Yaklaşık 5 yıldır ahşap oyma işiyle ilgilendiğini belirten Uçar, “Ahşap oymacılıkta rölyef, heykel, yarı heykel gibi birçok alanlar var. Ben daha çok üç boyutlu heykel ya da yarı heykel alanını tercih ediyorum. Bunun dışında bir Egeli olarak, bir deniz aşığı olarak, Ege’nin balıklarını, bir taraftan da mitolojiye olan ilgimden dolayı Helenistik ve Roma Dönemi miğferlerini oymaya çalışıyorum” dedi.
İzmir’de yaşayan ve özel sektörde yıllarca çalıştıktan sonra emekli olan Arif Uçar, çocukluk hayali olan ahşap oymacılığı kursuna gitti. Çiğli Halk Eğitim Merkezinde usta öğretici Tahsin Güler’den yaklaşık 2 yıl kadar eğitim aldı. Usta öğretici Güler’in vefatından sonra Uçar’ın eğitim hayatı, merhum Tahsin Güler’in kardeşi ahşap ustası Aşır Güler ile devam etti. Aşır Güler’in evinin altında bulunan ve hobi olarak eğitim aldığı 35 metrekarelik atölyede bir süre sonra küçük işler üretmeye başlayan Uçar, zamanla kendini geliştirerek harika eserler ortaya çıkarmaya başladı.