Zonguldak’ta 23 yıllık Biyoloji Öğretmeni Ayşegül Papila, emekli olunca hayalini kurduğu çiftlik projesini hayata geçirdi. 180 büyükbaş hayvanıyla süt ürünlerinde kendi markasını oluşturdu.Kent merkezinde yaşayan 45 yaşındaki Ayşegül Papila, 23 yıllık Biyoloji Öğretmenliği mesleğinden emekli oldu. Mesleğinde edindiği tecrübelerini de hayali olan çiftlik projesiyle birleştiren Papila, emeklilik günlerini çiftliğinde geçiriyor.59 damızlık hayvan ile başladığı iş yerinde 180 büyük baş hayvanı bulunan emekli öğretmen, süt ürünlerini de kendi üretmeye başladı. Çiftliği halka da açtıklarını belirten Papila, ziyaretlerden alınan bağışları LÖSEV ve şehit ailelerine ulaştıracaklarını ifade etti.Hayvan yetiştiriciliğinde özellikle anneler ve çocuklarını bilinçlendirmek adına da çiftliği ziyarete açtıklarını belirten Papila, “Emekli biyoloji öğretmeniyim. Bu işi kurmak adına emekliye ayrıldım. 59 damızlıkla başladık. Şuan 180 hayvanım var. Sattıklarımızda oldu. Güzel bir işletme devam ettiriyoruz. Bugünkü toplanma amacımız. Hayvan yetiştiriciliğinde çocuklara ve annelere biraz bilinç kazandırmak ve farkındalık oluşturmak süt, yoğurt peynir üretme şekillerini çok araştırdık çok sağlıklı değiller biliyorsunuz” diye konuştu.Kendi markasını kurup piyasaya sunduSütün en sağlıklı halinin pastörize hali olduğunu vurgu yapan Papila, anlaştıkları firma aracılığıyla “Çiftçi Ali” markası adında süt ürünlerini piyasaya sundu. Papila, şöyle devam etti:“Bizim buradaki amacımız Zonguldak’a taze toplanmamış tek bir noktadan çıkan süt sunmaktı. Bu işi severek yapıyoruz ama parada kazanmak istiyoruz. Şunu fark ettik bizim potansiyel müşterimiz sütün çeşitlerini bilmiyor. Pastörize süt mü, UHD süt mü yoksa çiğ süt mü? Çiğ süt gerçekten mikrop yükü o sütün mikroplardan arınması demek yüksek ısılarda uzun süre kaynatılması demek bu da içindeki proteinleri kaybediyoruz. Bu yüzden sütün en güzel sağlıklı hali pastörize olan süt. Pastörize deyince çok ciddi bir yatırım. Satamayacağım bir süte yatırım yapmanın da bir anlamı yok. Biz çiğ süt veriyoruz. Bir de işleyip en azından peynir olarak sunalım diye bir firmayla anlaştık. Kendi sütümüzü getiriyoruz ondan istediğimiz kalitede peynir ürettiriyoruz. Böyle bir çiftçi ali markası ile süt ürünü olarak ortaya çıktık. Bunun için benim sloganım bile hazırdı ‘Meme’den Pakete’ diye. Memeden sağılan süt direk pastörizasyondan geçip evde kullanım paketine dönüşecekti. Ama istediğim ilgili göremeyince yatırımı başka şekle dönüştürdük.”