Zonguldak’ın Kilimli ilçesine bağlı Çatalağzı beldesindeki derenin kirliliği ürkütücü boyutlara ulaştı. Çatalağzı Belediye Başkanı Adnan Akgün, termik santrale kömür yıkayan tesisin dereyi bu hale getirdiğini ileri sürerek, "Tesis kapalı devre sistemde çalışmadığı için yıkanan kömürün yaklaşık yüzde 15’i dereye atılmış oluyor. Yılda ortalama 15 milyon Türk lirası sokağa atılmaktadır" dedi.Çatalağzı Beldesinde bulunan ve beldenin içerisinden geçen, ismini de yıllardır içerisine dökülen kömürden alan Karadere’ye günde 300 ton kömür döküldüğünü anlatan Çatalağzı Belediye Başkanı Adnan Akgün, "Bölgemizde aşırı derecede çevre kirliliği yaşanmaktadır. Bölgede yaşanan çevre kirliliği sadece termik santrallerden ibaret değildir. Aynı zamanda kara, deniz ve limanlarımızda da çok ciddi bir çevre kirliliği yaşanmaktadır. Çatalağzı beldemizde faaliyet gösteren, TTK’ya ait olan ve ihale yöntemi ile 3. şahıslara devredilen lavuar tesislerinde de büyük bir çevre katliamı yaşanmaktadır. Lavuar tesislerinde arıtma sistemi olmadığı için yıkanan kömür elekten geçtikten sonra menfezler vasıtası ile direkt olarak dereye akıtılmaktadır" ifadelerini kullandı."Resmen sahtekarlık yapıyorlar!"Kömür yıkama sisteminin kapalı devre çalıştığını ve evrağının sahte olduğunu iddia eden Akgün, "Aslında bu tesislerin kapalı sistem çalışmaları lazım. Yani akan suyu arıtıp tekrar sisteme vermeleri lazım. Ama maalesef kapalı sistem çalışmıyorlar. Kağıt üzerinde ’kapalı sistem çalışıyoruz’ diye bir evrak almışlar ama sahte. Resmen sahtekarlık yapıyorlar. Tesis kapalı devre sistemde çalışmadığı için yıkanan kömürün yaklaşık yüzde 15’i dereye atılmış oluyor. Günde ortalama 2 bin ton kömürün yıkandığı tesislerde, yaklaşık olarak 300 ton kömür dereye akıyor. 3 bin kalori değerinde olan ve dereye bırakılan kömürün ton başı fiyatı 140 TL civarındadır. Yılda ortalama 15 milyon Türk lirası sokağa atılmaktadır. Bu savurganlık yaklaşık 25 yıldan beri devam etmektedir" diye konuştu."Tüyü bitmemiş yetimin hakkı dereye akıtılıyor"20 yılı aşkındır dereye kömürün aktığına ifade eden Akgün," Yazık günah. Çok fazla çevre kirliliği var hem de bir ekonomik bir kayıp var. Bu filtrasyon tesisi yaklaşık 20-25 yıl evvel yapıldı ve ’burası devreye girince sorun çözülecek’ dediler. Ama bir müddet çalıştı ve ondan sonra da verim vermedi. Yani yaklaşık 20 yıldan fazladır bu şekilde dereler kirleniyor. Dereye salınarak adeta çöpe atılan bu milli servet de tüyü bitmemiş yetimin hakkı bulunmaktadır" dedi.İDDİAYI YALANLADILavuar alanını işleten Acarlar Mühendislik Firma yetkilisi Ferit Karagöz, dere yatağındaki bulunan suyun kendilerine ait olmadığını Çatalağzı Belediye Başkanı Adnan Akgün’ün doğruyu söylemediğini ileri sürdü. Dereye akan suyun kendilerine ait olmadığını kapalı devre sistem kullandıklarını söyleyen Karagöz, "Konunun bizimle bir alakası yok, biz tamamen kapalı sistem çalışıyoruz. Ocaklarda ve kuyularda bulunan su, ocakları basmasın diye yer üstüne veriliyor. Bu yer üstündeki su da dereye gidiyor. O su bizimle ilgili değil. Belediye Başkanı bizim hakkımızda yalan yanlış şeyler söylüyor. Biz belediye başkanı ile daha önce davalık olduk ve kazandık. Ben bu durumu defalarca gittim belediye başkanına da anlattım ama anlamadı. Olayın bizimle alakası yok. Bizim aşağıda iki tane su dinlendirme havuzumuz var. Su buralarda dinleniyor ve tekrar yukarı alınıyor. Dere giden su ocaklardan gelen su bu sistem yıllardır böyle devam ediyor" dedi.Öte yandan konu ile ilgili Türkiye Taş Kömürleri Kurumu yetkilileri ise açıklama yapmadı.