Zonguldak’ta yılın ahisi seçilen 59 yıllık terzi Hüseyin Cahit Köktürk, gelişen teknolojiye rağmen mesleğini ayakta tutmaya çalışıyor. Kendi dükkanında 49 yılı geride bırakan Köktürk, meslekte artık çırak yetişmediğini ve terzilik kültürünün yok olmanın eşiğine geldiğini belirtti.
Zonguldak’ta 1960 yılında başladığı terzilik mesleğini 59 yıldır titizlikle yürüten 74 yaşındaki Hüseyin Cahit Köktürk, gelişen teknolojiye rağmen mesleğini ayakta tutmaya çalışıyor. Zonguldak’ın en eski terzileri arasında yer alan Köktürk, alttan çırak yetişmediğini söyleyerek, terzilik mesleğinin güzel sanatlar arasında yerini alması gerekirken terzilik kültürünün yok olmanın eşiğine geldiğini söyledi. Köktürk, ömründe hiçbir zaman kot pantolon giymediğini ve şık giyimin bir kültür olduğunu ifade etti.
’’Kendi dükanımda 49 yılı geride bıraktım’’
Köktürk, kendi dükkanında 49 yılı geride bıraktığını söyleyerek, ’’1960 senesinde mesleğe girdim. Dört buçuk yıl bir ustanın yanında çalıştım. Ondan sonra oradan ayrıldım. Sonra Zonguldak’ın en iyi terzisi kim diye soruşturdum. Dediler ki terzi Cemil Zırtıloğlu. Hemen onun yanına gittim orada başladım. 6, 7 sene orada çalıştım. Askere gittim geldim ve 2 sene daha orada çalıştım. Sonra 1970 senesinde şimdiki çalıştığım dükkanı açtım. 49 yıldır bu dükkanda mesleğimi devam ettiriyorum. 2020 yılında burada 50 sene, yani yarım asır olacak. Allah’ın izniyle meslektaş arkadaşlarım diğer büyüklerimle 50’inci yılı burada kutlayacağım. Hayatı ve insanları çok seviyorum. Hayattan bir şikayetim yok, mutlu ve huzurluyum" dedi.
’’Yılın ahisi olarak seçildim’’
Yılın ahisi olarak seçildiğini ifade eden Köktürk, ’’Yılın ahisi seçildim. Kişiliği, sanatımı düşünmüşler, 6-7 kişi arasından beni seçmişler. Yılın ahisi ünvanını aldık. O günden bu güne kadar mesleğimi devam ettiriyorum. Zamanında 5, 6 kalfa çalıştırdık, şimdi yalnızım" diye konuştu.
’’Hayatımda hiçbir zaman kot pantolon giymedim’’
Hüseyin Cahit Köktürk, ’’Terzilik mesleği güzel sanatlara girmesi gerekirken çok zor durumda. Çünkü yeni nesil elbise giymiyor. Bir kot, bir mont yırtık pırtık. Ben ömrümde kot pantolon giymedim. Devamlı dikerim. Hatta derler ki terzi söküğünü dikemez, ben de tamamen tersi kestiğim zaman çift elbise, çift pantolon çift çift keserim hiç tek kestiğimi hatırlamam. Şık giyim bir kültürdür. Yani bunu taşımak lazım. Öyleleri var ki adamın bankalarda kat trilyonları var. Görünce sadaka veresim geliyor. Giyim bir kültür, sanat yani" şeklinde konuştu.