Endonezyalı fotoğraf sanatçısı Ahmed Zulkarnain’in yaşam hikayesi daha başlamadan bir poşette son bulacakken, şimdilerde dünyanın bir çok ülkesinde insanlara örnek olarak gösteriliyor. İstanbul’da fotoğrafları sergilenen Zulkarnain, ’’Fotoğraf çekerken kendimi özgür hissediyorum, burada fotoğraflarımın sergilendiğini görünce çok duygulandım’’ dedi.Türkiye Fotoğraf Vakfı ve Zeytinburnu Belediyesi iş birliğiyle bu yıl ilk kez düzenlenen Uluslararası Zeytinburnu Fotoğraf Festivali (Z FotoFest) doğuştan engelli olan dünyaca ünlü fotoğraf sanatçısı Ahmed Zulkarnain’i ağırladı. Yaşam hikayesiyle tüm dikkatleri üzerine çeken 26 yaşındaki Endonezyalı fotoğrafçı Ahmed Zulkarnain, çektiği fotoğraflarla azmin elinden hiçbir şeyin kurtulamayacağını gösterdi. Doğuştan engelli olduğu için kendisinden utanan ailesi tarafından bir poşete koyularak ölüme terk edilmek istenen Zulkarnain, yaşam savaşını kazanarak bugün dünyaca ünlü bir fotoğrafçı oldu. Zeytinburnu Belediyesi Aile Kadın Destekleme ve Engelliler Merkezi’ni (AKDEM) ziyaret eden Zulkarnain, engelliler merkezindeki engelli müzisyenlerle birlikte çeşitli enstrümanlar çalarak şarkılar söyledi.’’Sadece kolları değil ayakları da yok ama yüreği var’’Fotoğrafla yakından ilgili olan Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, ’’Çok anlamlı bir hikaye, bir insanın arzu ettiği taktirde neler başarabileceğini çok güzel bir şekilde gösteriyor. Bunu anlamak için Ahmed Zulkarnain’e bakmak yeterli. Ufak tefek şeylerden dolayı hayata küsmemizin ne kadar yanlış olduğunun mesajını da bize veriyor. Kendi vücudunun, kendi zihninin üzerinde duran bir insan. Sadece kolları değil ayakları da yok ama yüreği var, tanıdık iyiki tanıdık’’ diye konuştu.’’Fotoğraf çekerken kendimi özgür hissediyorum’’Fotoğrafla ilk tanışmasını anlatan fotoğraf sanatçısı Ahmed Zulkarnain, ’’İnternet kafede çalışıyordum, orada kimlik için fotoğraf çekiyordum. Bu süre içinde fotoğrafa ilgim arttı ve bir şirkette çalışmaya başladım. Şirkette kazandığım parayı biriktirip bir kamera aldım, kamera aldıktan sonra oradaki işimden de ayrılarak fotoğraf çekmeye başladım. Fotoğraf üzerinde yapacağım işlemleri detayları ben internet üzerinden araştırarak öğrendim. Eski işlerimde çalışırken kendimi özgür hissetmiyordum, duygularımı yansıtamıyordum ama fotoğraf çekerken kendimi özgür hissediyorum, sanatımı yapıyorum. Farklı olduğum için süreçler benim için daha zor oldu’’ dedi.’’Burada fotoğraflarımın sergilendiğini görünce çok duygulandım’’Zeytinburnu Belediyesi’nden davet aldığına inanamadığını ifade eden Zulkarnain,’’İnanamadım çünkü yurt dışına daha önce hiç çıkmamıştım. Başkanın özel davetini aldıktan sonra inandım ve pasaportumu çıkarmakta sorun yaşadım, uçağımı bile kaçırdım ama sonunda geldim. Burada fotoğraflarımın sergilendiğini görünce inanılmaz duygulandım, kendimle ve ülkemdeki arkadaşlarımla gurur duyuyorum. Kötü durumdayken bildiğim bir kaç ayet var aklıma onlar geliyor, onları düşünüp motive oluyorum. İyi olmak için en mükemmel olmana gerek yok. Sadece ben değil diğer arkadaşlar içinde geçerli bu durum, engelli değil sadece biraz farklıyız’’ ifadelerini kullandı.’’Doğduktan sonra annem ve babam beni istemedi’’Yaşadığı zor günleri anlatırken duygulanan Zulkarnain, ’’Normal insanlara göre yaşam biçimimizde biraz farklı oluyor, çalışmamız belki zor oluyor ama önemli olan kötü düşünmemek. Doğduktan sonra annem ve babam beni istemediler. Beni torbanın içine koyup dışarıya atacaktı ama akrabalarımız bunu görüp engelledi. Akrabalarımızdan biri beni aldı ve bir süre sonra annem ve babam gelip beni aldı. Sonrasında yavaş yavaş beni kabul etmeye başladılar. Şimdi yaşlandılar ve ben onlara bakıyorum’’ şeklinde konuştu.