Yaşlılarda zamanla menisküs dokusundaki yıpranmanın yanı sıra fazla kiloya ve dizdeki kireçlenmeye bağlı yırtılmalar olduğunu anlatan Şahabettinoğlu, "Menisküs genç hastalarda daha çok spor yaralanmalarıyla meydana gelmektedir. Travma sonunda ağrı, şişlik, hareket kısıtlılığı, takılma, kilitlenme gibi şikayetlerle ortaya çıkan klasik tablo için zedelenmenin dizin hangi bölümünde olduğunu hemen kestirmek kolay değildir. Ağrı, şişlik ve eklem kilitlenmesi gibi belirtiler sadece menisküs yaralanmalarında değil, diz bağları, sinovyal zar ya da kemiğin zedelenmelerinde de olabilir. Ayrıntılı fiziki muayene çok önemlidir. Radyolojik olarak MR tetkiki istenir. Ancak MR tetkiki tek başına teşhis veya tedavi yöntemi belirleyicisi olmayıp muayene ile birlikte değerlendirilmelidir. Çünkü bazen MR sonucunda menisküs yırtığı çıkmasına rağmen ağrının asıl sebebi menisküs olmayabilir. Hiçbir ağrısı olmayan birine bile MR çekildiğinde bazen menisküs yırtığı çıkabilir. Yani dizi ağrıyan hastanın MR’ında yırtık görüldüğü için muayene etmeden hemen ameliyat yapılırsa ve ağrı sebebi başka bir hastalıksa tabi ki hasta ameliyattan fayda görmeyecektir. Bu sebeple öncelikle ayrıntılı muayene çok önemlidir. Ancak muayene ve MR bulguları uyumlu ise teşhiste değer taşır. Her diz ağrısının sebebi menisküs olmadığı gibi her menisküs yırtığında da ilk tedavi ameliyat değildir" dedi.
Menisküsteki zedelenmenin ve yırtığın derecesine göre tedavi şeklinin değiştiğini ifade eden Dr. Ali Şahabettinoğlu, “Genel olarak genç ve aktif yaşantılı bir hastada mekanik menisküs belirtileri dizde kilitlenme, takılma ve travmayla gelişir. Akut ileri yırtık olduğunda öncelikle ameliyat düşünülür. Yaşı özellikle 45’in üzerinde olan, mekanik menisküs belirtilerinde, takılma ve kilitlenme olmayan hastalarda ise öncelikle buz tatbiki, ağrı kesici ilaçlar ve medikal egzersizlerle tedavi yoluna gidilir. Hastalara diz çevresi kaslarını kuvvetlendirmeleri, varsa fazla kiloların verilmesi, yokuş-merdiven kullanmaktan ve dizleri aşırı zorlayacak sporlardan kaçınmaları, gerektiğinde manuel terapi veya aletli fizik tedavi ile eklem istirahati uygulanması tavsiye edilir. Hafif veya orta menisküs rahatsızlıklarının fizik tedavisinde manuel tedavi (mobilizasyon, traksiyon, maniplasyon) ve medikal egzersiz oldukça iyi sonuçlar vermektedir. Dizlerdeki ağrı ve hareket kısıtlılığında etkili olan manuel terapi, hastalığın derecesine ve hastaya bağlı olarak genellikle 4-8 seans, haftada 1-2 seans olarak uygulanmaktadır. Ayrıca menisküs ameliyatı geçiren bazı kişilerde de operasyon sonrası ağrı ve hareket kısıtlılığı olabiliyor ki, bu hastalarda yine manuel tedavi ve medikal egzersiz uygulanmasından fayda vardır. Menisküs rahatsızlığı sebebiyle hangi tedavi uygulanırsa uygulansın, sonuçta kişilerin daha sonra sıkıntı yaşamaması için medikal egzersizlerini ihmal etmemeleri çok önemlidir" diye konuştu.