Ahlat'ta yaklaşık 500 yıllık ceviz ağaçları ile üretilen bastonlar, daha yapılmadan antika değeri kazanıyor. Ahlatlı bastoncuların hünerli ellerinde tezhip sanatı ve altın işlemesinin yanısıra Osmanlı ve Selçuklu motifleriyle süslenen bastonların fiyatı 20 bin liraya kadar çıkabiliyor. Otomobil fiyatıyla yarışan Ahlat bastonunda hammadde olarak Ahlat, Adilcevaz ve Hizan ilçelerinde yetiştirilen asırlık ceviz ağaçları kullanılıyor.
Bastonda pazar sıkıntısı yaşamadıklarını ve tezhip sanatıyla yaptıkları işlemelerin bastona farklı bir zenginlik kattığını belirten Ahlatlı baston ustası Refa Gökbulak, Türkiye'de ilk defa bastona tezhip sanatının Ahlat'ta uygulandığını söyledi. Tezhipli bastonlara, Türkiye'nin her yerinden, hatta yurt dışından talep geldiğini ifade eden Gökbulak, ''Tezhip sanatı, Selçuklular'ın en ince sanatıdır. Türkiye'de ve belki de dünyada ilk kez tezhipli baston yapmayı biz başardık. O da bastonlarımıza çok büyük zenginlik kattı. Devlet adamlarımıza tezhipli baston hediye edildi. Yurt dışından da tezhipli bastona talep var.'' diye konuştu.
Altın işlemeli ve tezhip işlemeli bastonların çok daha fazla rağbet gördüğünü ifade eden Gökbulak, ''Motifler çok daha özenli işlendiği için bu bastonumuz, diğer bastonlardan daha fazla satılıyor. İşçiliği çok fazla olduğu için bastonu yüksek fiyatlardan pazarlıyoruz. Bundan, haftada bir tane üretebiliyoruz. Ayrıca, başta altın olmak üzere, kullandığımız malzemeler pahalı olduğu için maliyet de artıyor. 2 bin lira ile 10 bin, isteyene yani özel sipariş üzerine 15 bin lira arasında değişen fiyatlarla da bastonlarımız mevcut. Özel siparişlerde bu fiyat 15 ya da 20 bin liraya kadar çıkıyor, bu da bir çok arabanın fiyatından bile daha yüksek. Bazı vatandaşların kullandığı baston, araba fiyatından daha yüksek, o yüzden bazı vatandaşlarımız geliyor, 'arabamızı bırakalım bize baston ver' diyorlar, pazarlığa giriyoruz fakat arabanın değeri bizim yaptığımız bir baston fiyatı yapmadığı için anlaşamıyoruz, o yüzden arabulucular devreye giriyor, anlaşırsak bir bastona arabayı bırakıp gidiyorlar." diye konuştu.
“500 YILLIK CEVİZ AĞACINDAN YAPILAN BASTONLAR ANTİKA DEĞERİ KAZANIYOR”
Baston yapımında kullanılan ağacın 500 yıllık olduğunu duyan müşterilerin şaşkınlıklarını gizleyemediğini anlatan Gökbulak, “Hammaddesi 500 yıllık ceviz ağacı olan bastonlar, henüz yapımına başlanmadan antika değeri kazanıyor.” dedi.
Gökbulak, ilçenin dağlık alanlarında kuruyan ya da meyve vermeyen ağaçları satın alıp keresteye dönüştürdüklerini söyledi. Gökbulak, şöyle konuştu: “Kereste haline gelen ceviz ağacını işlemeye başlıyoruz. Önce bastonun kaba halini oluşturuyoruz. Yani yuvarlama işlemini yapıyoruz. Ardından yontma ve zımparalama işlemine geçiyoruz. Daha sonra bastonun baş kısmını isteğe göre at, kurt, güvercin, ördek, yılan, kartal, topuz, arı gibi modellerde işliyoruz. Son olarak zımparalama işlemini de yapıp bastonu cilalıyoruz. Genç bir ağaçtan üretilen bastonu bir ya da iki günde bitirirken, asırlık ceviz ağacından ürettiğimiz bastonları bir hafta içinde tamamlıyoruz. Çünkü asırlık ağaçlar daha sert bir yapıya sahip olduğu için bastonun yapımı da oldukça zor oluyor.”
Müşterilerin, genelde asırlık ceviz ağaçlarından yapılan bastonlara rağbet gösterdiğine değinen Gökbulak, bu tür bastonların diğerlerine göre daha hafif ve sağlam olduğunu ifade etti. Gökbulak, asırlık ceviz ağaçlarının, bölgedeki coğrafi olayları damarlarına resmettiğine dikkati çekerek, bu tür ağaçlardaki renk ve deseni başka bir ağaçta bulmanın imkansız olduğunu dile getirdi. Ceviz ağacını eşsiz kılan olgunun, üzerindeki renk ve desenler olduğunun altını çizen Gökbulak, “Bu tür asırlık ağaçlardan yaptığımız bastonlarda figür kullanmamıza gerek kalmıyor. Ağacın kendisinde bulunan doğal desenler müşterilerin daha çok hoşuna gidiyor.” diye konuştu.
“BASTONLARA OSMANLI VE SELÇUKLU MOTİFLERİNİ İŞLENİYOR”
Refa Gökbulak, Ahlat bastonlarının Türkiye pazarında önemli bir yeri olduğunu da hatırlatarak şöyle konuştu: “Bastonlarımızın diğer özelliği ise kafa ve gövde motiflerinin yine bölgemizdeki tarihi eserlerin üzerinde sıkça rastlanan Osmanlı ve Selçuklu motiflerini işlemekteyiz. Bu motifteki hayvan figürlerini hayvan kafalarına motifli hayvan desenlerini de baston gövdelerine işlemekteyiz. Bu işleme tekniklerini de tezhip sanatıyla işliyoruz. Rum-i sanatını da işlemekteyiz ve yine yakma tekniğiyle Selçuklu ve Osmanlı eselerinin üzerindeki motifleri başta kilim deseni olmak üzere bir çok motifleri bastonlarımıza işlemekteyiz. Bu motifler de Ahlat bastonlarına çok farklı anlam kazandırmaktadır. “
“AHLAT BASTONUNUN KÖKLÜ BİR MAZİSİ VAR”
Ahlat bastonlarının, yaşayan el sanatları içerisinde yüzlerce çeşidi ile dünya pazarında kendini hissettirmesine rağmen yerelde gerekli desteği alamadıklarını belirten Gökbulak, baston çeşitleri hakkında şunları söyledi: “Bizler Ahlat bastonlarına başladığımız günden itibaren her geçen gün hem kalitesini hem de çeşidini artırmaktayız. Bugün geldiğimiz noktada yüzün üzerinde kafa ve gövde çeşitleriyle Ahlat bastonu üretimi yapmaktayız. Ahlat bastonunun ilk özelliği çok eski bir tarihe dayanması ve köklü bir mazisinin olmasıdır. İkinci özelliği, Ahlat bostanlarını diğer bastonlardan ayıran en önemlisi ceviz ağacı manda, koç ve sığır boynuzunu hammadde olarak alıp bastonlarımıza kullanmamızdır. Bu malzemelerin tamamı çürümeye dayanıklıdır. Renk ve desen bakımından da başka bir hammaddede olmayan desen ve motifler ceviz ağacı ve kemikte bulunmaktadır. Bu özelliğinden dolayı da atalarımız yıllarca bu bastonları kullanmışlardır. Özel eşyalarında silah, kılıç, bıçak saplarında kullanmışlardır. Böylelikle biz de bu geleneği bu şekilde sürdürmekteyiz.”
Ayrıca, baston yapımında kullanılan manda, koç ve sığır boynuzlarından arta kalan kısımları tarak yapımında kullandığını anlatan Gökbulak, asırlık kemik tarakların vücuttaki negatif enerjiyi alarak şifa dağıttığı söyledi. Kemik tarakların, vücuttaki stresi aldığını, saç köklerine masaj yaparak saç dökülmelerine ve kepeğe karşı da etkili olduğu ifade eden Gökbulak; manda, koç ve sığır boynuzundan yapmış olduğu kemik tarakların vatandaşlar tarafından yoğun bir ilgi gördüğünü belirtti. Gökbulak, şifalı kemik tarakların fiyatlarının ise 15 ile 75 TL arasında değiştiğini söyledi.
"ÜNÜ ÜLKEYİ AŞTI”
Ahlat'ta yaptıkları bastonun, birçok devlet büyüğüne hediye olarak takdim edildiğini açıklayan Gökbulak, bir çok dünya liderine yaptıkları bastonun hediye edildiğini ifade etti. Gökbulak, şöyle devam etti: "Gerek ülkede ve gerekse ülke dışında, önemli konuklara Ahlat bastonu hediye edilmekte. ABD başkanlarından Bill Clinton'a, Suudi Arabistan Kralı Abdullah Bin Abdulaziz'e, İngiltere kraliyet ailesine, Fransa'da çeşitli devlet büyüklerine Ahlat bastonları hediye edilmiştir. Bunun yanı sıra ülkemizde de eski cumhurbaşkanlarından Turgut Özal'a, Süleyman Demirel'e bastonlarımız hediye edildi. Şimdiki Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül'e, yine Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'a da bastonlarımız verildi. Mesut Yılmaz'a, Tansu Çiller'e, Bülent Ecevit'e, Devlet Bahçeli'ye, Alpaslan Türkeş'e, bir çok bakan, milletvekili ve bürokrata Ahlat bastonu takdim edilmiştir."
Öte yandan, her bütçeye uygun baston imal ettiklerini kaydeden Gökbulak, 35 TL ile 15 bin TL arasında değişen fiyatlarda baston ürettiklerini ancak sipariş üzerine bu fiyatın 30 binlere kadar çıkabileceğini kaydetti.