asla kabul etmiyoruz. Kudüs bizim başkentimizdir. Filistin satılık değildir ve hiçbir zaman satılmayacak” şeklinde konuştu.
Deniz: “Nerede mazlum varsa biz oradayız”
Programa katılan Manisa Valisi Ahmet Deniz ise yaptığı konuşmada, “Bizler ve Filistin halklarımız arasında yüzlerce yıllık bir tarihimiz var. Bizler Filistin’i devlet olarak tanıyan ilk ülkelerden birisiyiz. Filistin halkının acılarını hep paylaştık ve paylaşmaya da devam edeceğiz. Türkiye sadece kendi sınırlarından ibaret değildir. Bizim gönül coğrafyamızın sınırı yok. Gönül coğrafyamızda zulüm altında inleyen kim varsa onların yanında olmaya devam edeceğiz. Emperyalist güçlerin temelinde kan var, ölüm var, işkence var, sömürge var. Bizim medeniyetimiz temelinde, merhamet ve adalet var. Bunun yanında bir de büyük bir cesaret var. Bunlar bizde olduğu müddetçe bu coğrafyada amaçlarına asla ulaşamayacaklar. Artık Türkiye oyun oynanan ülke değil, oyunları bozan bir ülke durumuna geldi. Rabbimize ne kadar şükretsek azdır. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere sizlerde Filistin davasını bütün dünyaya anlatıyorsunuz. Orada yaşanan o zalimliği, o zulmü görünce isyan etmemek, haykırmamak mümkün değil” diye konuştu.
“Filistin konusunda sorumluluklarımızı ve yapacaklarımızı yeniden gözden geçirmeliyiz”
HAK-İŞ Manisa İl Başkanı Turan Karafil ise, HAK-İŞ Konfederasyonu Kudüs Komitesi tarafından düzenlenen etkinliğin ilk durağı olarak Manisa’nın seçilmesinden dolayı büyük mutluluk duyduklarını belirterek şunları söyledi: “Ben, bu programların ilkini Manisa’da yaptıkları için başta Konfederasyonumuz Genel Başkanı Mahmut Arslan’a ve HAK-İŞ Kudüs Komitesi Başkanı, 3 dönem Manisa Milletvekilliğimizi yapan Hüseyin Tanrıverdi’ye ve Komite üyelerine huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Konfederasyonumuz HAK-İŞ, bağlı sendikalarıyla birlikte Kudüs ve Filistin konusunda ülkemizde ve uluslararası platformlarda birçok etkinliğe, eyleme imza atmaktadır. Kudüs’ün statüsünden Filistin halkının yaşadığı büyük acılara kadar tüm dünyaya mesajlar vermekte, üyesi olduğu uluslararası emek örgütlerinde bu konuda inisiyatif almaktadır. Kudüs programımızın hayırlı olmasını diliyor, bu sayede Kudüs ve Filistin’le ilgili sorumluluklarımızın ve yapacaklarımızın yeniden gözden geçirileceğine inanıyorum.”
“Bütün işleri Müslümanları korkutmak”
Ebubekir Sofuoğlu ise Filistin ve Ortadoğu’da siyonist güçlerin oynadıkları oyunlar ve İsrail’in bölgede ilk kuruluş yılları hakkında bilgiler verirken, “Yüzyıllardır bu siyonist güçler tüm dünya Müslümanlarını korkutmaya çalışıyor. İslam dünyasının elinde Batı’yı dize getirecek imkanlar halen var. Bizler bunları devreye sokmalıyız, bunları harekete geçirmeliyiz. Artık korkmayı bırakmalıyız. ABD gelip Türkiye’yi işgal mi edecek? Edemezler, yapamazlar. Biz dünya tarihi boyunca kara birlikleri en güçlü olan devletiz. Şehitlerimiz olur, ölenlerimiz olur ama ülkemizden bir tek taş bile sökemezler. Onlar şunu çok iyi biliyorlar, Türkler savaşırsa asla davalarından geri dönmezler. İsrail’in büyük bir planı ve projesi var. İsrail’in Filistin’den başlayıp Türkiye’nin de büyük bir bölümünü de içerisine alan büyük hayalleri var ve bunu başarmak içinde gece gündüz çalışıyorlar. Ayrıca Çin’den gelen ticaret gemilerinin ve dünya ticaret yollarının kendi topraklarından geçmesini düşünüyorlar. İsrail’i dize getirecek tek şey onların ürettikleri malları satın almamaktır. Bunları almaya devam edersek daha çok işgaller konuşuruz. Bunların anladığı tek dil ürettiklerini boykot etmektir” şeklinde konuştu.
Programda Filistin Ankara Büyükelçisi tarafından HAK-İŞ Kudüs Komitesi Başkanı Hüseyin Tanrıverdi’ye plaket sunuldu. Ayrıca HAK-İŞ Kudüs Komitesi Başkanı Hüseyin Tanrıverdi tarafından programa katılan konuklara Kudüs ve Mescid-i Aksa alanını gösteren tablo hediye edildi. Program toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.