Orhan Gazi ile Nilüfer Hatun’un düğününe sahne olan Kocayayla karavancıları ücretsiz ağırlıyor.Marmara bölgesinin en yüksek ve Türkiye’nin sayılı yaylalarından olan Kocayayla, Bursa’nın dağ ilçelerinden Keles’te bulunuyor. Uludağ’ın eteklerinde, 1050 rakımlı bu yayla, tabii güzelliklerinin yanında tarihi ve kültürel özellikleriyle de dikkat çekiyor. Kocayayla, Osmanlı’nın kuruluş devrinde yazlık olarak kullanılırken, Orhan Gazi ve Nilüfer Hatun’un düğününe de ev sahipliği yapmış. Şimdilerde ise bu mekan karavan ve kamp meraklıları için benzersiz bir mekan haline geldi.Uludağ manzarası ve tertemiz havasıyla tarihi yayla kampçıları ağırlıyor. Çam ormanlarının arasında kamp yapmak isteyen vatandaşları burada 24 saat sıcak su dahil her şeyi ile eksiksiz bir alt yapı bekliyor. Kocayayla’yı karavancılar ve kampçılar için cazip kılan en önemli özellik, bütün bu hizmetlerin ve kamp alanının tamamen ücretsiz olması. İsteyen vatandaşlar buraya gelip verilen bütün hizmetlerden ücretsiz faydalanarak rahat bir şekilde kamplarını yapabiliyor.Keles halkının tek isteği ise kampçıların alışverişlerini yine bu bölgeden yapması. Mayıs ayında Bursa Enduro Festivali düzenlenen Kocayayla, önümüzdeki günlerde ise Karavan Festivali’ne ev sahipliği yapacak. Kocayayla’nın, Bursa’nın ve Marmara bölgesinin en büyük yaylası olduğunu belirten Keles Belediye Başkanı Mehmet Teke, “Karavancılarla ve çadırcılarla sürekli istişare yaparak bu bölgeye gelmelerini temin ediyoruz. Bu bölgede onlar için alt yapı oluşturduk. 24 saat sıcak su dahil olmak üzere her imkan var. Bu bölge ancak ve ancak kırsal turizmle kalkınacak bir bölgedir. Bursalı hemşerilerimizin de yaz aylarında gelip konakladıkları bir bölgedir. Geçen mayıs ayında burada Bursa Enduro Festivali’ni düzenledik. 3 bin civarında motorcu 3 gün boyunca burada kaldı. Bu tür dokunuşlarla bölgede bir hareketlenme sağlamak istiyoruz. Bu yayla Türkiye’nin en önemli yaylalarından birisidir. Osmanlı Devleti’nin yazlık olarak kullandığı yaylada Orhan Gazi ile Nilüfer Hatun’un düğünü yapıldı. Dolayısıyla buranın tarihi ve kültürel bir özelliği de vardır. Osmanlı’dan yadigar kalan yaylamızda her türlü altyapıyı oluşturarak insanların emrine sunmayı hedefliyoruz” dedi.Karavancılarla sürekli istişare halinde olduklarını ifade eden Başkan Teke, “Onlar özellikle yaz aylarında aileleriyle burada günlerce kalıyor. Karavancılar doğayı ve çevreyi çok seven insanlar. O yüzden burayı çok temiz bir şekilde geri bırakıyorlar. Keles’imizin ekonomisine katkı sağlıyorlar. Bulundukları yerlerden alış veriş yapıyorlar. Esnafımıza bir nevi katkı sağlamış oluyorlar. Önümüzdeki dönemlerde de burada bir karavan festivali düzenlemeyi planlıyoruz. Artık Türkiye’de karavancılık sadece yaz aylarında yapılan bir faaliyet değildir. Dolayısıyla kışın da onları burada misafir etmek istiyoruz. Burada kışı en güzel şekilde değerlendirebilirler. Bu tür yerler Türkiye’de nadir. Ayrıca biz burada hem karavancılarımızdan hem de motorcularımızdan para almayı hiçbir şekilde düşünmüyoruz. Biz sadece onların burada rahat etmesini sağlıyoruz. Tek arzumuz bölgede hareketlilik sağlamak” diye konuştu.