Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde buğday değirmenleri teknolojiye karşı ayakta durmaya çalışıyor.
Buğdaydan un üretimi büyük oranda teknolojik değirmenler ve modern un fabrikalarında yapılsa da sayıları azalan ve artık nostaljik değer taşıyan taş değirmenler teknolojiye direnmeye devam ediyor. Tarihi insanlık tarihi kadar eski olan ve sayıları her geçen gün azalan taş değirmenler, günümüzün teknolojik değirmenleri ve modern un fabrikalarına inat direnmeye devam ediyor. 1980 yıllarda 30’a yakın taş değirmeni Siverek’te faaliyet gösterirken, teknolojinin ilerlemesi ve modern buğday üreticilerinin çıkmasıyla birlikte taş değirmenlerin sayısı 5’e kadar düştü.
İlçenin Bağlar Mahallesi'nde 8 yıldır taş değirmeni işleten Derviş Bozkurt, taş değirmenin bakımının diğer değirmenlere oranla zor olması ve diğer öğütücüler gibi seri olmamasından dolayı günümüzde tercih edilmediğini belirtti. Bozkurt, taş değirmenlerinin en önemli özelliğinin buğdayı ezerek, kepekli un haline getirmek olduğunu belirterek, “İnsanlar günümüzde beyaz unu tercih ediyor, halbuki insanların sağlıklı olarak beslenmeleri açısında kepekli unun büyük önemi var. Taş değirmenler sayesinde kepekli un elde edebiliyoruz” dedi.
Taş değirmenlerin tarihi hakkında bilgi veren Bozkurt, “Kol gücüyle çalışan ilk değirmenlerin yerini zamanla rüzgar gücüyle çalışan yel değirmenleri, sonra su değirmenleri, ardından da elektrikli değirmenler aldı. 1 saatte 6 torba buğday öğütebiliyoruz. Elektrikli değirmenler seri ve zahmetsiz; fakat elektrik fiyatları çok pahalı olduğundan dolayı bizi etkiliyor” dedi.
Günümüzde insanların marketlerde satılan hazır unları tercih ettiğini belirten Bozkurt, “Genellikle kırsal kesimde yaşayan vatandaşlar bize buğday getiriyor. Bir de özellikle kepekli un için bizi tercih eden müşterilerimiz var. Ayrıca, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 'Sofralarımızdan kaldıralım' dediği beyaz ekmek hakkında, ekmekte kaliteyi artırmak adına kepekli un kullanılmasına yönelik çalışmaları yakından takip ediyoruz” şeklinde konuştu.