Bursa’da biri üniversite mezunu iki kız kardeş iki tane kuzuyla başladıkları üretimde 215 tanelik koca bir sürüye ulaştı. Anadolu Üniversitesi Matematik Bölümü’nü bitiren Seher Yıldız, uzmanlarından profosyonel destek alırken, hedeflerinin yaptıkları organik tarım ve hayvancılığı Türkiye ve dünyaya tanıtmak olduğunu söyledi.Hep erkek çobanları görmeye alıştığımız Türkiye’de dağlarda koyun yetiştiren iki kız kardeşin başarı dolu hayat hikayesi duyanlara parmak ısırtıyor. Nagihan ve Seher Yıldız kardeşler, anne babaları yaşlanınca evin geçim yükünü üstlenerek koyun yetiştirmeye başladı.Kısa süre önce iki tane kuzuyla başladıkları yetiştiricilik öyküleri geçen süre sonunda onları 215 tanelik sürüye ulaştırdı. Kardeşlerden Seher Yıldız, Anadolu Üniversitesi Matematik bölümünü bitirmesine rağmen öğretmenlikten vazgeçip çobanlığa gönül vererek dağlarda koyun güdüyor. Hayatları tam bir başarı hikayesiyle dolu olan kardeşler her gün günün ilk ışıklarıyla koyunlarını otlatmak için sürüyle birlikte yollara koyuluyor. Koyunlarıyla birlikte sabah üç kilometre dağlara tırmanan kardeşler öğle saatlerine kadar koyunlarını otlatıyor.GÜNDE 20 SAAT ÇALIŞIYORLARHavanın ısınmasıyla birlikte koyunlarını tekrar evlerine getiren kız kardeşler akşam üstü saat 16.00’da tekrar dağlara koyunlarını otlatmaya çıkıyor. Günün 20 saatini çalışarak geçiren örnek kardeşler başarı ve azim dolu hayatlarıyla tüm kadınlara örnek teşkil ediyor.İnegöl ilçesine bağlı Hocaköy’de yaşayan Seher ve Nagihan Yıldız, kardeşler başarı hikayelerinin ülkemizdeki tüm kadınlara örnek olmasını istediklerini söyledi. Anadolu Üniversitesi Matematik bölümünden mezun olan ve öğretmenlik yerine koyun otlatan Seher Yıldız, köydeki maddi imkanı yetmeye çocuklara ücretsiz ders veriyor.17 yıldır hayvan yetiştirmeye gönül verdiklerini anlatan Nagihan Yıldız, “Anne ve babamız var. Onlar da yaşlandığı için biz iki kardeş sıfırdan başladığımız bu küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinde şu an koca bir sürüye ulaştık” dedi.Ailenin bir diğer kardeşi olan üniversite mezunu Seher Yıldız ise, “Her sabah saat 06.00’da koyunlarımızla birlikte dağlara doğru yola çıkıyoruz. Öğleye doğru otlamaya çıkarttığımız koyunları kuzularını emzirmesi için tekrar ahırlara getiriyoruz. Koyunların kuzularını emzirmesinden sonra tekrar akşam saat 16.00’da koyunları tekrar dağlara otlatmaya çıkartıyoruz. Görevimiz, bakım işlemi, yemlenmesi derken gece geç saatlere kadar sürüyor. Ablamla birlikte günde yaklaşık 20 saat çalışıyoruz. Biz bir devlet kurumuna koyunların evrak işlemleri ile ilgili gittiğimizde ’Bu kadar koyunu iki kız kardeş mi yetiştirip bakıyorsunuz’ diyerek şaşırıyorlar. Bizim başarı dolu bu hayat hikayemizin bütün kadınlara örnek olmasını istiyoruz. Biz bu yola çıkarken bayanların her işin üstesinden başarıyla çıkabileceğini kanıtlamak istedik. Ben 4 yıllık matematik bölümü mezunuyum, öğretmenlik yapmayıp köyümde ablamla birlikte koyun yetiştiriyorum. Bunun yanında köyümüzdeki durumu iyi olmayan öğrencilere ücretsiz özel ders veriyorum. Ders verdiğim öğrencilerim arasında başarı elde edenler oldu. Bizim başarı hikayemiz ülkemizdeki tüm kadınlara örnek olsun” şeklinde konuştu.